Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

3 dakika okunma süresi

8

The Outer Worlds 2: Vávra’nın Eleştirileri ve Yeni Oyun Dinamikleri Üzerine Düşünceler

Vávra eleştirisi yaptı, Outer Worlds 2'deki uzaylılar masaya yatırıldı! Oyun dinamikleri mi? Bir kahkaha, bir uzay savaşı! 🚀😂

admin

2 saat önce

The Outer Worlds 2: Vávra’nın Eleştirileri ve Yeni Oyun Dinamikleri Üzerine Düşünceler

Obsidian’ın yeni RYO’su The Outer Worlds 2, tıpkı bir pizza diliminin ortasında kalan zeytin gibi, bazılarını çok sevindirirken bazılarını da düşündürücü bir şekilde hayal kırıklığına uğrattı. Oyun, OpenCritic‘te 117 incelemeden %83 puan ortalaması yakalayarak ortalığı kasıp kavururken, bazı oyuncular bu skoru bir yüceltme, diğerleri ise bir yetersizlik olarak değerlendirdi. Bu çelişkili durumu görmek, insanın içinde “ne yapsam da su kenarına düşmediğim bir yere gitsem” hissini uyandırıyor. Örneğin, Kingdom Come: Deliverance 1 ve 2’nin yaratıcı beyinlerinden biri olan Daniel Vávra, Twitter’da yaptığı açıklamadaki içten ve biraz da asabi yorumlarıyla dikkat çekti. “Bitti. 7/10,” şeklindeki puanı, adeta bir çiçekçi dükkânının kapısındaki ‘kapalı’ tabelası gibi çarpıcıydı.

Vávra’nın yorumunda büyük bir hayal kırıklığı ve eleştiri var. Ona göre, en sevdiği oyunlardan biri olan Fallout: New Vegas’ı geliştiren firmadan, 15 yıl sonra ve Microsoft’un geniş bütçesi ile en yeni teknolojik imkanlara rağmen, çığır açan bir oyun mekaniği beklemek pek de haksız değil. “Acaba bu oyun dünyasında bir ‘yeni’ nedir? Anlamadım, ben mi bayıldım yoksa oyun mu?” diye düşünüyor insan. The Outer Worlds’deki 25 yıllık eski oyun mekaniklerinin hala paçalarından döküldüğünü iddia eden Vávra’ya katılmamak elde değil. “Bana simüle edilmiş bir dünya verin!” diye serzenişte bulunması, oyunun sadece düz yol almakla kalmasına ve gerçek keşif hissinden uzaklaşmasına yönelik bir eleştiri niteliği taşıyor. Aksi takdirde biz de birer gadget (alet) olarak devrin tüm kutularına yerleşip kalırız!

Ancak burada bir nokta var ki kaçırılmaması gereken. Vávra’nın söyledikleri, belki de The Outer Worlds 2’nin yeni yönleriyle ilgili bir yan etki. “KCD 2’de var, The Outer Worlds 2’de yok” demek, açıkça oyunların karşılaştırılmasını gerektiriyor. Ama her oyun olmazsa olmaz bir açık dünya ve gerçekçilik kategorisine girmek zorunda mı? Benim aklıma hemen Obsidian’ın harika oyunlarından Tyranny ve Pillars of Eternity geliyor. Yani, Vávra’nın tarifine uymayan, ancak bizlere gerçek anlamda klasik olma yolunda ışık tutan, belki de geçmişe dair özlemlerimizi tazeleyen, eğlenceli yapımlar. Bu noktada, yalnızca oyunun boyutlarına değil, sunmuş olduğu deneyime de dikkat etmek gerekiyor.

Oyun endüstrisinde, en çok karşılaştığımız sorunlardan biri de bu. Herkes sanıyor ki, yeni bir oyun çıkınca devrim niteliğinde bir yenilik olması şart. Ama aslında, bazen geçmişe yaslanıp klasik diye adlandırdığımız oyunlardan ilham almak da son derece değerli. Ah, keşke Obsidian, eski günlerinde olduğu gibi fantastik ve yaratıcı fikirlerle bizi büyüleyebilse. Ama ne yazık ki, hayallerde yaşıyoruz.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?