Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

3 dakika okunma süresi

8

Dmitry Glukhovsky: Edebiyatın Cesur Sesi ve Savaş Karşıtı Duruşu

Dmitry Glukhovsky, edebiyatın cesur sesi, savaş karşıtı duruşuyla karşınızda! Kalemiyle çatışmaları değil, kahkahayı seçiyor!

admin

4 saat önce

Dmitry Glukhovsky: Edebiyatın Cesur Sesi ve Savaş Karşıtı Duruşu

Yüzyıllardır süregelen edebiyat geleneği, bazen de cesur yazarların ellerinde, çok daha fazlasına dönüşür. İşte tam da bu bağlamda, Dmitry Alekseyevich Glukhovsky’nin kaleme aldığı ünlü bilimkurgu romanı Metro 2033 karşımıza çıkıyor. Bu kitap, hem okuyucularını yer altına hapseden bir evren sunuyor hem de bir video oyun serisine ilham vererek popüler kültürde önemli bir yer ediniyor. Ancak yazar, son zamanlarda daha karamsar bir senaryonun baş karakteri haline gelmek zorunda kaldı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesine karşı cesur bir duruş sergileyen Glukhovsky, ülkesinin büyük bir riske girmesini engelleme çabasındayken, kendini bir anda arananlar listesinde buldu!

Rusya hükümeti, Mart ayında, bağımsız haberciliği ve protestoları suç sayan bir kanun çıkardığında, Glukhovsky de bu yasanın etkilerini derinden hissetti. Yine de yazar, pes etmek yerine, 12 Mart’ta Instagram hesabında bir paylaşım yaparak görüşlerini açıkladı. O paylaşımda, “Savaşı durdurun! Bunun koskoca bir ulusa karşı yapılan bir savaş olduğunun farkına varın ve durdurun!” gibi cesur ifadelerle duruş sergiledi.

Bu cesaret, Glukhovsky’yi “Rus Federasyonu Silahlı Kuvvetlerini itibarsızlaştırmakla” suçlu hale getirirken, aynı zamanda gazetecilik açısından kaygı verici bir durumu da gözler önüne serdi. Şimdi bu ünlü yazar, Rusya’da bulunmuyor, ancak suçlamaların getirdiği hapis cezası tehdidi birçok sanatçıyı rahatsız ediyor. Bir düşünsenize, savcıların kitapları okuyup “Bunu söyleseydin, o zaman polis seni yakalamaya gelmezdi!” diye düşünebileceği bir ortamda yaşıyoruz! Gerçekten de kitap okumak, suç olmamalı, değil mi?

Özellikle Dmitry Glukhovsky gibi yazarlar, halkın bilgi edinmesini destekleyen bağımsız habercilik adına cesaret gösterdikleri için takdir edilmelidir. Glukhovsky’nin hikayesi, yaratıcılığın ve cesaretin birleştiği bir süreklilik sunuyor.

  • Protestoların Suç Sayılması: Sanatçıların ve yazarların susturulmaya çalışılması, kültürel bir felaketin ayak sesleri!
  • Hapis Ceza Tehdidi: Yazarlar, kalemlerini mahkemelere sunarken, mahkemelerde asıl sıradanlık aranmaktadır.
  • Uyanış: Sanat ve edebiyat insanlığa ışık tutarken, ne yazık ki bazı ülkelerde yazarlar hâlâ “şeytan” olarak görülebiliyor.

Her ne kadar Glukhovsky şu an yurt dışında olsa da, yaşadığı bu süreç sadece onun için değil, tüm edebiyat camiası için bir uyarı niteliğinde. Norveç ormanlarında saklanıyor olmasına rağmen, yazarın sesini duymak, ona ilham veren boyalarla dolu bir palete sahip olmak istemesi kadar doğal. Gelecekte, bu durumu bize komik hikayeler olarak aktaran bir roman da yazabiliriz, değil mi? Sonuçta, her kriz, yeni bir komedi envanterinin kapılarını aralayabilir!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?