Yapay Zeka İş Güvenliğimizi Tehdit Ediyor mu? EA’nın Dikkat Çeken Stratejileri

Yapay zeka, hayatımızı o kadar sarıp sarmaladı ki, neredeyse sabah kahvemizde bile karşımıza çıkıyor. Bir süre önce “Merhaba, ben yapay zeka” diyen bir makinemiz yoktu, şimdi ise “Günaydın, nasılsınız?” diyen bir yapay zeka asistanıyla güne başlıyoruz. Artık yapay zeka, oyun dünyası gibi eğlenceli bir alanda da kendine yer buldu. Ama bazen bu yer, daha çok korku dolu bir köşe olabiliyor. Çünkü bu denli ciddiye alınmaya başlayan yapay zeka, nasıl işlerin boşuna yapılan çılgınlıklar olduğu ortaya çıktığında, insanların bile işten çıkarılmasına sebep olabiliyor.

EA yönetiminin, çalışanlarına “Yapay zekayı her işte kullanın” dedikleri haberi ile gündeme gelen durum ise oldukça ilginç. Gerçekten de 15.000 çalışana yapılan bu baskı, insanların sadece çalışıp yemek yediği zaman dilimlerinde bile kaygı içinde spazm geçirmelerine neden olabilir. Bir eski Respawn QA çalışanının yaptığı açıklamalara göre, yapay zekanın işinin bir kısmını üstlenmesi nedeniyle işten çıkartılması, sanki yazılım kaplanlarının, insanlardan daha anlayışlı olduğu bir dünyada yaşadığımıza dair bir işaret gibi. Yani, iş sıkıntısı çekenler için yine ‘çalışır’ diyen bir yapay zeka var!

EA’in yapay zekaya olan bu takıntısı, çalışanlar arasında o kadar popülerleşmiş ki, çalışanlar kendi Slack kanallarında bununla dalga geçiyorlar. Bir memenin, yöneticilerin yapay zeka ısrarını tiye alması, ofisteki stres seviyesini biraz düşürmüş olsa gerek. Ama düşünsenize, “Yapay zeka benim işimi alıyor!” diyen bir çalışanın durumu bir nevi «Yapay Zeka İçin Gözyaşları» filmine dönüşebilir. Belki de EA, bu yapay zeka macerasını bir reality show haline getirmekten bahsetmelidir, ne de olsa gerçek hayatta insan yerine geçen bir yapay zeka ile yaşamayı görmek oldukça eğlenceli!

Ayrıca, EA’nin Stability AI ile olan ortaklığı, daha önceki başarısızlıklarını bir kenara itip yapay zekayı güvenilir bir çalışma arkadaşı haline getirmek için bir fırsat olarak görünmüş olabilir. Ama şu ana kadar görülen tablo, yapay zekanın sadece birkaç kod yazarından daha yetenekli olmayı başaramadığı şeklinde. ReefGPT adlı yapay zeka projesi, işleri yavaşlatıyor ve hatalı kodlar üreterek ortalığı karıştırma konusunda da epey bir yetenek geliştirmiş görünüyor. Yani aslında yapay zeka, başarıyla “tamirci” veya “problem çözme uzmanı” olmaktan ziyade, “daha çok sorun çıkaran bir arkadaş” haline gelmeyi başarmış.

Görülen o ki, yapay zeka hayatımızı ele geçirirken, iş güvencemizle ilgili büyük bir soru işareti kalıyor. Tamam, oyunlarda daha gerçekçi grafikler ve uygun yapay zeka rakipler istiyoruz, fakat işin renginin bu kadar değişmesi de bir o kadar ironik değil mi? Sonuçta, teknoloji ilerledikçe bizler de belki şöyle düşünmeye başlayabiliriz: “Acaba bilgisayarcılar, gerçekten insanlara ihtiyacımız var mı?” Eğer bu sorunun cevabı “Hayır” ise, o zaman yapay zeka bir gün gelerek “Sanırım işinizi ben alabilirim!” dediğinde, üzüntü verici ama bir o kadar da eğlenceli bir durumla karşılaşmış olacağız.