Banishers: Ghosts of New Eden ile Hayalet Avcılığı Macerasına Hazır Mısınız?

Don’t Nod Entertainment’ın yeni oyunu Banishers: Ghosts of New Eden, oyun dünyasında merakla beklenen bir yapım olarak Kasım ayında bizlerle buluşmak için sabırsızlıkla sayılı günler geçirmekte. Tüm oyun severlerin heyecanla beklediği bu oyun, bir hayalet avcısının maceralarını ve oyun evreninin sunduğu tehlikeleri eğlenceli bir dille sunma vaadinde bulunuyor. Eğer siz de benim gibi bu oyunun nasıl bir deneyim sunacağını merak ediyorsanız, paylaşılan 15 dakikalık oynanış videosu tam olarak merakınıza bir nebze olsun derman olabilir. Tabi, bunu izlerken çikolatanızı elden bırakmamanız gerektiğini hatırlatırım; yoksa heyecanla elinizi ağzınıza götürmeyi unutur da damak zevkinizi ihmal edersiniz!

Videoda, karakterler arasındaki ilginç iletişim, keşif anları ve tabii ki çatışma bölümleri gibi unsurların hepsini görmek mümkün. Şu an soru işareti olan bir konu var ki, o da Don’t Nod’un önceki oyunu Vampyr ile olan benzerlikler. Birçok oyun severin bu iki yapım arasında bir benzerlik olduğunu düşündüğünü görmekteyim. Ama bir noktayı da unutmamak gerekiyor: Hayalet avlamak, vampir avlamaktan daha mı zor? İşte bu sorunun cevabını merak ediyorum! Kim bilir, belki de hayaletler vampirlerden daha nazik çıkabilir. İkili baş karakterlerimiz, 1695 yılında New Eden adında bir yere gidiyor ve burada hayaletlerin yarattığı korkunç tehditlere karşı savaşmak için yemin etmiş cesur avcılar. Bizim kahramanlarımız Antea Duarte ve Red mac Raith, tam da bu maceranın ortasında, bir görev sırasında Antea’nın ölümcül bir yara almasıyla birlikte beklenmedik bir dönüşüm yaşıyor. Şimdi, bir zamanların avcısı Antea, bir ruh haline gelerek sevgilisi Red’e yardım etmeye çalışıyor. Bu noktada aklımda bir soru var; hangi hayalet peşine düştüyse, gerçekten onu bırakmanın zamanı geldi mi? Yoksa Antea bizi bir korku filmi projesinin içine mi çekiyor?

Şimdi dikkatli olmakta fayda var; Antea’nın ruh hali “Ben artık bir hayaletim, sana nasıl yardımcı olabilirim?” dediğinde, Red’in vereceği cevaplar cidden çok ilginç olabilir. Sonrasında ise bu ikili, Kuzey Amerika’nın karanlık köşelerini arşınlamaya ve Antea’yı kurtarmak için savaşmaya başlıyor. Ancak bu savaş bazı komik durumları da beraberinde getirmeyecek mi? Yani, hayalet avcılığı yapmak, öyle “Tık tık kapıyı çaldık, hayalet neredesin?” diyerek yapılacak bir iş değil! Oyun, sadece heyecan değil; aynı zamanda biraz komedi de sunma vaadinde. Bu durum tam anlamıyla bir karamsarlık ve karanlığa hâkim olma savaşı değil mi? Hadi bakalım, bu ikili gerçekten tehlikeli durumların üstesinden gelebilecek mi? Yoksa birbirleriyle daha çok şakalaşmayı mı tercih edecekler?

Banishers: Ghosts of New Eden, 7 Kasım’da geliyor. Don’t Nod bu sefer nasıl bir performans sergileyecek, bunu hep birlikte göreceğiz. Elbette ki gözlerimiz bu oyun üzerine olacak; umarım ki hem korku hem de gülme krizleri geçirebileceğimiz harika bir deneyim sunarlar. Eğer oyun, hayalet avlamak kadar eğlenceli olursa, sanırım tüm oyun severler için gerçekten unutulmaz bir anı olarak kalacaktır. Merakla bekliyoruz; bakalım Antea ve Red bizlere neler sunacak!