Call of Duty: Modern Warfare ve Tarihsel Çarpıtmalar

İnsanoğlunun bencil ve saldırgan doğası, tarih boyunca savaşların baş aktörü olmuştur. Kolay olan her zaman silaha sarılmak olduğu için, insanoğlu asırlardır savaşlardan kaçmamakta ve hâlâ bu geleneği sürdürmektedir. İşte bu savaşlar, video oyunları gibi eğlence araçlarının da ilham kaynağı olmuştur. Özellikle de Call of Duty serisi, bu savaşların sanal versiyonlarını biz oyunculara sunma konusunda oldukça başarılı bir örnek teşkil ediyor. İlk Call of Duty oyunları, tarihteki önemli savaşları konu alırken, zamanla bu serinin yeni oyunları, hem tarihe hem de modern dünyaya göndermeler yaparak kendi kurgusal evrenlerini oluşturmuşlardır. Bu evrimin en başarılı örneklerinden ikisi ise Modern Warfare ve Black Ops serileridir.

Black Ops, derin devletin karanlık köşelerine ışık tutarken, Modern Warfare, günümüz dünyasının savaşlarına ve politik yapısına göndermelerde bulunarak bizleri düşündürmeye çalıştı. Ama unutmayalım ki, bu oyunlar alternatif tarihler sunuyor. Kimi zaman gerçekten uzak, kimi zaman ise fazlasıyla abartılı senaryolarla karşılaşıyoruz. Burada önemli bir soru var: Gerçekten doğru bilgileri mi öğreniyoruz, yoksa tarihi bir kurgunun içinde kayboluyor muyuz?

Özellikle 2019 yılında çıkan Call of Duty Modern Warfare, vermek istediği mesajı oldukça tartışmalı bir yolla sundu. Ölüm Otobanı olarak bilinen olay, oyunda çarpıtılarak karşımıza çıktı. Peki, nedir bu Ölüm Otobanı? 2 Ağustos 1990’da Irak’ın Kuveyt’i işgali, dünya sahnesinde büyük bir krize yol açtı. Bu krize karşı sessiz kalmayan ülkeler, Irak’a karşı büyük bir askeri koalisyon oluşturdu. Bu koalisyonun lideri ise elbette ki Amerika Birleşik Devletleri (ABD) idi. Körfez Savaşı olarak adlandırılan çatışmada, Irak birlikleri geri çekilirken, 80. Otoyol’da yaşananlar tarihe “Ölüm Otobanı” olarak geçti.

ABD, Irak’ın ateşkes konusunda samimi olup olmadığına inanmadı ve koalisyon güçleriyle birlikte Irak birliklerine saldırılara devam etti. Irak birliklerinin geri çekildiği güzergahın bombalanması, hem askerleri hem de sivil araçları hedef aldı. ABD, o sırada orada bulunanların sivil olmadığını, Kuveyt’i işgal eden tecavüzcüler olduğunu iddia etti. Fakat ölenlerin sayısı konusunda ciddi ihtilaflar vardı. ABD, 200 civarında ölü tespit ettiklerini söylese de, bu sayının aslında 1.000’in üzerinde olduğu konusunda kuvvetli iddialar mevcuttu. Yani, durumun ne kadar karmaşık olduğunu anlamak için bir tarih kitabına başvurmanız gerekebilir!

Video oyunlarına baktığımızda, Ölüm Otobanı’nın daha önce Tom Clancy’s Splinter Cell: Conviction oyununda yer aldığını görmekteyiz. Ancak burada bir çarpıtma söz konusu değildi. Oyuncular, yine ABD tarafındaki askerler olarak görev yapıyorlardı ama bu oyun, ‘katliamı Ruslar yaptı’ gibi bir ithamda bulunmuyordu. Tamam, anlaşılır bir şekilde, bazı konularda taraflı olmak zorundalardı, fakat Call of Duty Modern Warfare, bu hataya düşerek tarihi gerçekleri Amerikan milliyetçiliği ile çarpıttı. İşte burada işler biraz karışıyor!

Modern Warfare serisindeki oyunlar, genelde düşman olarak Rusları alırken, 2019 sürümünde bu düşmanlık o kadar belirgin hale geldi ki, oyuncular bazen hikayeden bile kopma noktasına geldi. Ölüm Otobanı olayında bombalayan taraf olarak gösterilen Ruslar, oyuncuların aklını karıştırdı. Farah karakterinin Rus askerlerinin sivilleri öldürmesi üzerine yaptığı kısa konuşma – The Russians bombed it during the invasion, killing the people trying to escape – bile bu kurgusal savaş tarihine gölge düşürdü.

Sonuç olarak, video oyunları kurgularına ne kadar güvensek de, politik tercihler uğruna yanlış yollara saptıkları gerçeğini unutmamalıyız. Call of Duty Modern Warfare 2019, Hollywood’un etkileyici aksiyon sahnelerini sunarken, aynı zamanda tarihi gerçekleri çarpıtarak biz oyunculara sunabiliyor. Oyunda gördüğünüz şeyleri doğru kabul etmek, tarihi yanlış öğrenmenize sebep olabilir. Bu yüzden, eğer tarih derslerinden sıkıldıysanız ve ‘ben bu bilgileri Call of Duty’den öğrenirim’ diyorsanız, bir kez daha düşünün! Çünkü bu oyun, tarihi bir ders değil, bir aksiyon macerası sunuyor. Yani, en azından öyle olması beklenir!