Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

3 dakika okunma süresi

8

Oyun Dünyasında Satın Alım Alışkanlıkları: Hiper Meraklılardan Nankör Tavuk Yemeklerine

Oyun tutkunlarının para harcama hikayeleriyle dolu bir serüvene hazır mısınız? Hiper meraklılar ve nankör tavuk yemekleri burada!

admin

9 saat önce

Oyun Dünyasında Satın Alım Alışkanlıkları: Hiper Meraklılardan Nankör Tavuk Yemeklerine

Günümüzde oyun dünyası sanki bir patlama yaşamış durumda; her köşe başında yeni bir oyun çıkıyor ve takip etmek neredeyse imkansız hale geliyor. Her yıl binlerce yeni oyun piyasaya sürülmekte, ancak bu oyunların ne kadarı oyuncuların ilgisini çekebilmiş? İşte, burada bahsetmemiz gereken en kritik noktalardan biri, satın alım alışkanlıklarıdır. Meğer ABD’de yapılan araştırmalar, oyuncuların büyük bir kısmının yılda yalnızca birkaç oyun satın aldığını gösteriyor. Yani durum o kadar vahim ki, sanırsınız ki oyuncuların PC’leri yalnızca Dust ve Candy Crush oynamak için açılıyor!

Circana’nın “Future of Games” raporu, bu durumu oldukça net gözler önüne seriyor. Katılımcıların üçte biri “Hiç oyun almıyorum” dediğine göre, demek ki bazı oyuncuların aklında “Yani sadece birkaç nankör tavuk yemeği için oyun mu alacağım?” gibi düşünceler dolaşıyor. Baktığınızda, ayda birden fazla oyun sadece %4’lük bir kesim tarafından ediniliyor ki, bu da “herhangi bir yemeği çok seven ama aynı zamanda sadece su içen” bir arkadaşınızla çıkmaya benziyor! Yani çok potansiyel var ama kimse yemek (oyun) siparişi vermeye niyetli değil.

Gözlerimizi araştırmaya çevirdiğimizde, %10’luk bir kesim ayda sadece 1 oyun alırken, yılda 1 oyun satın alanların oranı %12 olarak ortaya çıkıyor. Uzaklardaki meraklı ve paraya kıyacak olan oyuncular, hemen bu durumdan faydalanarak “Oyun biziz” motto’suyla yola çıkıyorlar. Ancak dikkat! Bu hipermarkete girmişken bir anda kendimizi cüzdanımızı otoparka bırakıp, alışveriş yaparken bulabiliriz. Mat Piscatella, bu durumu açıklarken, “Ücretli oyun alanında işler özellikle fiyatla çok da ilgilenmeyen hiper meraklı oyuncular döndürüyor” demiş. Anlaşılan, bazı oyuncular “Buradaki fiyatlar beni neden ilgilendirsin, ben eğlenmek istiyorum!” diyor!

Tabii ki, oyuncu kitlesinin tek bir gruptan oluşmadığı aşikar. Herkesin zevkine göre oyun seçimi de biçimleniyor. Kimisi mobil oyunlarla işgal altına almışken, kimileri ise kendini konsolun ya da bilgisayarın başına hapsetmiş. Ücretsiz oyunların albenisi oldukça yüksekken, bazıları da ay sonunda “Kiraladım, oynadım, ailemizin kredi kartını da kullandım” diyerek ücretli oyunlara yöneliyor. Ekonomik durumlar, yaşam koşulları ve elbette ki kişisel tercihler, bu satın alım alışkanlıklarını daha da çeşitlendiriyor.

Sonuç olarak, ortalama oyuncu profilinin bu şekilde çıkması hiç de şaşırtıcı değil. Hatta şunu söyleyebilirim ki, oyun dünyasında zaman ve kaynak aktarabilen, bunun için istekli olan oyuncu sayısı pek de fazla değil. Kendi başlarına bu kadar kekişmeyi göze alan oyun geliştiricilerinin bu durumu göz önünde bulundurmaları gerektiği kesin. Özellikle bağımsız geliştiriciler için bu, potansiyel bir risk alanı oluşturuyor. Yani düşmez kalkmaz bir oyun olayı var ortada.

Peki, sevgili Oyungezerler, siz ne düşünüyorsunuz? Eğer aynı araştırma Türkiye’de yapılsaydı, ortaya nasıl bir tablo çıkardı? Burada düşünecek o kadar çok şey var ki! Yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın, belki hep beraber, oyun dünyasının bu karmaşasında birazcık eğleniriz!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?