Activision ve Indie Geliştirici Arasındaki Telif Hakkı Mücadelesi
Activision ve indie geliştiricilerin telif hakkı kapışması! Oyun dünyasında kedi-fare oyunu gibi, ama bu sefer fare kediye kafa tutuyor!
16 saat önce

Oyun dünyasında her gün yeni bir drama sahnesi açılıyor. Bu seferki hikaye, Activision’ın bir indie geliştiriciyle girdiği mücadele üzerine kurulu. Randy Ficker adındaki bu cesur indie oyun geliştiricisi, GoFundMe üzerinden fon toplamaya çalıştığı oyunu Warzone yüzünden Activision’ın radarına girdi. Duyduğuma göre, Activision bu durumdan pek hoşlanmamış. Ancak Ficker, “Beni durduramazsınız!” dercesine, üç yıldır üzerinde çalıştığı projesini savunmaya geçti. Gerçekten de, Ficker bu projeye 2017 yılında başlamış ve ismini Activision’dan önce almış. Yani, “Ben geldim, önce ben vardım!” diyerek bir nevi meydan okuyor.
Ficker, GoFundMe sayfasında detaylı bir açıklama yaparak, Activision’ın kendisine açtığı telif davasının asıl nedeni olarak, “Sadece ben mobil platformlar için bir oyun yapıyorum ve Call of Duty: Warzone mobilde oynanmıyor” diyerek, bu durumun insanların kafasını karıştırabileceğini vurguladı. Oysa ki, Activision bu durumu pek bir dert etmiyor gibi görünüyor. Onlar için mesele, yalnızca isim benzerliğinden ibaret. “Bu isimle bir oyun yapamazsın!” diyorlar, sanki Ficker, “Hayır, bu benim adım!” diye haykırıyormuş gibi. Düşünsene, sabah kalktığında kapıdan dışarı çıkıyorsun ve biri sana, “Ooo, bu benim sokağım!” derse, ne hissedersin? İşte tam olarak bu durum!”
Activision’ın Açıklamaları
- Activision, Ficker’ın oyununu mobil platformlara özel olduğu için rahatsızlık duyuyor.
- Ficker, “Warzone” ismini kendisinden önce aldığını savunuyor.
- Activision, dava açtığı isimleri de açıklayarak, bazı oyunların Ficker’ın oyunundan daha eski olduğunu belirtiyor.
İşin komik tarafı, Activision’ın, “Bizim oyunumuz mobilde yok, senin oyunun da mobil!” argümanını öne sürmesi. Yani, bir nevi “Senin elindeki topu alalım çünkü bizim topumuz da yok!” mantığı. Ficker’ın yaptığı oyunun ismine sahip olduğu gerçeği, Activision’ın gözünde bir kenara atılacak bir ayrıntı olarak görülüyor. Belki de bu durumda Ficker, “Benim adım, benim oyunum!” diyerek bir tür markalaşma savaşına girdi. Bu süreçte, indie geliştiricilerin ne kadar zor bir iş yaptığını bir kez daha anlıyoruz. Zira büyük firmalar, küçük geliştiricilerin hayallerini bir çırpıda yerle bir etme gücüne sahip.
Bu durumda, Ficker’ın haklı olup olmadığını tartışmak oldukça eğlenceli. İki tarafın da kendi bakış açıları var ve her biri kendine göre haklı. Ancak, en sonunda kullanıcılar bu duruma nasıl tepki verecek? Ficker’ın oyunu gerçekten ilgi çeker mi, yoksa Activision’ın gölgesinde kaybolup gidecek mi? Oyun dünyasında her şey olabilir! Belki de bu davadan sonra Ficker, “Beni durduramazsınız!” diyerek bir YouTube kanalı açar ve orada Activision ile olan mücadelesini anlatır. Böylece hem eğleniriz hem de belki de yeni bir “oyun davası” efsanesi doğar.
Sonuç olarak, bu durum oyun dünyası için eğlenceli bir hikaye olsa da, indie geliştiricilerin büyük firmalarla olan mücadelesinin ne denli zor olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Her ne olursa olsun, bu tür hikayeler, oyun dünyasının ne kadar dinamik ve ilginç olduğunu gösteriyor. Yani, biz oyuncular için heyecan verici günlerin devamı dileğiyle!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?