Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

3 dakika okunma süresi

5

Eski Oyunların Yeniden Yapımı: Sansür ve Duyarlılık Üzerine Bir Değerlendirme

Eski oyunlardan nostalji alırken, sansürsüz bir oyunun neye dönüşeceğini merak ettiniz mi? Gelin, bu komik yeniden yapımlara birlikte bakalım!

admin

3 saat önce

Eski Oyunların Yeniden Yapımı: Sansür ve Duyarlılık Üzerine Bir Değerlendirme

Biliyor musunuz, eski oyunları remastered veya remake yaparken geliştiricilerin neden bu kadar temkinli davrandığını? Herkesin duyarlılığını gözetmek için sanki Uzak Doğu’dan gelmiş eski bir dede gibi yavaş yavaş hareket ediyorlar. Gerçi duygusal bir dede olsalar da bazen ağırdan aldıkları o hassasiyet, oyunun keyfini tam anlamıyla kaçırabiliyor. Özellikle de savaş temalı oyunlarda, nazilerin olduğu yerlerde bunun had safhaya çıktığını görmek gerçekten komik. Hadi gelin, bu durumu daha iyi anlamak için bir örnek üzerinde kısaca düşünelim.

Örneğin, Commandos 2 – HD Remaster. Bu oyun II. Dünya Savaşı’nı konu alıyor ve tabii ki işin içinde Alman kuvvetleri var. Ancak geliştiriciler, Nazi sembollerini kaldırarak oyunu ciddi şekilde sansürlediler. Yani aşırı duygusal dede burada “Oğlum, o semboller göründü mü, kendimi kötü hissederim!” diyerek oyunda sembol bırakmamış. Tabii oyuncular da bir anda “Nerede benim Nazi kılıcım?” diye etraflarına bakıyor. Elimizde ne var? Sadece gizli yeteneklerimiz ve sanki bir kaplumbağa yavaşlığında sürüklenen birkaç görev! Gerçekten böyle bir sansür, Savaş Sanatları’nın gerçekçi olduğu bir oyunun ruhunu değil, ruhsuzluğunu yansıtıyor.

Eski Oyunların Yeniden Yapımı: Sansür ve Duyarlılık Üzerine Bir Değerlendirme

Diğer yandan, Tomb Raider 2-3 Remastered çıkışında oyun içeriğini sansürlemek yerine, bir uyarı metni ekleme zahmetine girmiş. Ama bu metin biraz da olsa düşündürücü. “Bu koleksiyondaki oyunlar, ırksal ve etnik önyargılara dayanan saldırgan insan ve kültür tasvirleri içermektedir. Bu stereotipler son derece zarar vericidir, affedilemezdir ve Crystal Dynamics’teki değerlerimizle uyuşmamaktadır.” diyorlar. Yani bu ne demek oluyor? “Evet, biz de bu stereotipleri kabul ediyoruz, ama işte bunları değiştirmek yerine onları olduğu gibi sunmayı seçtik ki ‘bakın biz duyarlıyız!’ diyebilmek için.”

Mesela, Lara’nın Güney Pasifik’teki ilkel kabilelerle olan çatışmalarında, pek de kibar bir şekilde ilkel ok ve yaylarla saldıran insanları izlemek, tatlı bir kültür şoku yaratıyor. “Anam, bu adamlar ok çıkarmayı da bilmiyor!” diyerek bu çatışmalara sarmak pek de mantıklı değil. Bilmiyorum, bir de “Ay yok, bu bizim değerlerimize uygun değil!” diye hayıflanmak var. Düşünsenize, oyunun başlangıcında çıkan bu uyarı metniyle “Eğer bu konularda hassassanız, Lara’nın doğum gününde size koca bir çiğ köfte dürümü ye demek gibi bir şey.”

Sonuç olarak, eski oyunları yenileyip günümüzde yeniden sunmak biraz tombul bir kaplumbağa kadar hassas bir meseledir. Elde edilen bu durum, kimine göre eğlenceli bir nostalji, kimine göre ise ince düşünülmeden atılmış bir sansür adımı olarak kalıyor. Hadi, biz bir köşede bekleyelim ve yayıncıların ince duygularını izlemeye devam edelim. Çünkü bugünün toplumsal normları, bazen bir klasik oyunun ruhunu çalıyor gibi görünse de, buna katlanmak zorundayız! En azından oyunlar saatlerimizi harcamak için tükenmeyen bir eğlence kaynağı olmaya devam ediyor.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?