Cyberpunk 2077 ve The Witcher: Farklı Perspektifler, Farklı Deneyimler

Cyberpunk 2077 ve The Witcher’ı karşılaştırıyoruz! Bir yanda siberpunk hayatı, diğer yanda ejderha avı… Hangisi daha fazla çılgınlık?

admin

Cyberpunk 2077 ve The Witcher Arasındaki Farklar: İki Farklı Dünya, Bir Farklı Perspektif!

Cyberpunk 2077 ile The Witcher arasında öyle büyük bir fark var ki, bu farkı sadece bir kamera perspektifi değil, aynı zamanda iki farklı evrenin ruhu da belirliyor. The Witcher’da kahramanımız Geralt’ı her pozda görüp, “Bu adam gerçekten bir canavar avcısı mı, yoksa dövüş sanatları ustası mı?” diye düşünürken, Cyberpunk 2077’de işler biraz daha farklı. Birinci şahıs perspektifinde, her şey o kadar yakın ki, V’nin tıraşlı bıyığını bile görebiliyoruz! (Ama belki de bu çok önemli bir detay değildir, kim bilir?)

Hatırlarsanız, oyunun birinci şahıs perspektifinden oynanacağı açıklandığında, internet ortamında küçük bir FPS/TPS tartışması başlamıştı. “Acaba bu FPS mi, yoksa TPS mi?” diye tartışanlar, sanki bir futbol maçını izliyormuş gibi birbirlerine fikir beyan ediyorlardı. Oyun dünyasında bu tür tartışmalar, bazen çok ciddiye alınıyor; ama sonuçta biz burada eğlenmek için varız, değil mi?

Gerçi, daha önce gösterilen oynanış videolarında ara sahnelerin üçüncü şahıs perspektifinden gösterildiğini gördüğümüzde, “Aa bak, burada V’yi görebiliyoruz!” diye sevinmiştik. Ama görünüşe göre, bu durum da değişmiş. CD Projekt RED’in bir Alman Cyberpunk 2077 hayran sayfasına verdiği röportajda, oyunun birinci şahıs olmasına dair bazı açıklamalar yapıldı. Şimdi de Cyberpunk 2077’nin resmi Twitter hesabına “Ara sahneler de mi birinci şahıs olacak?” diye sormuşlar. Cevap ise, “Hayır, sadece V’nin bıyığına yakın çekim yapacağız!” şeklinde değil, çok daha ciddi bir yanıtla geldi: “Cyberpunk 2077’de kendinizi oyunun içinde hissetmeniz bizim için çok önemli, bu yüzden ara sahneler de birinci şahıs olacak.”

Tabii, bir de “Peki ya seks sahneleri?” sorusu var. Bu soruya “Evet” cevabı alınca, herkesin yüzünde bir gülümseme belirdi. Ama merak etmeyin, bu durum işin eğlenceli tarafı. Şimdi düşünün, V’nin o sahnelerinde de birinci şahıs perspektifindeyiz. Yani, V’nin yüz ifadesini tam olarak göremeyeceğiz, ama bir şekilde onun o anki duygularını hissedebileceğiz. Bu biraz garip değil mi? “Evet, işte buradayım! Ama beni görmeyeceksin!” gibi bir durum.

Şimdi, tüm oyun birinci şahıs perspektifinden olacaksa, yarattığımız V’yi, modifikasyonlarını, giysilerini nasıl göreceğiz? Belki de en iyi yanı, oyunda sürüş sahnelerinde opsiyonel olarak üçüncü şahıs kamera seçeneğinin olması. Ama bu durumda, V’yi göreceğiz ama “Ah, bu benim karakterim! Gözlerimi kapatıp onun yerine oturmalıyım!” demek zorunda kalabiliriz. Düşünsenize, oyunun yarısında ayna karşısında kendi yansımanızı görmek için ne kadar zaman harcayacaksınız! Bir nevi “Kendinle Yüzleşme Terapisi”.

Güncelleme: CDPR’dan Marcin Momot konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Oyuncular karakterlerini envanter ekranlarında, sürüş sahnelerinde, aynalarda ve çok nadir olsa da bazı ara sahnelerde görebilecekler.” Yani, V’yi görmek için biraz sabırlı olmamız gerekecek. O yüzden, aynaya bakmayı sevenler için harika bir haber! “Kendine bak, V!”

Sonuç olarak, Cyberpunk 2077, hem görsel hem de deneyimsel açıdan oldukça farklı bir oyun olarak karşımıza çıkacak. Bu yeni perspektif ile belki de V’nin ne kadar muhteşem olduğunu tam olarak anlayamayacağız ama en azından eğlenceli sahnelerde onunla birlikte olacağız! Oyun dünyası, her zaman sürprizlerle dolu; bakalım bizi neler bekliyor!

İlgili Gönderiler

Exit mobile version