Hayalet Savaşçı: Kontratların Derinliklerine Yolculuk

Hedefe ulaşmadan önce, baş karakterimizin dikkatlice dinlediği keskin nişancıya atıfta bulunarak, bazı konuları baştan netleştirmek faydalı olabilir. Sniper serisine ilişkin büyük bir deneyimime sahip olduğumu söylersem, bu belki de abartılı bir iddia olurdu. 2. Dünya Savaşı’yla ilgili Sniper Elite 4’ü oynamam yaklaşık 15-16 saat sürdü; ilk altı bölümü tamamlayıp, 16 başarı elde etmiştim. Düşman hattına cesaret ve kararlılıkla gitmek, sabotaj ve suikast görevlerini mümkün olduğunca sessiz bir şekilde tamamlamak benim için oldukça stresli ama tatmin edici bir deneyimdi. Hatırladığım önemli bir detay, dürbünlü tüfekten çıkan mermiyi ağır çekimde takip eden ve insanı heyecanlandıran “vuıııjjj” ses efektleriyle vurgulanan mermi kamerasıydı. “Hayalet Savaşçı’nın 2. Kontratları”nda bu özgün özellik ile bahsettiğim atmosfer ve mekanikler büyük ölçüde korunmuş, bu durum oldukça memnuniyet verici. Ayrıca, serinin zorlayıcı olsa da karmaşık olmayan yapısı sayesinde benim gibi amatör bir keskin nişancının normal zorluk seviyelerinde ilerleyebilmesi de bir başka artı.

2019’dan Bugüne Kontratlar Yaklaşık iki yıl önce çıkan ilk Contracts oyununu indirim döneminde alıp 1-2 saatlik deneme fırsatım olmuştu. İlk oyundaki Sibirya soğuklarında keskin nişancılıktan memnun kalan arkadaşlar için özellikle belirtmeliyim; ikinci oyunda daha fazla geliştirilebilir yetenek, silah, aksesuar ve toplanabilir eşyalar var, ayrıca yan görevler ve kontrat hedefleri gibi ek içerikler de bulunuyor. İkinci oyunda “uzun menzilli” görevler yeni bir özellik olarak öne çıkıyor. Görevlerin ve oynanış süresinin ise ilk oyuna göre daha kısa kalması dikkat çekiyor. Ancak Hitman gibi suikast ve sabotaj odaklı oyunları bilenler, “hedefi kaçarken vur”, “hedefi bina içindeyken indirme” gibi kontrat içi görevleri ve toplanabilir eşyalar ile başarımlar eklendiğinde, 15-16 saatlik süremin çok üzerinde bir deneyim yaşayabilecektir.

Keskin Nişancının Zor Yaşamı Oyun içi deneyimlerime gelince: Eğitim bölümü büyük ölçüde temel bilgileri basit bir biçimde aktarıyor. “Büyük ölçüde” dedim, çünkü ilk kontrat olan uzun menzilli görevde dürbün ayarını hedefe olan uzaklık olan 1100 veya 1200 metreye çekmediğim için zorlandım. Uzaklık ile rüzgâr hızı ve yönü gibi faktörler, merminin hedefe ulaşma noktasını etkilediği için oyuna hafif bir simülasyon unsuru katılmış. Bu da zorluğu arttırıyor. Oyun ayarlarından “nişangâhta kırmızı noktayı göster” seçeneğini etkinleştirdiğinizde, hedefleri daha net görebiliyoruz. Ancak, bu da bazen “biraz fazla kolay” hissi verebilir. Zorluk dengesi ve oyun içi başarı tatmini arasında bir uyum eksikliği hissediyorum.

