Efendim, Türkiye’de sıfır bir otomobil sahibi olmanın zorluğunu tartışmaktayken, durup düşündüm de, hani bu kadar dert çekerken bir de David Copperfield’dan sahne şovu gibi kaybolan Batmobil haberine nasıl kulak tıkayabiliriz ki? Hee, doğru duydunuz! Christopher Nolan’ın ünlü film serisi Batman’in en havalı aracı olan Tumbler, artık gerçek hayatta da kapımızı çalıyor. Tabii kapı çalacak mı, o da ayrı bir tartışma konusu. Gelin, biraz bu işin ayrıntılarına dalalım.

Hepimizin Batman hayali var, değil mi? Kimi eski versiyonunu sever, kimi Nolan’ın gerilim dolu filmlerinden etkilenerek havalı ve birtakım parçalarıyla ışık saçan Batman’i benimser. Ben şahsen Tim Burton’un Batman’inin duvara tırmanabilen aracına bayılıyorum; zamanında o “ışıklı mışıklı” Batman oyuncaklarından almıştım, neredeyse odama bir sanat eseri asasım gerekebilirdi. Artık bu ufak tefek oyuncaklarla yetinmeye gelmez ama! Şimdi Tumbler’ın gerçeği ortaya çıktı ve karşımıza sıradan bir araba gibi değil, üstat bir koleksiyon parasıyla çıkıyor.

Hadi şimdi, bu şahane Tumbler’ın detaylarını konuşalım. İlgilenenlere müjde, Wayne Enterprises, Tumbler’ın toplamda sadece 10 adet üretimini gerçekleştirecek. Yani, bir Tumbler sahibi olmak istiyorsanız, hemen kapınıza bir şimşek gibi gelmesi için şansınızı zorlamalısınız. Ama biraz dikkatli olmalısınız; zira yola çıkma ruhsatı olmayan bu parıltılı arabalardan birine sahip olmak, yasal konularda başınıza dert açabilir!

Gerçekten de hayal gücünüzü zorladıysanız, işte burada kaçırılmış olan o kucağa oturmuş Hızlı ve Öfkeli, Tumbler’ın muazzam özellikleri:

• Uzunluğu: 4.64 m
• Genişliği: 2.82 m
• Motoru: Corvette C6’dan tanıdığımız GM logolu 6.2 litrelik LS3 kodlu V8 motor
• Gücü: 532 bg
• Tork: 660 Nm

Hayır, maalesef bu güzelliği almanın yanı sıra, üstünde jet motorlarıyla sürat yapmak gibi bir hayaliniz olamaz! Ama düşünsenize, yolda ilerleyen bir Tumbler görüyor ve “Yavaş biraz!” diye bağırıyorsunuz; o an yaşadığınız şok, belki de ölümden beter olur! Tumbler’ınızla viteste gaza basarken, “Umarım yol kenarında bir trafik lambası yoktur” düşüncesiyle derin bir nefes alıyorsunuz. Neredeyse hız sınırına dikkat etmeden, sadece pilotsuz uçan bir otomobil süzülüşünü izlemekle aynı duyguyu yaşatacak.

Özetlemek gerekirse, bu büyük, ağır ve cesur araç o kadar da kolay elde édilecek bir hayal değil. Türkiye’de sıfır otomobile ulaşmak zor, Tumbler’ı alma hayali ise şanslı bir ihtimal bile değil! Hatta belki de sosyal medya influencer’larının “En havalı araçlar” listesine girip, insanların takdirini kazanma hayalimizin yanında bir Tumbler’a ihtiyaç duymayız. Ama her ne olursa olsun, bu çarkların dönebilmesi için kalplerde bir umut, bir hayal, bir “Belki bir gün” duygusu kalmalı!