Embracer’ın Yükselişi ve Çöküşü: Oyun Dünyasında Bir Dram

Kim derdi ki birkaç yıl önce Embracer, oyun dünyasında bir devdi? Gerçekten de bu grup, Gearbox ve Saber Interactive gibi devleri satın alarak kendini zirveye taşımıştı. Ama gelin görün ki, bu büyümenin ardında bir sorun yumağı gizlenmiş gibi görünüyordu. Şu an için Embracer, nasıl bir çuval inciri berbat edildiğini gösteren renkli bir T-shirt ile karşımıza çıkıyor. Artık ne oyunlar tutuyor ne de çalışanlar rahat nefes alabiliyor. Yani anlayacağınız, Embracer’ın kale gibi görünen yapısı, rüzgarın etkisiyle tuzla buz olmuş durumda. Ama asıl komedi, bu kalenin ön cephesindeki yüzlerden biri olan Lars Wingefors’un CEO’luk görevinden ayrılmaya hazırlanması! Ne demek istediğini pek anlayamadan, sırra kadem basacak. Kısaca, “Beni bırakın, ben gideyim!” diyor gibi.

Wingefors, şirkette her ne kadar ‘farklı bir rol’ üstlenecek olsa da bu rolün ne olacağı materyalize olmamış bir bulmaca gibi ortada duruyor. Gelişini göreceğiz, gidişini göreceğiz, belki de karavan hayallarımızda o rolü icra ediyor bile olabilir! Her neyse, Wingefors’un koltuğu Phil Rogers’a devredilecek. Yani Crystal Dynamics ve Eidos’un CEO’su olan Rogers, “Ben geldim, ben yöneteceğim!” deyip, yönetim koltuğuna oturacak. Umarım, Rogers oyun dünyasını tekrar eski günlerine döndürebilir, yoksa sonumuz hüsran!

• Embracer, 2023 yılında başına gelen olayların etkisiyle adeta bir sarsıntı geçirdi. Başarısız oyunlar ve sürekli kalan projelerle birlikte, işten çıkarmalar ve stüdyo kapatmalar kaçınılmaz hale geldi.
• Jazz müziği gibi akıp giden bazı stüdyolar, özellikle Volition Games ve Free Radical Design, kapanma kararı alarak müzikal notalarını kaybettiler.
• Buraya kadar her şey mantıklı, değil mi? Ama sonra olan oldu! Embracer, Gearbox ve Saber Interactive gibi kıymetli taşları satmak durumunda kaldı. Şirket bu kadar batmasaydı belki de “Zed” filmi çıkmazdı, kim bilir?
• Çatırdayan bu gemide, yalnızca stüdyolar değil, yaklaşık 1.400 çalışan da işsiz kaldı. Evet, doğru duydunuz. Birçok kişi, “Ben bu işten ne zaman ayrılacağım?” diye think tank’te kafa patlatırken, gerçek birer nokta kadar işa gitti. Ama en azından onlara “Yüzde 100 işinizi kaybettiniz, tebrikler!” gibi bir mükafat verilmesini öneririm!

Sonuç olarak, Embracer’ın yükselişi ve düşüşü, hikayeleri neden binlerce yıl boyunca dillerden düşmeyen epik romanları andırıyor. Başarı ile başarısızlığı birbirine karıştırmadan, hepimizin karnını güldüren bir macera yaşanıyor. Şu anlık yalnızca bir cep telefonuyla dahi oyun oynarken! Çok da uzak bir geçmiş değil, tarihler ‘Embracer’ın çok sevdiğimiz oyunlarını düşünmeye itiyor, kendimizi kötü hissediyoruz. Ama kim bilir, belki gelecekte bu sıkıntılardan eski günlerine dönme şansı da bulurlar. Umarım, Wingefors da bu esprili hikayenin içinde yeniden sahne almayı seçer!