Kingdom Come: Deliverance 2 İle Orta Çağ Serüvenine Hazır Olun!

Ah, Kingdom Come: Deliverance 2! Sanki en eski cimri kardeşimizin son bir kez olsun ziyafete davet ettiği gün gibi. Hepimiz, bu muhteşem oyun serisinin yeni macerasını dört gözle bekliyoruz. Geliştirici Warhorse ekibi, 2025 yılına dair ne kadar büyük bir plan yaptığını duyurduğunda benim içimde kelebekler uçamaya başladı! Gerçekten de, tüm hatıralarımız arasında en hareketli yıl olmaya aday. Hani diğer oyunların birer birer düşerken, Kingdom Come: Deliverance 2’nin nasıl uçacağını hayal edebiliyor musunuz? Şimdi, her şeyin koyu bir kara mizah havasında geçtiği medieval dünyalara dalmaya hazır mıyız?

Öncelikle, bu yıl içinde üç harika DLC’nin geleceği haberini duyduğumda, kalbimde büyük bir coşku patladı. İlk DLC olan Brushes with Death bize epeyce heyecan yaşatacak. Henry, karanlık geçmişinden kaçan bir sanatçının peşine düşerken, ona yardım etmeye koşacağız; sanki bu sanatçı aşk mektubu yazmayı unutmuş da, biz şansımıza onu kurtaracakmışız gibi. Hadi ama, Henry’nin zaten yeterince derdi var; bir de sanatçının karmaşasında kaybolmasına izin veremeyiz! Bu DLC yaz aylarında geliyor ve sanırım sıcaktan çiğnenmeyecek olmayı başarmamız gerekecek.

İkinci DLC’ye geldiğimizde, Legacy of the Forge, kahramanımız Henry’nin üvey babası Martin ile olan ilişkisini daha da derinleştirecek. Evet, bu noktada yavaşça “üvey” kelimesinin ne denli karmaşık bir kavram olduğunu sorgular hale gelinebiliriz. Ella ile *aşk hayatımızı* hedef alan bu DLC’de, aynı zamanda bir demirci ocağını restore etmeye çalışacağız. Esasında başka birilerini çekiçle kıskanmak yerine, geçmişe dair bir şeyler inşa etme çabası… Neden olmasın? Bu DLC, sonbaharda aramızda olacak ve sanırım o sırada Henry’ye demir işçiliği hakkında öğütler vereceğimizi kimse yargılayamaz!

Ve şimdi sırada, Mysteria Ecclesia var; burası tam anlamıyla işin en ilginç kısmı. Sedlec Manastırı’na girerken, oranın “kompleks dinamiklerine” ayak uydurmaya çalışacağız. Ne demek bu, kim bilir ki? Sanırım karmaşık bir duruma düştüğümüzde, orada “bunu ben çözemedim, siz neden denemiyorsunuz?” haykırışları yapacağız. Gelişen olaylar sonucu, manastıra girdiğimizde büyük ihtimalle oradaki ruhları da birkaç kez kızdıracağız. Bu DLC kış aylarında piyasada olacak ve içimden bir ses, kışın soğukluğunda hepsine “Merhaba! Bu sefer ben buradayım!” diyeceğimizi fısıldıyor.

Son olarak, bu yıl çıkacak ücretsiz güncellemeler arasında yer alan Hardcore modunu da unutmamak lazım. Şimdi, bu modun ne kadar gerçekçi ve heyecan verici olacağını düşünün; öldüğünüz an karakteriniz direkt siliniyor! Hani, her şey çok daha ciddileşirken, “Bugün buralardan gitmek yok!” dedirten bir mod. Gerçekçiliği farklı bir boyuta taşımak isteyenler için ideal bir deneyim; zira hayatta kalma sanatı, bir yerden sonra “kaçmaktan” ibaret olmaktan çıkıyor!

O halde, Kingdom Come: Deliverance 2’nin bu yeni maceraları gelmeden önce, hazırlıklarımızı yapmalı; Henry’nin yeni serüvenlerinde ona eşlik etmeye sayılı günler kaldı! Şimdi, lütfen elinizi cebinize atın ve bu eğlenceli yolculukta, bize katılacak tüm sanatçıları, üvey babaları ve manastır ruhlarını unutmayın!