Manor Lords: Tek Kişilik Bir Devrim ve Oyun Dünyasındaki Sürpriz Başarı
Manor Lords, tek kişilik devrim yaparken, oyun dünyasında itici bir güç olmaya çalışıyor. Dikkat! Başarıdan önce komik kazalar da var!
16 saat önce
Steam’in istek listesi, adeta bir yeraltı tren yolculuğu gibi, her zaman bir yere doğru hızla ilerliyor. Ancak bu yolculukta zaman zaman büyük sürprizlerle karşılaşıyoruz. İşte bu sürprizlerden biri de Manor Lords adlı oyun. Düşünsenize, bir oyun yalnızca bir kişinin hayal gücünden doğup, istek listelerinde dev bir sıçrama yapabiliyor. Orta çağda bir şehir kurma simülasyonu olarak karşımıza çıkan bu yapım, geçmiş dönemlerin karanlık ve gizemli dünyasında dolaşmamıza olanak tanırken, bir yandan da nostaljik bir tat bırakıyor. Her yeni video ile daha fazla oyuncunun kalbini kazanan bu oyun, bir devrim niteliğinde! Kimbilir, belki de mahallenizdeki pazar yerinde bir kaynakçı dükkanı açmaya hazırlanan gençlerden biri de bu oyundan ilham almıştır!
Manor Lords, yalnızca bir oyun değil; aynı zamanda bir fenomene dönüştü. Hollow Knight: Silksong ve Hades 2 gibi pırıl pırıl yıldızların arasında kaybolmak yerine, sanki bir karikatür kahramanı gibi sahneye fırladı. Yani, bu oyun sanki “Ben de buradayım!” dercesine diğer popüler yapımların arasına adını yazdırmayı başarmış durumda. Hades 2’nin ardından, istek listesine eklenme rekoru kıran başka bir canavar var! STALKER 2 ve Frostpunk 2 gibi devlerin yankılanan ayak seslerini arkasında bırakarak, rüzgar gibi geçti. Herkes bu oyunu konuşurken, siz de hala bakkaldan ekmek alıyorsanız, kesinlikle bir şeyleri kaçırıyorsunuz!
En ilginç kısmı ise, bu devrim niteliğindeki oyunun tek bir kişi tarafından, Greg Styczeń tarafından geliştirilmesi. Hayret verici değil mi? Yani bir kişi, hangi kafe çalışanı ya da avukatın, akşam evine gittiğinde bu kadar büyük bir işi yönetebileceğini düşündürtebilir? Betekim, bir bireyin azmi ve hayal gücü, harika bir sonuç doğuruyor! Geçtiğimiz günlerde Styczeń, resmi Twitter hesabında bir mesaj paylaştı ve bu oyunun hayal ettiğinden bile daha büyük başarılara ulaştığını belirtti. Acaba bunu söylerken kaç şişe kola içti? Hâlâ anlamakta zorlanıyoruz!
Bu küçük devrim niteliğindeki projenin, tam 2 milyon kez istek listesine eklenmesi, bir başarı hikayesi olarak hafızalara kazınıyor. Styczeń’ın bu büyüleyici eser için beklentisi ise sadece 14,000 civarında. Aradaki bu devasa fark, belki de “Eğer bir şeyi çok istersen, o da seni bulur!” atasözünün en güzel örneği. Şimdi, baharat dükkanında kuru fasulye alan amcanızın bile bu oyunu konuştuğu bir evrende yaşıyoruz! Oculus’tan gözlük takıp halk oyunları oynayıp köy meydanında yeni dünya kurmaya çabalayan arkadaşlarınız varsa, onlara Manor Lords’u önerin; kim bilir, belki de dijital bir frappe ile birlikte o günlerini yeniden hatırlayabilirler!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?