The Game Kitchen, Blasphemous serisiyle oyun severlerin kalplerini fethetmiş bir stüdyo. Öyle ki, artık blind date (kör randevu) gibi merak içinde bekliyoruz sıradaki projelerini. Kim bilir, belki de tahmin bile edemeyeceğimiz bir sürprizle karşımıza çıkacaklar. Blasphemous’un yürek parçalayan atmosferinden sonra, hangi türde bir oyun yapacaklar diye düşünmek bile heyecan verici. Ama heyecanımızı birkaç ay içinde giderebileceğiz; bu nedenle sabrımızı koruyalım.

Çünkü The Stone of Madness’ın çıkış tarihi, geliştiricilerinin yaptığı bir fragmanla resmi olarak açıklandı. Bugüne dek görülen en garip mekanizmaların, en akılalmaz bulmacaların ve tuhaf karakterlerin yer aldığı bir dünyaya hazırlığınızı yapın! (Evet, çıkış tarihi 28 Ocak 2025 ve biz hâlâ 2024’ün bitmesini bekliyoruz!)

The Stone of Madness, 18. yüzyıl İspanya’sında bir manastırda geçecek. Peki, bu manastırda neler oluyor? Hayal edin, taşların, ayak seslerinin ve şekerleme gibi bir hikayenin birleştiği bir yerdesiniz. Goya’nın eserlerinden ilham alan grafiklerle dolu bir dünya. Görsel açıdan oldukça çekici bir oyun olacak gibi görünüyor. Işık ve gölge oyunları, bu ortamda korkuları tazeleyecek; eğer var olan aklını sevmiyorsanız, belki de akıl sağlığınızla yeniden barışıp, çizgi roman dünyasında bir gün gezebileceksiniz. Tabii ki, çünkü her şey fantastik ve belirsiz bir atmosferde gelişiyor.

Oynanış kısmı ise taktik strateji türünde olacak. Evet sevgili oyuncular, duvar kenarlarında saklanıp düşmanlarınızı sabırla bekleyeceksiniz, sonra birden atak yapıp onları en hassas noktalarından vuracaksınız. Çok heyecanlı! Gerçekten! Neyse, başımızı eğip ilgili özellikleri keşfetmeye başlama zamanı. Çünkü akıl sağlığı (ya da delilik) önemli bir rol oynayacak bu oyunda. Kim bilir, belki de kafamıza göre takıldığımız tüm bu akıl oyunları, aslında içimizdeki deliyi besleyip ruhumuzu zenginleştirir!

The Game Kitchen’ın serüvenlerinde tarz değişikliği yaptığı da net bir şekilde anlaşılıyor. Daha önceki oyunlarından oldukça farklı bir yaklaşım sergiliyorlar. Belki de bu değişiklik, bizim için yeni bir keşif kapısı açacak. Ya da bizlerin daha fazla delirmesine neden olacak, kim bilir! Hayal gücümüzü zorlayacak bir süreç başlıyor gibi. Her neyse, Dört gözle bekliyoruz, oyuncular arasındaki dedikodulara da sıkı sıkıya kulak veriyoruz. Şu an için yapmamız gereken tek şey, 2025’i beklemekte sabırlı olmak ve fragmanın etkisiyle yaşadığımız deliliği kutlamaktır!