World of Warcraft: Nostaljik Anılar ve Classic Dönüşü
World of Warcraft'un nostaljik anılarını hatırlamak istiyorsanız, gönlünüzü Classic'e kaptırmaya hazır olun! Hadi, trollere selam çak!
2 saat önce

World of Warcraft dünyasının son dönemdeyeşil çimenler yerine sararmış yapraklar gibi görünmesi, birçoğumuzun gözünden kaçmıyor. Hele ki Shadowlands genişleme paketi geldiğinde bir çok oyuncunun kalp hızının düştüğünü, gözlerinin yuvalarından fırladığını görebiliyoruz. Oyun tarihinde bir zamanlar “hardcore” olan bazı arkadaşlarım, artık sadece “benim ilk ve son raid tecrübem, soba başında yaşlı kadınların masallarını dinlemek olacak,” dediklerinde anladım ki işler pek yolunda gitmiyor. Hardcore loncalardan casual oyunculuğa geçiş yapanlar, nedense raidlerde “Merhaba, Acheron’a hoş geldiniz!” demekten vazgeçmişler gibi görünüyor. Değil mi ki? Blizzard, Dragonflight ile bu durumu biraz toparlamaya çalışacak ama bu çaba, halk arasında “yakalıyım, kayıptayım, bulunamayacak bir kayıptayım” misali görünüyor.
Bu arada Classic’e de el atmayı unutmamış Blizzard. Gençler, Blizzard’ın nostaljiyi paraya dönüştürme konusundaki hevesini hesaba katmamız lazım. Dünyalar rekorları kıran bir değişim yaşarken, Blizzard ne yapıyor? Classic’i geliştirmeye devam ediyor! Hem de Wrath of the Lich King ile bu nostalji yolculuğunu sürdürüyor. Belki de bir gün “Blizzard’ın Yeni Eskisi” dükkanında Vanilla içeriğini alacağız, hani orijinal muzu görüp benzerini bulamayan çocuklar gibi.
Bugünlerde, Classic sunucularda eski günlerin hatırına takılı kalmış birçok oyuncu var. 2008 yılında yayımlanan Wrath of the Lich King genişleme paketi, fırtınalar estirmişti. O kadar çok oyuncu bu paketi almak için kuyruğa girmişti ki sanki büyük bir konser bileti satışı gibi, tıpkı hayatta kalan son “Kedi Yetişkinliği” biletleri için insanlar kapışıyordu. Genişleme paketi, 2.8 milyon kopyasıyla adeta patlama yapmıştı. Northrend kıtasını bizlere sunarken bir yandan da Death Knight sınıfını tanıtarak hepsinin kalbine su serpiyordu. Ulduar ve Icecrown Citadel gibi raidlerle dolup taşan o günler, gözlerimizin önünde bir film şeridi gibi geçiyor.
Gel gelelim, aslında klasik dönemlerdeki genişleme paketlerinin oluşturduğu heyecanı, günümüz ile kıyasladığımızda kaybettiğimiz aşikar. O eski günlerde, raid Türkiye’nin en büyüğü “3-5 polis” gibi bir şeydi, herkesin gözünde mimarisi bulunan efsane yapılardı. Şimdi ise, raid’e gittiğimizde ahaliye karmaşık bir rüya anlatıyormuş gibi bakıp geçiyorlar. Ancak şimdi Classic oyuncuları, eskiye özlem duyarak yeniden o efsanelere dönecekler. Eylül ayı sonunda bu konuda biraz umut ışığı doğabilir.
Önümüzdeki birkaç yıl içinde Classic içeriğinin, mevcut World of Warcraft’ı nasıl yakalayacağı ise dikkatle izlenecek bir durum. Ve Blizzard herhalde “Hakiki Blizzard” anlayışına uygun olarak Vanilla’yı tekrardan piyasaya sürmenin yollarını arayacak. Belki o zaman eski dostlarla bir sahil kenarında toplanıp, “Ah bir zamanlar ne güzel günlerdi,” diye hayıflanarak müzik eşliğinde eski hatıralarımızı yad ederiz.
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?