Ubisoft’un Stratejik Hataları: Michael Douse’un Çarpıcı Eleştirileri ve Prince of Persia’nın Geleceği
Ubisoft'un stratejik yanlışları ve Michael Douse'un eleştirileri! Prince of Persia'nın geleceği mi? Yoksa geçmişte mi kalacak? 😂🎮
14 saat önce
Larian Studios’un yayın direktörü Michael Douse, Ubisoft’un Prince of Persia: The Lost Crown geliştirme ekibini dağıtarak bu ekibi diğer oyunlara yönlendirmesi hakkında oldukça çarpıcı eleştirilerde bulundu. Douse’un açıklamaları, bir oyun dünyası abidesi olan Ubisoft’un stratejabdaki kırılgan tablolara dair oldukça ironik bir tespiti. Bunun yanı sıra, Ubisoft’un abonelik servislerinin sonuçları hakkında yaptığı çıkış, belki de şirketin mantıklı bir şekilde 20 yıl boyunca biriken itibarını nasıl kendi elleriyle yerle bir ettiğini sorgulamamıza neden oluyor.
Douse, Ubisoft’un, abonelikleri satışlardan önce tutmaya dayanan “bozuk bir strateji” ile hareket ettiğini ortaya koydu. Hemen belirtelim ki, Prince of Persia: The Lost Crown aslında bu yılın sonlarına yaklaşırken çok sayıda önemli oyun ödülünü kazanma potansiyeline sahip. Hatta, sınıfın en iyisi olmamakla birlikte, birçok ödül kazanma veya en azından adını altın harflerle yazdırma şansına sahip bir yapım. Ne yazık ki, Ubisoft’un son dönemlerde en başarılı projelerinden birini geliştiren ekibini başka yerlere dağıtma kararı, akıllarda soru işareti bırakıyor.
Douse’un eleştirileri burada bitmiyor; Ubisoft’un Connect platformunu ve Ubisoft+ abonelik hizmetini de gündeme getiriyor. Aklımızda ise “Far Cry 6” isimli oyunun 2021 yılında onların son kaydadeğer oyunu olduğu kalıyor. Böyle giderse, hayranlar için düzenlenen bir ödül töreninde “En Başarısız Oyun” kategorisinde ödül almayı kapabilirler! Douse, Prince of Persia: The Lost Crown piyasaya çıkmadan önce, platformlarındaki son büyük hitin üzerinden neredeyse 3 yıl geçmiş olduğunu vurguladı. Yani oyuncuların geçen aylar içinde gelen The Crew, Mirage ve Avatar gibi yapımlara pek ilgi göstermediğini gözlemlemek mümkün.
- Prince of Persia: Lost Crown – İnceleme
Douse, eğer bu oyunu Steam’de yayınlamış olsalardı, pazar başarısını yakalamakla kalmayacak, muhtemelen devam oyununun gelmesi için zemin hazırlayacaklarını da belirtti. Gerçekten de, başarılı bir oyunu piyasaya sürmek aslında o kadar da karmaşık olmayan bir süreç. Fakat Ubisoft, burada oldukça zayıf bir strateji geliştirdi. 85+’lık bir oyunun geliştirilmesi oldukça zorlu bir iş; ama yayınlanması için gereken adımlar çok daha basit. Bu noktada Ubisoft’un stratejisi bir hayli trajikomik görünüyor.
Ayrıca Douse, Prince of Persia: The Lost Crown’ın piyasaya sürülmesinden yedi ay sonra Steam platformuna girmesiyle birlikte, bu gecikmenin oyunun satışlarını ciddi derecede etkilediğini ifade etti. Elbette, Ubisoft’un bu oyun için belirlediği fiyat seviyesinin de önemli bir etken olduğunu unutmamak gerek. Eğer daha makul bir fiyatlandırma yapsalardı, kesinlikle satışları olumlu yönde etkileyebilirdi.
Douse, vurguladığı görüşleri sonlandırırken, “Eğer belli bir strateji nedeniyle (abonelikleri satışlardan üstte tutmak gibi) oyuncuların oyunlara sahip olmayan bir durumda kaldığını kabul edersek, o zaman ‘geliştiriciler başarılı bir oyun yapsalar bile işlerini kaybetmeye alışmalı’ ifadesinin de doğru olması gerektiği” düşüncesini savundu. Bunu duymak, gülümsemekle birlikte üzülmemize de neden oluyor. Düşünsenize; başarılı bir iş ortaya koysanız bile işinizi kaybetme riski ile karşı karşıyasınız. Bu durum, sadece bir oyun dünyasında değil, bütün sektörler için oldukça düşündürücü bir konu. Anlaşılan o ki, Douse’un söylediği gibi, “bozuk stratejiler” oyun dünyasında sadece kahkahalara değil, aynı zamanda ciddi tartışmalara da yol açıyor!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?