Chris Avellone’un İfşa Davası: Oyun Dünyasına Dönüş Müjdesi

Chris Avellone, oyun dünyasının en popüler hikayecilerinden biriydi. O kadar popülerdi ki, oyun firmaları onu senarist olarak ekiplerine dahil edebilmek için birbiriyle yarışırcasına sıraya girmişlerdi. Bir bakıma, Avellone’un iş teklifi alırken kendini nasıl hissettiğini hayal edebiliyor musunuz? “Ah, bir dakika, beni başka bir oyun firması daha arıyor; acaba hangi hikaye evreninde maceraya atılacağım?” Ama hayat sürprizlerle dolu ve tam da bu noktada birdenbire oyun dünyası, Avellone’un adıyla ilişkili bir taciz vakasının iddialarıyla çalkalanmaya başladı. Kıssadan hisse: Kimse, bir gün çayını içerken böyle bir olayla karşılaşmayı beklemezdi!

Belli ki Avellone, bu durum karşısında pek de hoşnut değildi. Birden bire kendini, tüm bu iddialarla birlikte işinden olurken buldu. Bazı projelerden kendisi el çekti, bazı oyun firmaları ise “Hayır, teşekkürler, biz seninle çalışmak istemiyoruz!” dediler. Kim bilir, belki de oturup “Bunu da beklemiyordum” diye düşünüyordu. Ne de olsa, bir yandan oyun dünyası onun yeteneklerinden yoksun kalırken, diğer yandan yapılan haksız bir itham onun kariyerine büyük bir darbe vurdu. Ama Avellone, kendini savunmak için yasal yollara başvurma kararı aldı ve iddiaları dile getiren iki kadını dava etti. İşte orada durum daha da karmaşıklaştı.

Yaklaşık iki yıl süren dava süreci sonuçlandı ve sonuç, pek de beklenmedik bir şekilde Avellone’un aklanması oldu. Hem de nasıl! Bir milyondan fazla bir tazminat kazandı; sıradan bir spekülasyon değil, 7 haneli bir rakamdan bahsediyoruz! O an Avellone’un yüzünde bir sevinç ifadesi olduğunu hayal etmek hiç de zor değil. Bu durumda insanın aklına bir soru geliyor: “Acaba bu sevinçle ne yapacak? Bir yazlık mı alacak, yoksa oyun dünyasına muhteşem bir dönüş mü planlayacak?”

Avellone’un kişisel blogunda yaptığı ortak açıklamada, iddiayı ortaya atan Karissa Barrows ve Kelly Bristol’un, Avellone’a karşı herhangi bir cinsel taciz girişiminde bulunduklarına dair bir bilgi sahibi olmadıklarını belirtmeleri oldukça dikkat çekiciydi. Hatta bu açıklamalarında, daha önce yapmış oldukları bazı açıklamaların yanlış anlaşıldığını vurguladılar. Gerçekten, apayrı bir hikaye yazarları olarak, bu garip durumdan sonra Avellone’un yeniden sektöre döneceğini desteklemeleri, iyi niyetin bir göstergesi değil mi? “Biz sizi seviyoruz Chris, ama arada duygusal bir karmaşa yaşadık!” gibi bir şey olmuş olmalı. Geri dönmesi konusunda umut verici bir destek sağladılar.

Tabii böyle bir dönemde Avellone’un da Barrows ve Bristol’a teşekkür ettiğini ve mahremiyetlerine saygı duyulmasını rica ettiğini belirtmesi gerekti. Anlaşılan o ki, herkes bu süreçten sağ çıkmak için bir şeyler öğrenmişti. Ama düşünün, bir yandan hala oyun dünyası için çok önemli projelerin geride kaldığını görmek bir hayli üzücü. Mesela “Dying Light 2”nin senaryosunun Avellone’un kaleminden geçeceği müjdesi bizi nasıl heyecanlandırmıştı, fakat ardından bir anda projeden çekilmek zorunda kaldı ve biz bu duruma bir anlam veremedik. “Vampire: The Masquerade – Bloodlines 2”deki durum da benzer şekilde, Avellone’un ayrılması, projeye verilen kritik bir darbe olarak yorumlandı ve oyun dünyası için büyük bir kayıp olmuştu.

Neyse ki, geç de olsa bu iddialardan aklanarak çıkmayı başardı. Artık oyun dünyasında tekrar yerini alması için beklemekteyiz. Ama bekleyip göreceğiz; ne kadar süre geçecek bilmiyorum ama umarım bu süreç fazla uzun sürmez. Sonuçta, Chris Avellone gibi bir yeteneği kaybetmek, oyun dünyası için bir kayıp olurdu. Artık kaleminin yeniden canlandırdığı hikayelerle buluşma zamanı geldi de geçiyor bile!