Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

4 dakika okunma süresi

7

David Warner: Efsanevi Oyuncunun Hayatı ve Mirası

David Warner: Kriketin efsanevi kaşifi! Hayatı, mirası ve en komik anekdotlarıyla dolu bir yolculuğa hazır mısınız?

admin

4 saat önce

David Warner: Efsanevi Oyuncunun Hayatı ve Mirası

İşte bir başka üzücü gün ve bir başka kayıp! Ünlü Britanyalı aktör David Warner, her ne kadar 80 yaşında hayata gözlerini yumsa da, biz onu hiç unutmayacağız. Öldü belki ama, bıraktığı izler sayesinde hâlâ hayatta! Kanser gibi can sıkıcı bir düşmanla mücadele etmiş, en sonunda pes etmiş. Ama söylemeliyim ki, bu adam hakkıyla bir efsaneydi; onu anarken gülümsememek elde değil!

David Warner: Efsanevi Oyuncunun Hayatı ve Mirası

Hepimizin aklında yer etmiş bir kötüyü canlandırmak için balta gibi bir karakter lazım. İşte Jon Irenicus olarak Bilal’dan daha keskin bir dil ile karşımızda. Bu dostumuzun sesi, Baldur’s Gate 2 oyunu sayesinde kulaklarımızda unutulmaz bir ezgi haline geldi. Kötü karakterleri seviyoruz çünkü onların dilleri, kahkahaları ve bol bol drama ile dolu hikayeleri var. David Warner’ın anlatım tarzı ise bir strateji oyunu gibi; zaman zaman komik, zaman zaman da ciddiydi. Irenicus’un ”Kendimi olarak kabul ettim – sen kendini öyle kabul etmeyecek misin?” gibi replikleriyle, oyun boyunca neşeli düşmanlar yaratmayı başarmıştı!

Oscar’ı hayal ediyorsanız, biraz hâlâ çiçek açmasını beklemeniz gerekecek. Fakat Warner’ı Doctor Who, Star Trek ve Wallander gibi popüler dizilerde görmek de ayrı bir zevkti. Sanki her bölümde ‘eyvallah dostlar, şimdi de bana bir rol verin!’ diyor gibi. Tıpkı bizim çocukken izlediğimiz sahte kedi videolarındaki masum kedi gibi! Ne ki hayatta hiç beklemediğimiz yerde birdenbire karşımıza çıkıyordu. Bir anda önümüzden geçip giden bir hayalet gibi, ama çok daha karizmatik bir hayalet!

Ayrıca, The Omen, Titanic, Time Bandits ve Tron gibi yapımlarda da onu izlemek adeta sinemayı bir festivale dönüştürüyordu. Öyle ki, gözlerimizi kapatıp adeta onun sahnesinde bir katılımcı olarak yer alıyorduk. Bir an için ”Ahh! Korkunç bir şey oluyor, neden bu kadar dramatik?” gibi düşüncelere kapılmadan edemiyorduk.

İlk oyun rolünün Privateer 2: The Darkening olduğunu biliyor muydunuz? Evet, bu serüvenin başında dikkat çeken isimlerden biri de David Warner’dı. John Hurt ve Clive Owen gibi dehşet verici oyuncularla birlikte sahne alması; orada tabi ki soğuk bir kahkahaya sebep oluyordu. Çünkü ikilisi bir araya geldiğinde, her şey gönül rahatlığı ile komediye dönüşüyordu. Şunu da belirtmeliyiz ki, bu oyun, ebeveynlerimizin ”Çocuklar bu bidon mu? Ne oluyor bu sanal dünyada?” dediği zamanların dönemi!

Buna ek olarak, Star Wars: Force Commander, Descent 3 ve Star Trek: Klingon Academy gibi oyunlarda da boy gösterdi. Çok yönlü bir sanatçı diyebiliriz. Belli bir yaştan sonra, kendi film stüdyosu ile kendi kendine yaşanır hale geldi ama ne yapalım, o tam bir efsaneydi. Hem filmde, hem dizide, hem de oyun dünyasında önemli bir yere sahipti. Baldur’s Gate 2‘nin unutulmaz rolüne yine 2016 yılında piyasaya sürülen Siege of Dragonspearda da devam etti. İşte burada sanki kendi kendine “Ben bir sefer daha sahneye çıkıyorum, bana arka planda bir kahkaha verin!” demiş gibi geliyor.

David Warner, ondan aldığımız tüm neşeyle, gülümsemelerle, kahkahalarla ve elbette gözyaşlarıyla hatırımızda kalacak. Bu kadar çok komedinin içinde kaybolmuş bir hikaye, az değil. Belki de en büyük hediyesi, sahnedeki özelliksizliğin düğmelerini sıkan parmaklarıydı. Onun kalbindeki espri anlayışı hiç solmayacak – biz de kendisini bir gülümsemeyle anmaya devam edeceğiz. Sade, neşeli, tuhaf bir yaşam… Bunu ancak David Warner gibi bir estetikle hayal edebilirdik!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?