Collective Shout ile Oyun Dünyasında Tartışmalar: Itch.io Skandalı ve Sonrası

Oyun dünyası, son günlerde adeta bir karnaval alanına dönüştü! Her gün farklı bir olayla gözlerimizin önünde dans eden bu dünyada, geçtiğimiz yıllarda Stop Killing Games ile sessiz sedasız bir skandal yaşamıştık. Ancak şimdi ise Collective Shout’un adını duyduğumuz itch.io skandalı ile gözlerimizi başka bir tarafa çevirmemiz gerekiyor. Kemerlerinizi sıkıca bağlayın, çünkü internetin karanlık köşelerine doğru oldukça korkutucu ama bir o kadar da eğlenceli bir yolculuğa çıkıyoruz.

Collective Shout Nedir?

Avustralya’nın Victoria bölgesinde Melinda Tankard Reist adında bir kahraman doğdu. Kendisinin masallardaki kötü karakterlerden biri değil, aksine gazetecilik okuduktan sonra iyilik peşinde koşmaya karar veren bir kişi olduğunu hatırlatmak isterim. 2008 yılında “Collective Shout for a World Free of Sexploitation” adıyla bir hareketin kurucusu olarak adını tüm dünyaya duyurdu. Aslında, Reist’ın başlattığı bu hareket, çoğu kişi için sıradan bir eylem olarak algılansa da, bizler için oldukça önemli. Çünkü kadınları ve kızları nesneleştirmeye karşı bir savaş başlatmış durumda. Fakat bu savaş yalnızca oyun dünyasında değil, adeta tüm sektörlerde meydan okuma dolu bir serüvendir.

İlk ciddi çıkışını, 2010 yılında A Serbian Film gibi bir yapımın yasaklanmasını sağlayarak yaptı. Kısaca Kurgu Kraliçesi Melinda, Melbourne Film Festivali sırasında izleyicilerin kalabalık bir bölgeden bu filmi izlemek yerine evlerinde izlemeleri gerektiğini düşündürmek için Avustralya Sınıflandırma Komisyonu’na başvurdu ve film “Refused Classification” damgasını alarak tarihe geçti. Bu durum, Collective Shout’un adını duyururken, oyun dünyasındaki etkisinin arttığı bir dönüm noktası oldu.

Collective Shout Vs. Oyun Dünyası

Bir bakıma Collective Shout, oyun dünyasının “eleştiri yıkayıcısı” haline gelmiştir. 2014 yılında GTA V’i hedef alarak eğlencenin dozunu artırdı. Oyun dünyası bu dönemde sarsıldı, çünkü Collective Shout, bu oyunun kadınları acımasızca öldürmeye teşvik ettiğini öne sürdü. Hatta bir imza kampanyası başlatarak 44.000 imza topladı ve bu sayede Kmart ve Target gibi büyük market zincirlerinin korkarak raflarından GTA V’i kaldırmasına sebep oldu. İnsanlık hali, bir anda “kimseyi rahatsız etmeden oynayabileceğimiz bir oyun kaldı mı ki?” diye düşünmeye başladık!

No Mercy Tartışması

Sonrasında gelen başka bir olay ise, Steam üzerindeki “No Mercy” isimli yetişkin içeriği olan bir oyunla doğrudan ilgiliydi. Başlangıçta sakince bu oyunu oynayan birkaç sinirli kullanıcı, “Yahu bu oyun tam bir facia!” diye eleştirmeye başladı. Collective Shout ve takipçileri ise bir çılgınlık yaparak hemen harekete geçti. Kısa zaman içinde bu oyunun içinde yer alan “ensest” ve “tecavüz” konularının, gündeme bomba gibi düşmesine neden oldular. Geliştirici ekip, bu eleştirilere karşı savunma yapmaya çalışsa da, oyun Steam’den kaldırıldı ve böylece Collective Shout bir kez daha bir zafer daha kazanmış oldu. Bir anlamda, bayrak eğrildi ama yelken açıldı.

Almak Mı Almamak mı?

Collective Shout’un başarılarına kısaca göz attık ancak “uydurma haber” meselesini de göz ardı edemeyiz. Bazı topluluklar, Collective Shout’u bir “anti-porn” hareketi olarak yorumluyor. Neden mi? Çünkü uygun görmedikleri içeriklerin yasaklanması için kamuoyu baskısı oluşturarak baskı yapıyorlar! Resmi web sitelerinde “Wins” kategorisi altında paylaştıkları bilgilere baktığınızda, bu baskıların nasıl işlediği açık bir şekilde gözler önüne seriliyor.

Mesela, Collective Shout, No Mercy’nin kaldırılmasından sonra platformda bulunan 500’den fazla oyun hakkında skandalları ortaya çıkararak, yine birkaç gündem sıkıştırmasıyla gündemi sarsmaya devam ettiler. Belki köyde silahlı çatışma çıkıyor derken, bunlar sadece Collective Shout’un etki alanını genişletmesi için geliştirdiği yeni taktikler.

Geri Kalan Her Şey İçin…

Collective Shout’ın yaptığı savaşlar, özellikle Mastercard ve Visa’ın da içinde olduğu büyük ödeme sistemlerini hedef alıyor. 2022 yılında Pornhub’u suçlamaları, bu savaşın ta kendisiydi. Yani Collective Shout, cinsellikle ilgili karalamalar yapmaya ve kitleleri bu konularda bilinçlendirmeye çalışarak sahne arkasında dolaşmaya başladı. Ancak onların yaptığı eylemlerle satın alma özgürlüğü ne kadar ortadan kaldırılıp birkaç büyük markanın imajı kurtarılabilir ki? Hikaye bu kadar basit mi?

Özellikle ünlü Instagram fenomeni Bella Delphine’nin içeriklerine yönelik baskıları görmek de cabası. Çünkü her zaman daha fazla ifade özgürlüğü arayan bir hareket, kendi çizdiği sınırlarda ne kadar kalacak? Gelecek günlerde kıyasıya bu mücadeleyi izlemeye devam edeceğiz. Haklı olan kim, haksız olan kim? Şimdiden merak etmeye başladım.

Geçmişte bahsettiğimiz Stop Killing Games olayını hatırlamak gerekirse, pandeminin etkisiyle birlikte doğrudan oyun sektöründeki baskılar oldukça arttı. Herkes, oyun dünyasının kalitesizleştiğini, markaların inşaat malzemesi gibi bizleri paraya boğduğunu düşünüyor. Bu bağlamda Collective Shout’un, Itch.io ve Steam üzerindeki baskıları, geçmişte kazandığı zaferlerin etkisini arttırarak devam etmesine vesile oluyor.

İlerleyen günlerde, Itch.io’daki bu baskılara ek olarak, diğer platformlarda da benzer uygulamaların olacağı korkusuyla dolu bir dönem yaşanabilir. Peki, tüm bu tartışmaların sonunda en kaliteli oyun olanlar hangileri olacak? Yoksa bu savasla birlikte bütün oyunlar mı kaldırılacak? Önemli olan, şimdiden bu konu üzerinden konuşmaya devam etmemiz. Ne dersiniz?