Kumar’ın Tepeleri ve Çölleri Bu tür oyunlarda aksiyonun yanında, hikaye kısmı da oldukça önemli. Kontratlarımızın basit ve tahmin edilebilir bir öyküsü var: Kumar adındaki kurgusal bir Orta Doğu ülkesinde, Bibi Rashida devletin başına geçmiş ve keyfi petrol fiyatlarında spekülasyona yol açarak zengin ülkelerin tepkisini çekmektedir. Bu ekonomik ve siyasi sorunu gizli, basit ve temiz bir yöntemle çözmemiz gerekiyor: Kuzgun kod adlı keskin nişancı olarak, dürbünlü tüfeğimizle uzaktan ateş açarak ilerlememiz gerekecek. Kısacası, “aynı tema, yine aynı şeyler” diyerek 15 saat boyunca bu durumu yaşadım. Neyse ki, grafikler, seslendirme ve mermi kamerası gibi unsurlar sıkılmamı engelleyen etkenler oldu. Düşmanları yok etme şekillerini “gizlice ilerleyip bıçak darbeleriyle, ana hedefleri dürbünlü tüfekle vurarak, alarmı çaldırdığımızda karşımıza gelen düşman gruplarını da saldırı tüfeğimizle” şeklinde sıralayabilirim. Saldırı tüfekleri arasında yay ve taşıyabileceğimiz aksesuarlar arasında drone gibi seçenekler de mevcut. Ancak ben daha çok orta mesafeli tüfeğe uzun menzilli bir dürbün takmayı yeterli buldum.

Kaçış Noktasına Geri Dön! Kontratlar genellikle dört veya beş ana görev içeriyor. Ana görevlerin bulunduğu bölgeye ulaştığınızda hızlı seyahat noktalarını kullanmak faydalı oluyor. Tek tek tamamladığınız görevlerin ardından kaçış noktalarına gidip ödüllerinizi almak üzere geri dönmelisiniz. Başladığınız yerlere yakın olan bu noktalara dönmek bazen can sıkıcı olabiliyor. Neyse ki mesafeler çok uzun değil ve belirgin mavi ışıklar ile yerlerini görebiliyorsunuz. Yine de, bazı durumlarda “Bu dağların arasından bu noktaya nasıl ulaşacağım?” karmaşasını yaşamadan edemedim.

Çömelirseniz Kalkamayabilirsiniz Bu tür iddialı, gösterişli aksiyon oyunlarında, teknik hatalar ve bug’lar oldukça rahatsız edici olabiliyor. Daha iyi nişan alabilmek için çömelmeniz veya yatarak ilerlemeniz gerektiğinde bu durumda keskin nişancının bazen takılıp kalması gibi sorunlar yaşadım; mecburen son kayıt noktasına dönmek zorunda kaldım. Kayıt noktalarıysa otomatik olarak, haritada veya görevlerde ilerlerken geliyor. Aralıkları sık olmasa da yeterli düzeyde, neredeyse iki veya en fazla üç dakikada bir kayıt noktalarına ulaşmak mümkün. Ancak çökme, donma gibi sorunlarla karşılaşmadım. (2021 yılında, yüksek bütçeli yapımlarda bu durumu olumlu bir ayrıntı olarak değerlendirmek oldukça düşündürücü).

Bu Kontratlar İmzalanır Ama… Yıkık dökük kulübeler, toz-toprak ve bozuk eşyaların güzel grafiklerle sunulduğu Kumar’dan ayrılırken, yorumlarımı şu şekilde sonlandırmak istiyorum: Eğer dinamik ve canlı bir açık dünya arıyorsanız, doğru yerdesiniz demek doğru değil. Ancak Hitman veya kısmen Deus Ex serileri gibi hedeflere birkaç farklı şekilde ulaşabileceğiniz, ortalamanın üstünde teknik özelliklere sahip, gerekirse gizlilik odaklı bir sabotaj ve suikast oyunu arıyorsanız, okuyacaklarınız muhtemelen size keyif verecektir. Buraya kadar okuyanların kafalarında bir fikir oluşmamış ise, dürbünle gözlem yaparak işe yarar teknolojiye sahip değiliz, merak etmeyin…