Yapay Zeka ve Oyun Geliştirme: Larian Stüdyosu’nun Yeni Yaklaşımı

Yapay zeka ve oyun dünyası mı? Larian Stüdyosu, canavarlara akıl hocalığı yaparken bir yandan da gülümsetiyor! Oyun geliştirmenin yeni yüzü! 😄

admin

Geçtiğimiz günlerde, tamamen yapay zeka tarafından geliştirilen bir oyunun haberi ortalığı karıştırdı. Oyungezerler ve yazarlarımız arasındaki tartışmalar o kadar hararetliydi ki, sanki bir futbol maçı izliyormuşuz gibi hissediyorduk. En son Larian CEO’su Swen Vincke’nin yaptığı açıklama ise bu ateşi daha da körükledi. Baldur’s Gate 3 ile şöhret kazanan bu stüdyo, şimdi Divinity isimli yeni oyununu da tanıttı. İşte tam bu noktada, Vincke’nin yapay zeka ile ilgili söyledikleri, bizim için bir hüsran değil, daha çok eğlenceli bir tartışma zeminine dönüştü.

Vincke, Bloomberg ile gerçekleştirdiği bir söyleşide yapay zekayı “verimliliği artırmak için” kullandıklarını ifade etti. Ancak, bu cümleyi ilk duyduğumda içimden “Eyvah!” dedim. Çünkü yapay zekanın ne kadar tehlikeli olabileceğini de biliyoruz, değil mi? Ama korkmayın! Vincke’nin açıklamalarında aslında o kadar da korkulacak bir yön yok. Görülen o ki, Larian, yapay zekayı yalnızca belirli ve oldukça basit işler için kullanıyormuş. Mesela; şirket içindeki sunumları geliştirmek, geçici metinler yazmak, ve tabii ki konsept tasarımı oluşturmak gibi görevler bunlar. Yani en basit ifadeyle, yapay zeka asistanı gibi bir şey!

Tabii ki, Larian stüdyosunun yeni oyununu Baldur’s Gate 3’ten daha hızlı bir şekilde tamamlamak istediği de bir gerçek. Sonuçta, oyun geliştirmek ciddi bir iş; hem de bazen sadece el yazısından yapılacak sunumları hazırlarken gözlerin şişeceği bir iş! Bu nedenle yapay zeka kullanmaya başlamaları, aslında mantıklı bir adım. Ama dikkat edin, Vincke, “geliştirme sürecinde” AI’ı asla kullanmayacaklarını kesin bir dille belirtmiş. Yani, eğer birisi “Yapay zeka oyun modlarından birini yazdı!” derse, bunun sadece bir şehir efsanesi olduğunu bilmelisiniz.

Vincke, Divinity’deki her şeyi “kendilerinin yazdığını” da iddia etti. Tamam, belki “ben yaptım” demek biraz abartılı olabilir ama sonuçta stüdyonun yaratıcılığını elden bırakmaması lazım. Şahsen, bu durumun çalışanlar için zorlayıcı olduğunu düşünüyorum; sonuçta yapay zeka, bir arkadaş gibi görünse de aslında bir iş arkadaşı değil. Evet, çalışanlar başlangıçta biraz tedirgin olmuş. Ancak şu an durum değişmiş gibi görünüyor, çünkü Vincke, stüdyodaki herkesin “AI’ın kullanım alanlarının sınırlarından” memnun olduğunu belirtiyor. Yani bir nevi herkesin bu yeni “iş arkadaşı” ile barıştığı söylenebilir.

Benim şahsi görüşüm ise oldukça açık: Günlük hayatımızda sık sık kullandığımız yapay zeka, geliştiricilerin “angarya” işlerini hafifletmek için kesinlikle kullanılabilir. Fakat yapay zekanın, insan yaratıcılığının önüne geçemeyeceği inancım tam. Vincke’nin tam bir yıl önce söyledikleri, “Yapay zeka asla geliştiricilerin yerini alacak bir şey değil. Fakat daha fazlasını yapmanızı sağlayacak bir araç olabilir.” sözlerine katılıyorum. Sonuç olarak, yapay zeka bizim için bir yardımcı, ama biz yine de başroldeyiz. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Belki de bir gün yapay zekalarla oyun yapacağız, ama o gün geldiğinde, “Oyunumu kendi yaptım, yapay zeka değil!” diye bağıran bir ekip görmek çok eğlenceli olurdu, değil mi?

İlgili Gönderiler

Exit mobile version