Spyro’nun 25 Yılı: Nostaljinin Mor Ejderhası

Zaman gerçekten de hızla akıp geçiyor, değil mi sevgili Oyungezerler? Geçtiğimiz 25 yıl içerisinde, kalbimizin en derin köşelerinden birine taht kurmuş olan o küçük, mor ejderhayı unutmak mümkün mü? İnsan, sanki Spyro, bir gün uyanıp “Beni neden unutuyorsunuz? Ben sadece bir ejderha değilim, aynı zamanda çocukluk hayallerinizin simgesiyim!” diye bağırıyormuş gibi hissediyor. Öyle ki, PlayStation için Crash ile birlikte iki büyük maskot haline gelen Spyro, diğer tüm karakterleri kıskandıracak bir üne sahip oldu. Ve biz de bir şekilde büyümeden bu mor küçük dostumuzun maceralarını takip ettik.

Söz konusu Spyro olduğunda, her şey sadece bir oyun değil, aynı zamanda bir yolculuk. Oyun dünyasıyla 25 yıl önce tanıştık ve ardından Spyro, bir lejyon asker gibi mikroskop altına alınarak, yeni nesil grafiklerle ve geliştirilen oyun mekanikleriyle yeniden doğdu. Hatırlıyor musunuz, Spyro the Dragon, Spyro 2: Ripto’s Rage! ve Spyro: Year of the Dragon gibi başlıklar ilk çıktığında ekranlarımızda dans ederken biz de onlarla birlikte dans ediyorduk? Trıloji, tam anlamıyla nostaljiyle yoğrulmuş bir hayat sunuyordu bize. Hatta, birkaç yıl önce Activision ve Toys for Bob, bu eski filmleri yeniden yapıp, “Spyro Reignited Trilogy” adını verdiklerinde içimdeki küçük çocuk sevinçten yerinde duramadı. Kim bilir, belki de o çocuk hala içimde uyumaktadır, bir gün dışarı çıkmayı bekliyordur!

Gelelim şu meşhur 10 milyon satış rakamına. Peki, 10 milyon kopya nedir? O kadar çok kopya satmış ki, dünyada bir yerlerde bir Spyro fanatiği bu rakamı görüp çayını döküp “Hayırdır, benim oyunuma öyle mi?” diye isyan etmiştir, kesin. Activision, tam olarak ne kadar sevildiğinin farkında ve bu yüzden sosyal medya hesaplarını takip etmemizi istiyor. İyi bir fikir; sonuçta, Spyro’nun 25. yıl dönümünü kutlarken, herkesin sesi duyulmalı. Belki de bir gün Spyro, Twitter’da “Herkes benden bahsetmiyor, hakaret ediyorum!” diye tweet atar, kim bilir?

Natürmort gibi sabit bir versiyona teslim edilmiş değiliz. Spyro ile her yeni oyunda bambaşka bir deneyim yaşıyoruz. Hayal gücümüzü serbest bırakıyor, kendimizi o büyülü dünyada kaybediyoruz. Umuyorum ki bu güzel seri daha uzun bir süre yoluna devam eder ve biz de Spyro’ya keyifle eşlik ederiz. Kim bilir, belki de 50. yıl dönümünü kutlayacağız ve bir gün “Merhaba, 75. yıllık kutlama için özel bir etkinlik yapacağız” dediğinde, başka bir nesil ona eşlik etmeyi bekliyor olacaktır. O zaman kadar, tüm bahsettiğimiz şeyler sadece hayal değil, aynı zamanda birer anı olarak kalacak. O yüzden, bizdeki ejderha sevgisi her zaman taze kalacak!