Tides of Annihilation: Gwendolyn ve Tehlikeli Macera!

Şubat ayında gerçekleştirilen State of Play programında duyurusu yapılan oyunlardan birisi Tides of Annihilation oldu. Evet, tam da o aylarda, herkes evdeyken bu oyun bombası düştü ve bizler cüzdanlarımızı hazırlamaya başladık bile. Peki, ne var bu oyunda? Bilmeyenler için hemen açıklıyorum; kahramanımız Gwendolyn, Londra’dan Öteki Dünya’ya (Otherworld) yol alıyor. Tabii ki bu yolculuk sırasında eski rakibi Sir Lamorak ile karşılaşmak üzere. Nasılsa eski dost, eski rakip derler! İkili birlikte, Morgan Le Fay’in 8 kız kardeşinden birisi olan kudretli Tyronoe ile mücadele edecek. Sanki bir düğün dernek değil, düşman savaşına gidecekler gibi.

Bu arada, “Break the Mirror” adı verilen o muhteşem fragmanı izlediyseniz, aslında Gwendolyn’in ne kadar cesur ve biraz da deli olduğunu görebilirsiniz. Hani derler ya, “Ayağını kaydırmadan geçme!” İşte tam da o durum! Gwendolyn, yüreğiyle beraber ayağını kaydırmayı pek umursamıyor gibi gözüküyor. Şimdi, bir sorum var: bu genç kadın neden ışınlanarak gidip orada terör estiren bir düşmanı alt etmeye çalışıyor? Hiç düşündünüz mü? Orası sadece bir fantastik alem değil, aynı zamanda aşırı tehlikelerle dolu bir yer.

Tides of Annihilation, kimilerinin Elden Ring’e, kimilerinin ise Stellar Blade’e benzettiği bir yapım. Ama burasında bambaşka bir twist var. Kral Arthur efsanesinden esinleniyor, fakat ona kendi özgün yorumunu katıyor. Yani, belki de Arthur’un “Ekselansları” beyin hücresine takılmamışken bizler Gwendolyn’in macerasına çıkarken yeni bir heyecan yaşıyoruz. Şimdi herkes “Bu oyun iyi midir, kötü müdür?” diye tartışır durur, ama atı alan Üsküdar’ı geçecek güruhu asla es geçmeyelim.

• Gwen’in cesareti: Belki de bu oyundaki en şahane şey, Gwendolyn’in korkusuzca düşmanlarının üzerine gitmesi. Eğer kahramanlar her seferinde korkuyorsa, geriye ne kalır ki? Bir fantastik macerada korkudan eser yok!
• Eski rakip, yeni dost: Sir Lamorak ile bir araya gelen Gwendolyn’in bu birlikteliği, düşmanları dize getirebilir mi? Umalım ki her seferinde düğün davetinde buluşmaya gitmesinler.
• Tyronoe’nin tehditi: Morgan Le Fay’in kız kardeşlerinden birinin düşmanı kovalaması, bizlere ne denli zor bir mücadele ile karşılaşacağımızı gösteriyor. Hazır olun, maceracı ruhlar!

Kısacası, Tides of Annihilation, Londra’da başlayan bir yolculuğun, küçük bir kahramanın yürek dolu hikayesi. Ancak, çıkış tarihini hala bekliyoruz. Kim bilir, belki de bu yılın en büyük sürprizi olacak. Şimdi ki sorumuz bu: Meraklı bekleyişimiz ne kadar daha sürecek? Hiçbir fikrim yok ama asla vazgeçmeyin, zira meraklı bekleyiş her zaman eğlenceli bir yolculuktur!