Beyaz perdede rekorlar kıran Avengers ekibi, şimdi de oyun dünyasına adım atarak oyun severlerin ilgisini çekmeye çalışıyor. Bu, bir nevi süper kahramanların oyun konsollarında da bir tür “süper güç” kazanması gibi bir şey. Önümüzdeki ay çıkacak olan oyunla ilgili merak edilenleri gidermek adına beta süreçleri devreye girdi. Geçtiğimiz hafta PS4 versiyonu için kapalı beta sürecine göz attık, şimdi ise açık beta süreciyle birlikte PC ve Xbox One versiyonları da kapalı beta aşamasında. Şimdi gelin, bu beta sürecinin keyifli detaylarına birlikte bakalım, kahkahalarımızı paylaşalım!
A-Day ve Sonrası
Oyun, ilk ana hikaye bölümü olan A-Day ile başlıyor. Bu bölüm, kahramanlarımızın büyük bir felaketle yüzleştiği bir gün. Tıpkı bir Marvel filmindeki yüzleşme sahneleri gibi, burada da çok sayıda patlama ve dram var. Ne yazık ki bu felaket, kahramanlarımızın başına büyük bir dert açıyor. Düşmanlarımız bir tarafta, kahramanlarımız diğer tarafta, ortada ise kaybedilen hayatlar var. Captain America’yı kaybetmek de cabası. Bir gün “Süper asker” olup ertesi gün “Süper kaybeden” olmak nasıl bir his, düşünün bir!
Ama olaylar burada bitmiyor! Bu patlama, bazı insanlara özel güçler kazandırıyor, ancak AIM gibi kötü niyetli bir organizasyonun da bu güçleri ele geçirmeye çalıştığını unutmayalım. Beta sürecinde bizleri en çok etkileyen bölüm, Kamala Khan’ın hikayesi. A-Day’de kahramanlarımızı hayranlıkla izleyen Kamala, kendisini süper kahraman olarak bulma yolculuğuna çıkıyor. “Ms. Marvel” olarak karşımıza çıkan Kamala, bu hikayede bizlere neşeli ve heyecanlı bir rol sunuyor. Ama ne kadar heyecan verici olursa olsun, yine de süper kahraman giysisi giymeden önce “Yeterince yaşlandım mı?” diye düşünmeden edemiyor insan!
Görevler ve HARM Oyunları
Betanın ilerleyen kısmında, ana hikaye görevleri sona eriyor ve biz HARM görevlerine geçiyoruz. HARM (Holographic Augmented Reality Machine) odası, düşmanlarla dalga geçmenin ve kahramanlarımızın yeteneklerini geliştirmeye çalışmanın tam yeri. Burada, dilediğiniz süper kahramanla düşmanlara meydan okuyoruz. Ama dikkat edin, düşmanlar da “Öğrenmek istiyoruz!” diye bağırıyorlar; yani, hiç de kolay bir iş değil!
Görevlerimizden bir diğeri ise “War Table” başında farklı bölgelerden görevler seçmek. Bu görevlerde, Pacific Northwest, Utah Badlands, Eastern Seaboard gibi yerler var. Görevleri çevrimiçi ekipler ile veya tek başınıza yapma seçeneğiniz var. Ama yalnız mı oynamak istersiniz, yoksa arkadaşlarınızla eğlenceli bir kaos mu yaratmak istersiniz? Bu tamamen sizin tercihinize kalmış! Yalnız oynamak isterseniz, yapay zekanın kahramanlarınızı yönetmesini sağlayabilirsiniz. Ama dikkat edin, yapay zeka bazen “Yanlış yere gitmek”te uzmanlaşabilir!
Tekrar Eden Görevler, Tekrar Eden Hayaller
Betada karşılaştığımız bazı görevler, sanki “Bunu tekrar mı yapacağız?” dedirtecek kadar sıradan. “Capture the flag” gibi görevler, düşmanın terminalleri ele geçirmeye çalıştığı, bizim de onları durdurmaya çalıştığımız görev yapıları. Her seferinde aynı şeyleri yapıyoruz, ama görev süresi biraz daha uzun tutulmuş. Sanki geliştiriciler “Hadi bakalım, biraz daha sabredin!” demek istiyor. Ayrıca, birkaç aşamalı görevlerde hedefe doğru ilerlerken “Hey, burada bir sandık var!” gibi uyarılarla karşılaşmak, bazen hoş bir sürpriz olabiliyor; sonunda “Biraz tecrübe puanı ve yeni ekipman!” diyerek kendinizi ödüllendirebiliyorsunuz.
Ama tekrar eden görevler, bazı oyuncular için “Kısır döngü” hissi yaratabilir. Yani, “Bu göreve neden çıkıyorum?” sorusunun cevabı oldukça zayıf kalıyor. Oyun içindeki motivasyon kaynakları arasında karakterinizi geliştirmek ve yeni ekipmanlarla donatmak olsa da, “Ben neden buradayım?” sorusuna daha güçlü bir yanıt bekliyoruz. Oyun sırasında karşılaştığımız boss savaşları, bu kısır döngüyü kırma potansiyeline sahip. Kamala ve Hulk ile karşılaştığımız Abomination ile olan savaş, en azından bir anlam taşıyordu. Dolayısıyla, “İkonik görevler” sayısını artırmak, oyunun ömrünü uzatabilir. Ama unutmayalım ki bu bir “live-service” oyunu, yani bazı tekrar eden görev yapılarını görmek kaçınılmaz.
Kahramanlarımız ve Eğlenceli Oynanış
Karakterlerimiz, yani süper kahramanlarımız, oyunun en kuvvetli yönlerinden biri. Her birinin farklılıkları, sadece görsel değil, aynı zamanda oynanış tarzı olarak da kendini gösteriyor. Iron Man, havada süzülerek düşmanlarına mermi yağdırırken, Black Widow ise dövüş stilini konuşturuyor. Hulk, devasa boyutlarıyla düşmanlarını yere seriyor. Her karakterin kendine özgü yetenekleri var; bu yüzden, onları oynamak büyük bir keyif. Özellikle Hulk ve Kamala, benim favori karakterlerim oldu. İkisiyle de düşmanları pataklamak oldukça eğlenceliydi!
Karakter gelişimi de oldukça ilginç. Seçtiğiniz karakterle ilerledikçe, yetenek puanları kazanarak yeni özellikler açıyorsunuz. Ayrıca, karakterlerin kuşanabildiği ekipmanlar da var ve bunlar, karakterin saldırı veya savunma özelliklerini geliştiriyor. Yeni kostümlerle karakterlerin görünümünü değiştirmek ise ayrı bir zevk. Oyun içinde topladığınız çizgi romanlar, koleksiyon yapma isteğinizi de tatmin ediyor.
Sonuç olarak, Avengers ile ilgili bazı tereddütlerim olsa da bu, oyunun kötü bir oyun olacağı anlamına gelmiyor. Oyun süresini uzatmak ve içerik zenginliği sağlamak adına yapılabilecek tercihler var. Süper kahramanlarımızı yönetmenin eğlenceli olacağına dair bir endişem yok. Umuyorum ki bu oyun, bir yandan eğlenceli bir deneyim sunarken, diğer yandan da “Ben neden buradayım?” sorusuna cevap verecek bir yapım olur. Şimdi, Avengers ekibinin bu yolculuğuna katılmaya hazır mısınız? Hadi bakalım, süper kahraman olmanın tam zamanı!
