Aeterna Noctis: Hollow Knight Tarzının Zorluğuna Hazır Mükemmel Bir Macera

Aeterna Noctis, Hollow Knight tarzındaki zorluğu ve etkileyici atmosferiyle unutulmaz bir macera sunuyor. Keşfedin ve savaşmaya hazır olun!

admin

Nintendo Switch üzerinde oynadığım ilk zorlayıcı oyun kesinlikle Hollow Knight. Switch’te bu tür bir oyunun keyfini çıkarmak, benim için oldukça yanıltıcı bir deneyim oldu. Çünkü Switch, genellikle rahatlatıcı bir oyun aracı olarak konumlanıyordu; tekrar tekrar öleceğim ve sinirlenip oyunu yarıda bırakacağım bir seçeneğin varlığı, cihazın karakteriyle çelişiyor gibi geldi. Ancak, zor oyunların mobil konsollarda bulunmasının elbette bazı avantajları da var. Monitör karşısında bunalmışken, bu zorlukla istediğiniz her yerde başa çıkabilme özgürlüğü gerçekten etkileyici.

Aeterna Noctis, birçok açıdan Hollow Knight‘a benzer bir yapıda karşımıza çıkıyor. Hollow Knight, oyuncusunu sık sık zorlayarak ara sıra da olsa ödüllendirirken, Aeterna Noctis çok fazla çaba sarf etmiyor. Oyun, pek çok hikâyede olduğu gibi, ışık ve karanlığın savaşı temasıyla başlıyor. Karakterimiz karanlık lord olarak, güçlerini kazanıp intikam almakla görevli. Oyundaki animasyonlar ve bölüm tasarımları tamamen el çizimi. Tarzı aşırı stilize olmasa da, kendi içinde oldukça tutarlı. Detay dolu objelerin bir araya gelmesi büyüleyici sahneler yaratmayı başarıyor. Her Metroidvania oyununda olduğu gibi, harita başlangıçta açık olsa da belirli yetenekleri almadan tüm bölgelere erişmek mümkün olmuyor.

Aeterna Noctis’i zor kılan üç ana öğe bulunuyor. Platform unsurları, Super Mario Maker ve Super Meat Boy arasındaki bir noktada konumlanıyor. Özellikle ilerleyen seviyelerde, bölüm tasarımını iyi kavrayarak karakterinizin ne yapması gerektiğini hızla planlamak hayati önem taşıyor. Hassasiyet konusunda bir sorun yok; fakat her bölümü ilk denemede kavramak mümkün olmayabiliyor. “Yandın çık” mantığına dayanan bölümlerde, tekrar tekrar aynı yerleri oynamak kaçınılmaz hale geliyor. Düşmanlar zorlayıcı olsa da, öldüklerinde rastgele mermiler yaymalarını sağlamak eğlenceli bir fikir olmuş. Ancak söz konusu olan çok fazla aksiyon ve etrafta dolaşan düşman mermileri karşısında bunaltıcı bir durum ortaya çıkıyor. Oyunun çok az dinlenme noktası sunması, kesinlikle performansımın en üst seviyesini talep ediyor; bu da oyun sürelerimi önemli ölçüde azaltıyor.

Metroidvania tarzındaki oyunların en kritik unsuru bölüm tasarımının bu oyunda oldukça iyi olduğunu söyleyebilirim. Platform öğeleri gerçekten zorlayıcı ama imkânsız değil. Bölümler arasında ışınlanmak için yeterince nokta mevcut ve öldüğünüzde de fazla geri gitmeden oyuna devam edebiliyorsunuz. Sorun şu ki, belirli noktalarda oyuna veya karaktere alışmış olmak, bazı bölümleri geçmeyi kolaylaştırmıyor. Zorluğun sürekli artışı ve oyuncuyu akıllıca tuzağa düşürmesi, kısa süre içinde bunaltıcı bir duruma yol açabiliyor.

Eğer sizi zorlayacak bir Hollow Knight tarzı bir oyun arıyorsanız, Aeterna Noctis doğru seçim olabilir. Oyun zorluk dengesi biraz daha iyileştirilse ve oyuncuya hikâye açısından daha fazla içerik sunabilseydi, Aeterna Noctis benim için Hollow Knight gibi bitirene kadar elimi bırakmayacağım bir oyun haline gelebilirdi. Ancak bu haliyle, pes etmeden ilerleyemeyeceğimden neredeyse eminim.

İlgili Gönderiler

Exit mobile version