Oyun dünyası, son derece dinamik ve bir o kadar da sıradan bir yer olmaktan çıkmış durumda. Bilgisayar ekranlarının arkasında oturan veri madencileri, adeta modern çağın dedektifleri gibi, geliştiricilerin en gizli kalmış planlarını ortaya çıkarmak için sabahlara kadar çalışıyorlar. Eğer daha önce “Bu ne kadar da gizli bir bilgi!” dediyseniz, yüksek ihtimalle bilgisayarınıza giren bir veri madencisi, “Dur, bu işi ben halledeceğim!” diyerek o bilgiyi kucakladı. Bazen bu durum geliştiricilerin canını sıkıyor, bazen de onlara gülümsetiyor. Geçtiğimiz günlerde Bungie, sahip olduğu verileri açığa çıkaran madencilere oldukça sert bir tepki gösterdi. Ama bu tepkiler, veri madencilerinin karakteri gereği, pek de etkili olamamış gibi görünüyor.
İşte durumu daha da ilginç hale getiren bir durum, Battle.net içerisinde yeni Call of Duty oyununun izlerinin bulunması oldu. BlizzTrack’in kurucusu Helba, tam anlamıyla dijital bir dedektif gibi davranarak, Battle.net’e eklenen her yeni dosyayı tarıyor ve nihayetinde bu dosyaların içindeki gizemli bilgileri biz meraklılara sunuyor. Geliştiricilerin işin içinden çıkamadığı bu veri madenciliği serüveninde son olarak “Slipstream” adlı bir logo ve CoD 2021 başlıklı bazı verilere ulaşıldı. Evet, “Slipstream” diyoruz, ama aklınızda farklı şeyler canlanmasın, zira burada bahsedilen gerçekte bir oyun terimi!
Slipstream, aslında çok ilginç bir konuyu işaret ediyor. Söz konusu ifade, otomotiv ve motorlu sporlarda oldukça yaygın şekilde kullanılıyor. Bir aracın ya da uçağın arkasında bıraktığı hava akımını teşkil ediyor. Yani tüm bu teknik jargon, aslında CoD oyunlarının geçmiş ile olan bağını da güçlendiriyor. Zira daha önceki teorilere göre Call of Duty, geçmişe dönüş yaptığına inanıyoruz. Slipstream logosu da kaçınılmaz olarak bu iddiaları destekler nitelikte, sanki oyun bizi “Gel geçmişe dönelim!” diye davet ediyor.
İşin ilginç bir diğer yanı ise, Slipstream teriminin yalnızca oyun dünyasında değil, kültürel alanda da karşımıza çıkması. Yapılan araştırmalarda aynı adı taşıyan bir radyo tiyatrosunun varlığı keşfedildi. BBC’de 2008 yılında yayınlanan bu radyo tiyatrosu, İkinci Dünya Savaşı’nı konu alıyordu. Yani, CoD’un tarih ile olan bağlantısı ve bu radyo tiyatrosunun varlığı, oyuncular için sadece birer bilgi değil, aynı zamanda kültürel bir derinlik sunuyor!
Bir düşünün, oyun dünyası buna ne kadar benziyor! Hem tarihsel referanslarla dolup taşıyor hem de teknoloji ile birleşiyor. Veri madencileri, bir yandan geçmişin sırlarını açığa çıkarırken, diğer yandan gelecekteki oyunların yol haritasını çizmeye çalışıyorlar. Bu da demektir ki, en son trendler, gizli bilgiler ve gelişmeler bir araya geldiğinde, biz oyuncular için sıradan bir oyunun çok ötesinde bir deneyim sunacak.
Açıkçası, şu an oyun dünyası durumu çok eğlenceli bir hale geldi. Belki de gelecekteki Call of Duty oyununda, veri madencileri karakterlerini göreceğiz? Kendileri celallenip, “Bakalım hangi sırları ortaya çıkarabileceğiz?” diyip, rakip takımlara karşı sırdaşlarını ele vererek dünya genelinde bir başarı mı elde edecekler? Oyunlar bu kadar dinamikken, neler olacağını kestirmek gerçekten zor fakat keyifli!
