Oyun endüstrisi pek çok yönüyle eğlenceli ve sürprizlerle dolu bir alan. Ama son zamanlarda, bu alan bir dizi işten çıkartma haberiyle adeta bir “hüzün evi” haline geldi. Özellikle 2024 yılı, sanki stüdyoların işten çıkartma karnavalına katılması için bir davetiye almış gibiydi. Her hafta yeni bir stüdyonun “kemerleri sıkılaştırma” akına katıldığı dönemde, herkes bu çılgınlığı ciddiye almaya başladı. Adeta işten çıkartmaların bir spor dalı gibi olduğunu söyleyebiliriz; ama bu, pek de eğlenceli bir oyun değil, öyle değil mi?
Neyse ki, 2025’e girdiğimizde, Rocksteady stüdyosundan gelen son haberlerle bu fırtına devam ediyor. Eurogamer’ın Rocksteady içerisindeki kaynaklardan elde ettiği bilgilere göre, bu stüdyo da iş akışında köklü değişiklikler yapmaya karar vermiş. Yeni yılın sadece ilk haftalarında, 6’dan fazla çalışanın kapının önüne konduğu iddia ediliyor. Hangi bölgelerden kimlerin gittiğine dair bilgiler Bermuda Şeytan Üçgeni kadar belirsiz. Kalite kontrol birimindekilerin işten çıkarıldığı bilgisi ise işin tuzu biberi. Kalite kontrolü yapmadan çalışanlarını işten çıkartmak, sanki bir restoranın garsonunu yemek pişirmeden kapı dışarı etmesi gibi bir şey!
Şimdilik Rocksteady’nin ana sahibi olan Warner Bros.’tan resmi bir açıklama bekleniyor. Ancak geçen süreç de gösteriyor ki, bu tür açıklamalar genelde havai fişek gösterisi gibi başlar, ama hemen peşi sıra gelen ses bombası gibi etkisiz bir şekilde son bulur. Eurogamer’ın haberinin yanı sıra, programlama ve sanat tasarımı bölümlerinden de bazı çalışanların işine son verildiği belirtiliyor. Burada dikkat çeken bir nokta var: Kalite kontrol biriminden 15 kişinin işi daha önce sona ermişti. Yani demek ki bu stüdyonun çalışanları artık işlerini ‘kalite’ istemeden yapmayı öğrenmişler ve bu da yöneticiler için bir tür bilinçaltı uyarı olmuş olmalı.
Şu anki tabloya bakarsak, 2024’te işten çıkartılanların sayısı ve sıklığı, bu stüdyoların adeta bir işten çıkartma olimpiyatı düzenlediğini düşündürüyor. Ama bu “sene işten çıkartmaların yılı” dedikleri, sadece çalışanlar için değil, aynı zamanda endüstri için de büyük bir ironi oluşturuyor. Bir likör reklamında olduğu gibi, “Çalışanların işten çıkartılması, bir kahramanın doğuşu değildir.” İşten çıkarılan her kişi, oyun tarihine düşen bir buruk not gibi kalacak. Bunu düşündükçe, bu sektördeki değişimlerin ne kadar acımasız olabileceğini anlıyoruz.
Özetle, 2024 yılı, oyun endüstrisi için düşündüğümüzden çok daha fazla inişli çıkışlı bir yolculuk oldu. Eğer Rocksteady ve diğer stüdyolar işten çıkartmalardaki bu hızı kesmezse, belki de yakında işten çıkarılanlar için bir destek grubu oluşturmamız gerekecek. “İşten Çıkarılanlar Derneği” – sloganı bile hazır: “Sadece işten çıkarılmakla kalmayın, hayallerinizden de çıkartılmayın!” İşin içine mizah katmak, belki de bu karamsar tabloyu biraz olsun aydınlatacaktır. Her halükarda, oyun endüstrisinde bir fikrin yerini boşaltmak, gerçek bir savaş alanında yerini kaybetmek gibidir; ciddiyetle yaklaşmakla birlikte, arada bir de gülümsemek gerekli!