Ronin Two Souls: Samurayların Karanlık Yolculuğu ve Oyun İncelemesi

Samuraylar mı? Karanlık yolculuk mu? Ronin Two Souls ile kılıç ve kahkaha dolu bir maceraya hazır olun! Oyun incelememiz sizi gülmekten kıracak!

admin

Yerli M11 Studio’nun müthiş bir zeka ürünü olan Ronin Two Souls, bir samuray olmanın inceliklerini yalnızca kılıç dövüşleri ve samuray kıyafetleriyle değil, aynı zamanda bir ölüme tanıklık etmenin getirdiği dramayla harmanlıyor. Kenji, ustasını kaybetmesiyle baş başa kalan ve kendi karanlık yolculuğuna çıkmak zorunda kalan bir karakter. Düşünsenize, son patronun bir Fifa karakteri gibi kaybolduğu bir oyunda, siz de onu kaybettiğinizde neler hissedersiniz? Oyun sırasında verdiğimiz kararların sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalmanın, göğsümüzde büyük bir ironik “varoluş” duygusu yarattığını söylemek mümkün. Oyunun bu seçim-sonuç döngüsü, günümüzdeki diğer rol yapma oyunları arasında ayırt edici bir özellik olarak öne çıkıyor. Ne yazık ki, oyunun ilk bölümü burada bu vaadi tam anlamıyla gerçekleştiremiyor çünkü henüz ikinci bir bölüm söz konusu değil. Fakat, keşke saflarını sıkı tutan oyunlar da “Bana sakın böyle devam etme!” dercesine bir diyalog geliştirebilseydi.

Şimdi Kenji’nin karakter gelişimine ve arayüzüne gelelim. Ronin’in arayüzü sade ve göze hoş gelen bir tasarıma sahip. Tıpkı çirkin bir televizyonun yanına konulduğunda yakışıklı gösteren o sevimli tablo gibi. Evet, basit tuşlar ve zekice yerleştirilmiş grafiklerle, pişmiş tavuk misali yol alıyorsunuz! “Sade” kelimesini burada bolca kullanabilirim çünkü zırh, sağlık, dayanıklılık, çeviklik ve hasar gibi istatistiklerin her biri tam bir üst düzey minimalist sanat eseri gibi. İstatistiklerinizi üzerinize giydiğiniz kıyafetler ve kuşandığınız silahlarla artırırken, ilk bölümü tamamladığınızda kendinizi bir samuraydan çok, yeni bir moda ikonu gibi hissedeceksiniz; aman dikkat, düşmanınızın gözünden kaçmayın! Çünkü ne yazık ki, ilk bölümde düşman çeşitliliği oldukça sınırlı ve bu da adada yerel halkı tehdit eden bir “savaş dövüşçüsü” muamelesine dönüşüyor. Samuray Kenji, o adanın en güçlüsü haline gelme yolunda hızla ilerliyor ama bu süreçte biraz zorluk eğrisine ihtiyaç var. Yoksa Kenji, “Kendisiyle savaşan tek samuray” pozisyonuna düşebilir.

Oyunun donanım gücüne yönelik önerilerim de var; çok sayıda düşman türü sunamayan oyunların, oyuncunun tekrarı sıkıcı hale getirmemesi adına mekanikleri ve çeşitli oyun güçlerini kullanabileceği alet edevatlar sağlaması gerek. Düşmanları bir “taş-kağıt-makas” sistemi içerisinde farklı stratejilere yönlendirmenin, dövüş mekaniklerine eğlence katacağı kesin. Düşmanlarımız Kenji’ye saldırırken farklı duruşları kullanabilseydi, bu durum gerçekten eğlenceli bir deneyim sunabilirdi. Düşmanı doğru zamanla savuşturmak ve karşı saldırılar yaparak Kenji’nin adını bir efsaneye dönüştürmek, dövüş içindeki olasılıkları artırırdı. Hepsi bir yana, şu görünmez duvarlarla çevrili arenaları pek bir dar bulduğumu söylemeliyim. Sanki Kenji’nin yasaklı bir kasaba içine hapsolmuştu; “Küçük bahçemizin kurulacak bahçelere ihtiyacı var, lütfen daha fazla alan sağlayın!” demekten kendimi alıkoyamıyorum.

Baktığınızda, oyun alanımız Toshi adası, görsel olarak adeta bir cennet; fakat içerik açısından hala eksik. Ala balığa çıktığınızda suya dalıyor gibi, adanın derinlerine inmek şansını buluyorsunuz. Oyun görsel olarak oldukça etkileyici; rüzgârda salınan otlar, güneşin doğuş ve batışındaki renk paleti, insanı etkiliyor. Ancak karakter modellemeleri, o deniz kızı güzelliğindeki adanın yanında biraz sönük kalıyor. Öyle ki, “Oğlum, yüzünüzü bir yere koysanız daha iyi görünürsünüz!” demek isteyebilirsiniz. Aradaki bu büyük fark, oyunun tüm estetik zevkine zarar veriyor. Kenji’nin suratının tasarımına acil el atılması gerektiği aşikâr.

Sonuç olarak, Ronin’in ilk bölümü pek de fena sayılmaz. 3 saat boyunca eğlenceli zaman geçirmekle kalmayıp, bizi sağa sola serpiştirilmiş “sürpriz yumurtalarıyla” gülümsetmeyi başarıyor. Hâlâ daha fazla zenginlik katması gereken bu yolculukta, RYO’nun ne kadar yol kat edeceğini görmek için sabırsızlanıyorum. Elinizde bir samuray ve kılıç var, şimdi ondan yararlanın; ama biraz daha bilgi gerekiyor ki, bu RYO’nun nihayet hedefine ulaşabilmesi için gereken etkileyici temeller atılmış durumdayız. Ben tüm kalbimle takipteyim, ha! Ayrıca, not olarak belirtmeden geçemeyeceğim; oyunun yol haritasında yeni kombo mekanikleri eklenmesi planlanıyor, ama şimdilik bu konuda tam bir bilgi yok. “Sürpriz yumurta” olarak gelmeleri beni çok şaşırtır mı? Hayır, sanırım bu Ronin dünyasında böyle kazalar hiç bitmez!

İlgili Gönderiler

Exit mobile version