Yapay Zeka ve Sanat: Hız Kazanmak mı, İroni mi?

Yapay zeka ve sanat dünyası… Ah, ne karmaşık bir ilişki değil mi? Bir yanda yaratım sürecini hızlandıran bir yardımcı, diğer yanda ise “Gerçek sanat ne, yapay zeka yapabilir mi?” sorularıyla dolu bir tartışma. Ama korkmayın, ben buradayım ve bu konuyu biraz mizahi bir dille derinlemesine incelemeye hazırım! Şimdi gelin, Unity’nin yaptığı son anketin sonuçlarına birlikte bakalım. Belki bir kahkaha atarız, belki de düşündürürüz. Kim bilir!

Unity ve CIST arasındaki bu iş birliği gerçekten de “ben yapay zeka kullanıyorsam, herkes kullanmalı” dedirtti. Anket sonuçlarına göre, stüdyoların %62’si yapay zeka kullanarak konsept tasarımlarında, varlık yaratımında (evet, bu arada “varlık” derken, oyundaki hayaletlerden bahsetmiyorum!), ve dünya kurma işinde de hız kazandıklarını ifade ediyorlar. Yüzde 71’lik bir kesim ise operasyonda ve çıkış tarihlerinde yapay zekanın “+1” etkisini gördüklerini belirtmiş. Yani yapay zeka, tam bir dost, değil mi?

Ancak burada bir gariplik var. 2022’de ortalama bir oyunun tamamlanma süresi 218 günken, 2023’te bu süre 304 güne çıkmış! Hani nereye gitti bu hız kazanımından bahsettiğimiz yapay zekâ? Belki de yapay zeka, stüdyolara “aman dikkatli olun, benimle çalışırken çok eğleniyor olabilirsiniz!” diye fısıldıyordur. Anket katılımcılarının %71’i daha hızlı bir sonuç almak için yapay zeka kullanıyor ama sonuçta, süreler artıyor. Zaman yolculuğu gibi bir şey, ama sadece geri dönebiliriz!

Fakat, elbette her şey güllük gülistanlık değil. Stüdyoların %38’i yapay zeka kullanmaktan kaçınıyor. Bunun %43’ü ise “Yalnızca zamanım yok.” diyor. Yani bu durum, bence oldukça ironik. “Haydi, yapay zeka gözalıcı şeyler yapmamıza yardımcı olsun!” demek varken, “Ama ben uzanmış bir dizi izliyorum, ona zaman ayıramam.” demek… Tam bir çelişki! Yüzde 24’lük başka bir grupta, “Aman Tanrım, bu yapay zeka kullanma işine yeterince teknik bilgiye sahip değilim!” diyor. Yani, belki de bu gruptakiler yapay zeka kullanma konusunda bilgisiz kalmanın verdiği kaygıdan korkuyorlar. Orada ince bir çizgi var, değil mi?

Yapay zekanın en yaygın kullanıldığı alanlar konusunda pek de ilginç sonuçlar var. Karakter animasyonları yapay zeka tarafından yönetilirken, kod yazımında da yardım alınıyor. Yani düşünün, daha çok giderek eğlenceli olmaya çalışan bir yapay zeka var ama tüm işi yapmıyor. Aksine, işleri oldukça hızlandırıyor. İkinci planda ise bölüm tasarımı, yazım ve hikaye tasarımı ile otomatikleştirilmiş testler var. Yani merak ettiğim bir şey var: Yarın bir gün otomatikleştirilmiş testler kendi hikayelerini yazmaya başlarsa kim bilir, belki de yapay zeka komedyeni olabiliriz!

Burada ilginç bir duruma daha değinmek gerek. Yapay zeka kullanan stüdyoların %56’sı dünya yaratımında yapay zeka desteği alırken, bu gruptan %64’ü NPC (oyuncu dışındaki karakterler) yaratımında yapay zeka ile el sıkışmış durumda. Ama en önemlisi, gelecekte tamamen yapay zeka tarafından oluşturulmuş ve kusursuz kabul edilen oyunların ortaya çıkacağına dair pek çok teoriden hala şüphe duyuyoruz. Sonuçta, bir oyunun ruhunu kimse yapay bir zekaya yükleyemez! Ama şunu da inkar edemeyiz ki, yapay zeka artık işleri bir hayli hızlandırıyor. Yani, güzel bir uyum yakaladılar. Ve biz de şimdilik bu duruma gülümseyoruz.