Minecraft ile başlayan hayatta kalma oyunları dünyası, zamanla adeta bir eğlence çılgınlığına dönüştü. Fakat son zamanlarda bu oyunların popülaritesi düşüşe geçti. Ancak, tıpkı bir Viking’in gökyüzünde beliren bir ejderhayı görmesi gibi, Minecraft ve Rust yeniden zirveye tırmanmaya başladılar. Bu arada, Valheim adındaki yeni bir kahraman sahneye fırladı ve Steam listelerinin en tepesine yerleşmeyi başardı. Hani derler ya, “bir Viking gibi yaşa, bir Viking gibi oyna!” İşte tam da böyle bir oyunla karşı karşıyayız.

Valheim, Iron Gate Studios’un ilk oyunu olma özelliğini taşıyor. Oyunda bir Viking olarak hayatınıza başlıyorsunuz ve İskandinav mitolojisinin büyüleyici dünyasında kayboluyorsunuz. Ama dikkat! Kendi başınıza hayatta kalabilmek için sadece iyi bir Viking olmak yetmiyor; aynı zamanda materyal toplamak, şehirler, kaleler inşa etmek ve yeni eşyalar üretmek gibi bir dizi görev sizi bekliyor. Hatta bazen o kadar derin bir keşif yapıyorsunuz ki, kendinizi bir Viking inşaatçısı gibi hissetmeye başlıyorsunuz. Kısacası, bir inşaat şantiyesinde çalışıyormuş gibi hissediyorsunuz, ama bu şantiyede iş güvenliği ekipmanları yerine kalkanlar ve kılıçlar var!

Oyun, resmi çıkışını yaptıktan sonra Steam’in en çok satanlar listesinde bir numaraya oturdu. Hani bazı oyunlar vardır, ilk başta pek ilgi görmez, ama sonradan bir anda patlar. İşte Valheim da tam olarak böyle bir oyun. Dyson Sphere Program gibi popüler bir oyunu geride bırakarak, 105.000 eşzamanlı oyuncu sayısına ulaştı. Bu, oyunun ne kadar sevildiğinin bir göstergesi. Eğer bir an için bu sayıyı düşünürsek, neredeyse bir şehir dolusu insan, aynı anda Valheim oynuyor. Kim bilir, belki de bir gün Valheim’ı oynayanların sayısı, gerçek Vikingleri geçer!

Oyunun en güzel yanlarından biri de, arkadaşlarınızla birlikte oynayarak kendi Viking krallığınızı kurabilmeniz. Düşünsenize, oturma odanızda bir grup arkadaşınızla oturmuşsunuz, bir yandan içeceğinizi yudumlarken, diğer yandan “Beni öldürme! Kalemi ver!” diye bağırıyorsunuz. Eğlencenin dozu bir anda tavan yapıyor. Tabii ki bu esnada, düşmanlarınızla savaşmak için kılıçlarınızı kapıp kendinizi korumanız da gerekiyor. Gözünüzü açtığınızda, bir bakmışsınız ki ekran başında bir Viking ordusu kurmuşsunuz. Bütün bunları yaparken, tek düşmanınızın açlık ve susuzluk olduğunu unutmayın!

Valheim, sadece bir hayatta kalma oyunu değil; aynı zamanda bir keşif ve inşa etme macerası. Hemen hemen her köşede yeni bir şey keşfetmek mümkün, bu da oyunun heyecanını katlıyor. Unutmayın ki, her Viking’in bir hikayesi vardır ve sizin hikayeniz de burada başlıyor. Oyun içindeki maceralar, bazen komik, bazen dram dolu anlarla dolu. Düşmanlarınızla savaşırken bir yandan da balta ile ağaç keserken düşüp, yere kapaklanma anlarını yaşamak da cabası. Kim derdi ki, bir Viking’in hayatı bu kadar eğlenceli ve bir o kadar da zorlu olur!

Son olarak, Valheim’ı oynadıysanız, yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın! Hangi maceraları yaşadınız? Düşmanlarınızla savaştığınızda en komik anınız neydi? Biz de bir Viking gibi kahkahalarla gülmek istiyoruz!