2022 yılında indie oyun dünyasında öyle bir atmosfer hakimdi ki, herkes tıpkı sokakta çirkin bir akrabanız varken gülecek bir şey bulmaya çalışır gibi, en iyi oyunları bulmaya çalışıyordu. İşte bu tam anlamıyla öyle bir oyun; benim için o yılın TGA’sında indie kategorisinin şampiyonu olan The Case of Golden Idol‘ın devam oyunu olan The Rise of Golden Idol. Neyse ki bu yapımın çıkış tarihi sonunda açıklandı ve benim gibi sabırsız oyuncular bu habere bir davul zurna marşı ile karşılık verecekler. Color Gray Games’in bizlere sunacağı bu yeni deneyim 12 Kasım’da PC, PlayStation 5, Xbox Series, PlayStation 4, Xbox One, Switch ve Netflix için piyasaya sürülecek! Hadi bakalım, oyun kutu açma meraklıları, hazır mısınız?

Bu sefer ki hikayemiz ise bizi ilk oyunun üzerinden tam 300 yıl sonrasına taşıyacak. Düşünsenize, o kadar zaman geçmiş ama Golden Idol fırtınası artık neredeyse unutulmuş! Efsanenin nasıl bir araziye dönüştüğünü düşünmek bile insanın aklını karıştırıyor. Yani, dünkü pizza kutularını atmayı bir türlü beceremeyen ben, kozmik bir bulmacayı çözmekten bahsediyorum. Oyunun Steam sayfasında belirtilene göre, Cloudsley’lerin korkunç kaderiyle yüzleşmelerinden sonra, bu efsane bir yerde kaybolmuş, sadece sokak dedikodularında, sanki kötü bir sırmış gibi hafifçe fısıldanıyormuş. Ama öyle ya da böyle, bazıları bu durumu değiştirmek için ellerinden geleni yapmaya kararlı! Kimin motivasyonu ne olabilir ki, en büyük merak burada işte.

• The Case of the Golden Idol – İnceleme

The Rise of the Golden Idol, eğer efsaneye biraz inanç kalmışsa, dünyayı yeniden şekillendirebilecek, güçlü ve kadim bir eseri gün ışığına çıkarmaya çalışan bir antik eser avcısını konu alıyor. Oyuncular olarak, yolculuğumuza çıktığımızda, suç, ölüm ve kötülüğün bir araya geldiği 15 tuhaf vakayı araştırmak üzere gözlemci rolünü üstlenmek zorundayız. Asıl eğlence, araya karışacak halüsinojenlerin, faks makinelerinin, parapsikolojinin ve TV rehberlerinin katıldığı, tarih öncesi dönemlerde geçecek ve karmaşık bir şekilde işlenmiş gizemler. Hadi açıklayalım; aralarında aydınlanma peşinde koşanlar, hükümlüler, sohbet programı sunucuları ve kurumsal yönetici adayları bulunuyor. Bu karakterlerin her biri, muhtemelen kendi çıkarları doğrultusunda hareket ederken, bazıları gizli amaçlarını saklamaktan hiç çekinmeyecek!

İlk oyunun oynanışında yapılan değişiklikleri görmek için hala sabırsızlanıyorum. Hesapladığım kadarıyla, yayınlanan iki DLC’de bazı değişikliklerin ilk sinyalleri verilmişti ve o ek içerikler, ana oyun kadar güçlü olmaya başarıyla yaklaşmışlardı. Tüm bu karmaşayı düşündüğümüzde, heyecan duymamak elde değil! İnovatif fikirlere aç, tunç bilgelik peşinde koşan bir eski tüfek olarak benim için bu oyun, yeni tarihler, yeni gizemler ve tabii ki yeni karakterlerle dolup taşacak. O döngüyü kesinlikle yerinden oynatacak!