Immortals: Fenyx Rising İncelemesi – Yunan Mitolojisi ve Eğlenceli Oynanış
Ölümsüzler: Fenyx Rising, Yunan mitolojisini eğlenceli bir şekilde sunuyor. Tanrılar, canavarlara karşı savaşırken gülmekten kırılacaksınız!
15 saat önce

Son zamanlarda Hyrule’den esen rüzgarların etkisiyle oyun dünyasında bir hareketlilik var. Özellikle Genshin Impact‘in son haftalardaki akıl almaz popülaritesi, sektörde bir fırtınaya neden olmuş durumda. Bu fırtınanın gök gürültüsü gibi yankılanan sesi, Ubisoft’un eski adıyla Gods and Monsters, yeni adıyla Immortals: Fenyx Rising ile birlikte yükseliyor. Geçtiğimiz ay düzenlenen etkinlikte, bu oyunu tam dört saat boyunca deneyimleme şansı bulduk. Aklımızda tek bir soru var: Bu oyun gerçekten de beklediğimiz kadar eğlenceli mi?
Bozulmayanı Tamir Etme felsefesiyle hareket eden Ubisoft, Immortals: Fenyx Rising‘i, Assassin’s Creed: Odyssey ve The Legend of Zelda: Breath of the Wild gibi devlerin bir araya geldiği bir çocuk olarak tanımlamak hiç de yanlış olmaz. Ancak bu oyunun kendine has bir kimliği var; Ubisoft, farklı olmaya çalışmak yerine, bu iki devin güçlü yönlerini bir araya getirerek yeni bir deneyim sunmaya odaklanmış. Yani, bir bakıma eski dostları yeniden bir araya getirip onlarla iyi vakit geçirmeye çalışıyor. Bunu yaparken de, Yunan mitolojisinin derinliklerine inerek bizlere tanrılar ve titanlar dünyasında bir macera sunuyor.
Hikaye, Yunan tanrılarının bir zamanlar hapsedilmiş titanlarından biri olan Typhoon’un serbest kalmasıyla başlıyor. Typhoon, tanrılara kök söktürmeye başlıyor ve bu durumu durdurmak da sıradan bir ölümlü olan Fenyx’e kalıyor. Yani, bildiğimiz klasik bir kahraman hikayesi. Ama işin ilginç yanı, bu hikaye sunulurken, oldukça eğlenceli ve mizahi bir dille anlatılıyor. Fenyx’in hikâyesini anlatan Zeus ve Prometheus, aralarındaki tatlı atışmalarla bizlere keyifli anlar yaşatıyor. Mesela, Fenyx bir yarığa atladığında Zeus’un “Eh, bilmediği yarıklara böyle balıklama atlıyorsa bu hikaye de burada bitti demektir!” demesi, oyunun mizahi anlayışını ne kadar iyi yansıttığını gösteriyor. Bu tür esprili diyaloglar, oyunun genel havasını neşeli bir hale getiriyor.
Bunun yanı sıra, Immortals: Fenyx Rising’in Breath of the Wild konseptine ek olarak sunduğu keşif hissi ve bulmacalar da oldukça dikkat çekici. Breath of the Wild‘daki Shrine’lara benzer çeşitli bulmacalar, oyuncuları çeşitli Mahzenlerde bekliyor. Ubisoft, bozulmayanı tamir etme felsefesini benimsemek yerine, bu konsepti geliştirerek daha eğlenceli bulmacalar sunmayı hedeflemiş. Mahzenlerin sonunda, oyuncuları guru yerine Zeus’un yıldırımları bekliyor ve bu yıldırımları kullanarak karakterinizi geliştirme fırsatı buluyorsunuz. Başlangıçta basit olan bu bulmacalar, ilerledikçe daha karmaşık ve zor hale gelerek oyuncuların yeteneklerini zorlamaya başlıyor. Bu bulmacaların yanı sıra, açık dünyada keşfedilecek birçok şey var. Ancak merak etmeyin; Odyssey kadar yoğun ve kalabalık bir harita yok. Yani, “Aylarım gidecek yine!” diye endişelenmenize gerek yok. En azından oynadığımız sürümde bu izlenimi aldık!
Yunan Demirciliği Farkı olarak adlandırabileceğimiz bir diğer özellik, oyunun silah sistemidir. Breath of the Wild’da sıkça karşılaştığımız silah kırılma sorunu, Immortals: Fenyx Rising’de ortadan kalkıyor. Yani, artık üç dövüşte bir yeni silah aramak zorunda değilsiniz! (Zaten BotW ile ilgili can sıkıcı diyebileceğimiz tek şey de bu değil mi?) Oyun, dövüş mekanikleri açısından Odyssey’ye benzer bir yapı kullanıyor. Bu da, dövüşlerin çok daha dinamik ve akıcı olmasını sağlıyor.
Sonuç olarak, Immortals: Fenyx Rising’in sunduğu dört saatlik deneyim, örnek aldığı oyunların en iyi yönlerini harmanlayarak eğlenceli bir hikaye anlatımı ve bolca Yunan mitolojisi ile birleşiyor. Devrimsel ya da şaşırtıcı anlamda pek yeni bir numarası yok ama yapmaya çalıştığı şeyleri gayet iyi yapacak gibi görünüyor. Eğer Genshin Impact’ten sıkılmaya başladıysanız ya da sizi Breath of the Wild kadar açmadıysa, Immortals: Fenyx Rising’e takviminizde yer açmak isteyebilirsiniz. Sonuçta çıkmasına sadece bir ay kaldı!
Hall of the Gods maceralarımız arasında dönüp dolaşıp geleceğimiz merkezimizin adı. Bir zamanlar tanrılara ev sahipliği yapan bu mekan, artık Fenyx’in ihtiyaçlarını karşılayan bir alan haline gelmiş. Burada yapabileceğiniz birçok şey var:
- Kylix of Athena: Topladığımız Ambrosia’larla sağlığımızı arttırmaya yarıyor.
- Bench of Zeus: Mahzenlerden topladığımız Zeus yıldırımlarını Stamina’ya çeviriyor.
- Forge of Hephaistos: Adamantine Shard’ları kullanarak ekipmanlarımızı geliştiriyor.
- Cauldron of Circe: Topladığımız materyalleri iksire dönüştürebiliyor, iksirleri geliştirebiliyor.
- River Styx Cistern: Coins of Charon karşılığında tanrısal güçler ve yeni yetenekler açıyor.
- Hermes’s Heroic Tasks Board: Çeşitli günlük ve haftalık görevler veriyor.
- Aphrodite’s Beauty Chair: Tipimizi dilediğimizce değiştirmemize imkân veriyor.
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?