Speedrun Dünyası: Rekabet ve Hız Tutkusunun Tarihçesi
Speedrun dünyası, rakipler arasında hız rekorları kırma savaşı! Hızlı koşanların eğlenceli tarihine dalın, zamanla yarışın, belki kaydedersiniz!
5 saat önce

İnsanoğlu, doğası gereği, rekabet etmek konusunda bir hayli heveslidir. Hatta ilkel duygularla dolup taşmış beynimiz, bu durumun ne kadar “doğal” olduğunu sürekli olarak bize hatırlatmaya çalışır. Öyle ki, futbol takımlarını kıyasıya desteklemekten tutun, Survivor yarışmasında bir takımın kazanmasını istemeye kadar varan bir tutku, rekabet arayışımızın tuhaf bir yansımasıdır. İşte bu yüzden, “speedrun” olarak adlandırılan o ilginç kavram, aslında tüm bu rekabet hissinin bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Bir oyunu “en hızlı” şekilde bitirmeye çalışırken yaşadığınız o tatmin duygusu, sürükleyici bir bağımlılığa dönüşüyor. Ülkemizde son yıllarda popülerleşen speedrun topluluğu, bu bağlamda pek çok meraklı oyuncunun bir araya geldiği oldukça tutkulu bir alana evrilmiş durumda. Bu yazımda, speedrun kavramının tarihine bir yolculuğa çıkarak, sizlere bu merak uyandıran dünyayı tanıtmayı düşünüyorum.
Hataları, kazaları ve büyük başarılarıyla dolu olan bu hikaye, aslında 1980’lere kadar uzanıyor. Şimdi, zaman tünelinden geçerek 1980 yılına ışınlanalım!Her Şeyin Başlangıcı
Yaşını başını almış bazı oyuncuların bedava nostalgia yaşatacak bir oyunu vardır: Dragster! Hani Activision’ın o güzel günlerde geliştirdiği ve Atari Video Computer System üzerinde oynanabilen o efsanevi oyunu! Dragster, oyun tarihinde ilk kez oyuncuların en hızlı süreleri yakalamalarını teşvik eden bir kutu üzerine sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Eh, sormak lazım, değil mi? Böyle bir oyunun içinde rekabeti besleyen bir özellik olmazsa ne olur? Tabii ki, oyuncular hemen kutunun başına geçer ve reflekslerini sınamak için kendilerini hazırlarlar! Oyun, basit bir drag yarışı olarak tanımlansa da, işin içine ‘refleks’ girince her şey bir anda karışıyor. Doğru bir tepkide bulunmazsanız aracınız bir anda yavaşlayabilir veya o koca arabanız patlayabilir. Oyun, zekaya ve reflekslere dayalı bir yarış olması nedeniyle hız tutkunlarını kendine çekmeyi başarıyor.
İşte bu noktada, hemen hemen herkesin içindeki o rekabet ruhu, Dragster’ı bir anda bir topluluğun parçası haline getiriyor. Activision, kutunun üstünde sizi böyle bir başarıya ulaşmaya teşvik eden “Daha hızlı olabilir misin?” gibi ibareleriyle sizleri bağımlı hale getiriyor. Ve insanlar, bu rekabette kendilerini göstermek için ellerinden geleni yapıyor. David Crane, Dragster’ın tasarımcısı, bu tutkulu oyuncuları tek çatı altında toplamak için harika bir fikir buluyor ve World Class Dragster Driver kulübünü kuruyor. Nasıl mı? Çok basit! Oyunu 6 saniyeden daha kısa bir sürede tamamlayabilen herkes, bu kulübe katılmaya hak kazanıyor. Fotoğrafınızı çekip Activision’a göndermeniz yeterli! Ve o anda kendinizi tarihin bir parçası gibi hissediyorsunuz. “Dragster Kralı” olmak için tek gereken şey, bir süre daha az sürede tamamlamak.
Hileciler: 80’lerden Beri!
Dragster’ın parlak günlerinin yanı sıra karanlık olayları da yok değil. Özellikle, oyun dünyasının “sıfır sorunu” çözebileceği kadar karışık tartışmalara neden olduğu dönemleri tarihe damgasını vurmuş durumda. 1982 yılında 5.51 saniyelik süresi ile Twin Galaxies tarafından “Dragster Kralı” ilan edilen Todd Rogers, tam 36 yıl boyunca koruduğu tahtını kaybetme şokunu yaşadı! Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, hile yaptığı anlaşılınca, 2018 yılında süresini ve unvanını kaybetti.
Aslında Rogers’ın durumu fazlasıyla ilginç; kendisi, start anında ikinci vitese geçebildiğini iddia ediyordu. Yüzyıllarca süren bu ölçümle, başka bir araştırmacıyla karşılaşması, yani Eric “Omnigamer” Koziel’le tanışmasıyla her şey değişiyor. MIT mezunu olan Koziel, hem speedruner hem de bilgisayar mühendisidir. Bu ikili tutkuyu birleştirip, speedrun dünyasının derinliklerine dalmayı tercih ediyor. Omnigamer, yıllardır kırılamayan bu Dragster rekorunun peşine düşüp, zanlıyı sorumsuzca hedef alıyor. Daha sonra, oyun içindeki her kare için özel tepkiler yükleyebileceği Tool Assisted Speedrun (TAS) adındaki yazılımı geliştiriyor ve Dragster’da ulaşılan en hızlı sürenin 5.57 saniye olduğunu keşfediyor. Sonuç olarak, Todd Rogers’ın ismi oyun tarihinden siliniyor.
Sırada Ne Var?
Bu ilginç ve tutkulu hikayeden sonra gözlerimizi çok daha hareketli ve gerekirse hayata veda eden bir oyuna çevirebiliriz. Yıllardır benim de ferahladığım ve speedrun topluluğunun yönünü değiştiren bir oyun olan Doom ile tanışacağız. İnanılmaz bir tempo ve aksiyona sahip olan Doom, speedrun dünyasının en önemli kilometre taşlarından biridir. Merak etmeyin, eğer biraz heves ve çaba gösterirseniz benim otaya koyduğum Dragster rekorumu görmek için aşağıdaki bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz. İşte bu kadar kolay! Haydi, eğlencenizi yaşamak için internet üzerinden Dragster’ı oynayın ve hız tutkunuzun tadını çıkarın!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?