Yeni Bir Keşif: Borderlands 3’te Patlayan Hayaller
Gün, yıllar yılı Pandora’nın salaş atmosferinde aynı haydutların ağız kokusunu çekmenin, aynı cüceleri tekmelemenin, aynı Skag’lere bomba yedirmenin, aynı ufukta aynı patlamaları seyretmenin tedavülden kalktığı gün. Yani, oyunun başındaki sahneleri izlerken “Bu sefer kesin bir değişiklik olmalı!” diye düşünmeden edemediğimiz bir gün. Ama heyecanlanmayın, çünkü Borderlands 3, Pandora’nın tozlu yollarından çok daha fazlasını sunmaya hazırlanıyor!
Artık gözlerimizi yeni ufuklara çevirmeli, yeni gezegenleri talan etmeli ve yeni manyaklarla tanışıp kaynaşmalıyız. Tabii ki, hemen akabinde kapışmalara da girişmeliyiz! İlk Borderlands’in çıkışından bu yana geçen 10 yıla yakın süre içerisinde Pandora’nın tüm hayvanlarını, insanlarını, iklimlerini, mimarilerini, kültürlerini deştik. Yani, artık Borderlands 3’ün şen tahtası eksik göçebeleri olmaya hazırlanıyoruz. Bakalım yol haritamızda yeni neler var? Bu arada, “Şimdiye kadar ne yaptık?” diye kendinize sormadan edemeyin. Cevap basit: Çılgınca patlayıp durduk!
Tarayıcılar ve Tarama Sanatı
Borderlands, absürt mizahıyla harmanlayıp saatler boyu bolca kahkaha vaat eden bir marka. Ama bir “looter shooter” olduğunu göz önünde bulundurursak, en başta konuşmamız gereken kısım mekanikler olmalı. Kısaca tarıyoruz ama ne kadar iyi tarıyoruz? Oyun, çatışmaları temelinde yatan fikir bozulmadan, birkaç ufak değişiklik ve modernizasyonla çok daha keyifli bir hâle gelmiş gibi gözüküyor.
Savaş alanlarımızda artık çevreyle etkileşim opsiyonumuz daha fazla. Siperler yok edilebiliyor. Etraftaki elemental hasar varillerini yakın dövüş saldırılarımızla itip ateş ederek patlatabiliyoruz. Yere petrol döküp ateşe verebiliyoruz. Su birikintileri de elektriği iletip düşmanlara halay çektirebiliyor. Yani, sadece yapımcılar yaratıcı değil, biz de yaratıcıyız. Çevreyi patlatırken bir yandan düşmanları da patlatmayı unutmayalım!
Patlatmak İse Torgue’a Mahsus!
Elemental hasar demişken, Slag elementi artık yok. Bunun yerine sürekli DOT hasarı vuran ve yakındaki herkese bulaşabilen radyasyon hasarı eklenmiş. Yani, düşmanlar artık birbirlerine “Selam, ben radyasyonum!” diyerek patlayacaklar. Ateşi sönene, elektrik alışverişi yapamadığımıza radyasyon kesin çözüm. Zırhlılara yine kezzap lazım oluyor tabii. Karakter gelişim kısmı da aksiyonun aktif parçaları gibi gelişip çeşitleniyor. Borderlands 3’te eski oyunlarda olduğu gibi yine dört oynanabilir karaktere sahibiz (FL4K the Beastmaster, Zane the Operative, Amara the Siren, Moze the Gunner). Ancak her biri 3 farklı Action Skill sahibi. Yani artık her karakterin birden fazla patlama yöntemi var!
Kapitalizm Büyük Harflerle Yazılır
Oyundaki beceri sistemi bu kadar genişlemişken, Borderlands’in alametifarikası olan uçuk kaçık silah ve ekipmanlar da çeşitlenmede eksik kalmamalı elbette. Örneğin, Tediore silahları artık daha farklı şeyler yapıyorlar. Kimisi etrafına enerjiden yapılma bir küre oluşturarak “ay, uy” sesleri eşliğinde savaş alanında hoplayıp zıplıyor, kimisi de ayaklanıp kendi kendine düşmanlara sıkıyor. Yani, bu oyunun çeşitliliğinde kaybolacağız, bana bir şeyler oluyor…
İnsan Toplayıcı Bir Varlıktır
Oyunda bu kadar fazla eşya olacağı için, istediğimiz seçenekleri sunmak adına oyunun üzerimize sayıca epey fazla ekipman fırlatması gerekecek elbette. “Hangisini alayım, hangisini yerde bırakayım?” diye diye Acun Ilıcalı’nın gergin karar anlarından yaşamayacağız artık. Oyun sırasında yerde bıraktığımız tüm eşyaları bizim için alıp saklayacak ve karargahımızdaki yepyeni bir otomat vasıtasıyla bu eşyalara erişebileceğiz. Co-op’ta milletin birbirini bekletmesinin de önüne geçecektir diye tahmin ediyorum.
Sonuç: Patlamalara Yelken Aç!
Borderlands 3’ün spesifik noktalarda önceki oyunların üzerine ne kadar şey koyduğunu paragraflardır anlatıyorum. Bu noktada oyun “vanilla” haliyle Borderlands 2’yle aynı miktarda içerik sunsa gözünüzü kırpmadan alırsınız herhalde değil mi? Ben alırım ama 7 senelik özlemin de bir noktada bir geri dönüşünün olması gerekiyor. Bu yüzden Borderlands 3, daha bile büyük çünkü artık, seride ilk defa, Pandora dışında gezegenlere de gidiyoruz!
Yani, başka gezegenlere açılmak, yeni düşmanlar ve yeni silahlar demek. Akıllarda “Acaba yeni gezegenlerde neler bizi bekliyor?” sorusu var. Umuyorum ki, bu gezegenler de Pandora kadar eğlenceli ve kaotik olur. Eğer her şey yolunda giderse Borderlands 3, yılın oyununa adaylığını kafadan koyacaktır. Artık patlamaya hazır mermilerimizi hazırlayalım, çünkü bu sefer, gerçekten büyük bir keşif yapacağız!