Oyun Fiyatları: Take-Two ve Ubisoft’un Stratejik Hamleleri

Oyun fiyatları düşer mi, yoksa Take-Two ve Ubisoft bize oyun oynamayı mı öğretecek? Hadi gülümseyerek öğrenelim!

admin

Günümüz oyun endüstrisi, adeta bir fiyatlandırma savaşı içinde. Geçtiğimiz günlerde Take-Two Interactive, NBA 2K21’in yeni nesil konsol fiyatını 70 dolar olarak açıkladığında, bu durum bazı oyuncuların cüzdanlarını gıdıklayan bir bomba etkisi yarattı. Hemen ardından, bazı analistler “Bu zammı diğer yayıncılar da takip edecek!” diye çığlık atmaya başladılar. Fakat Ubisoft, bu zam furyasına katılmayacağını duyurarak, “Yavaş ol arkadaşlar, biz burada fiyatları artırmayacağız!” diyerek adeta bir kahraman gibi sahneye çıktı. Gerçekten de, Ubisoft’un bu cesur kararı, diğer firmaların da nasıl bir tutum sergileyeceğini merakla beklememize neden oldu.

Take-Two’nun CEO’su Strauss Zelnick ise bu zammı savunmak için kolları sıvadı. “Oyun fiyatları çok uzun zamandır yerinde sayıyor, ama bu arada oyun geliştirme maliyetleri tıpkı bir ekmeğin zamlandığı gibi fırladı!” dedi. Yani, demek istediği şu: “Bizim oyunlarımız çok pahalıya mal oluyor, bu yüzden birazcık da olsa fiyatları artırmak zorundayız.” Zelnick’in ifadeleri, sanki bir çocuğa şeker vermemek için bahaneler uyduran bir ebeveynin sözleri gibiydi. “Bu yeni fiyat, yeni nesil konsollarda yaşadığınız deneyimlerin hakkını veriyor.” diyerek, adeta yeni nesil oyunların bizi başka bir boyuta taşıyacağını belirtmiş oldu. Hani, “Oyun oynarken yok oluyorsun!” derler ya, işte öyle bir şey!

Ubisoft’un zammı geri çevirmesi ise tamamen bir strateji; çünkü eğer diğer firmalar zammı kabul ederse, bu durumda oyuncuların tepkisi ne olacak? Yani, “Bir zam geleceğine, neden siz de zam yapıyorsunuz ki!” diye bağıran oyuncular, Ubisoft’u kahraman ilan edebilir. İşte burada Zelnick’in “Biz sadece kendi adımıza konuşuyoruz.” ifadesi devreye giriyor. Yani, Take-Two, bu konuda yalnız kalırsa, ortada büyük bir tepki yumağı olacağı kesin!

Bu noktada, Zelnick’in “Fiyatlar deneyim kalitesini yansıtmalı!” sözü, gerçekten düşündürücü. Yani, yeni bir oyun aldığınızda, “Bu oyun 70 dolar ama beni güldürmedi, ağlatmadı, ne bileyim beni başka bir boyuta da taşımadı!” dediğinizde, bu durumda oyun firması ne yapacak? “Sizi başka bir boyuta taşımayı unuttuk, ama 70 dolar verdiniz ya, bu da bir şey!” demeyeceklerine eminim. Hemen ardından, Zelnick, yeni nesil oyunlardaki fiyatların “oyun bazında” kararlaştırılacağını belirtti. Yani, bazı oyunlar 70 dolar, bazıları ise 50 dolar olabilir. Oyun firmaları, bu durumu bir pazarlama stratejisi olarak kullanabilir. Bu durumda, “Arkadaşım! Ben bu oyunu 50 dolara aldım, sen niye 70 verdin?” gibi diyaloglar havada uçuşacak.

Sonuç olarak, Türk oyuncular için bu fiyat artışının yaklaşık 100 liralık bir zam anlamına geleceğini söylemekte fayda var. Yani, “Bir kahve parası daha vermek zorundayız, arkadaşlar!” demek doğru olur. Umarız ki, oyun firmaları bu yeni fiyatlandırma stratejilerinde biraz daha dikkatli olur ve oyuncular da bu değişikliklere alışır. Çünkü sonuçta hepimiz oyun oynamak için buradayız, değil mi? Oyun oynamak, cüzdanımızın ne kadar dolu olduğuna bağlı olmamalı! Bu yüzden, bir fincan kahve fiyatına bir oyun almanın zamanı geldi!

İlgili Gönderiler

Exit mobile version