2025’te beklediğimiz oyunların listesine “Açık Dünya Oyunları” ile devam ederken, ilk önce bir konuyu netleştirmek istiyorum. Bu listeye dahil edilmemiş başka oyunlar da var elbet. Hatta bazıları öyle iddialı ki, listeye girmemeleri için gece yarısı tabak çeviren mafya gibi kaya gibi bir sebebe ihtiyaçları var! Ama onları başka listelerde andığımız için buraya dahil etmiyoruz, yoksa bu yazı zaten 2028’e kadar sürer. Haliyle biliyorsunuz, yorumlarınızı bekliyoruz; özellikle sizin aklınıza yatan, çok özel ve kapsamlı bir şekilde biçimlendirilmiş oyun önerileri varsa, lütfen gelin, yazın!
Grand Theft Auto VI dediğimizde, hissiyatımız müsaade ederse, bir Türk atasözüyle başlamak yanlış olmaz; “Söz gümüşse, GTA altın!” Yani, açık ara en çok beklenen oyun bu. 2023 TGA töreninde el kaldırarak kendi popülaritesini bir kez daha tescilledi. Elbette ki listeye ilk yazılacak oyun olduğu şüphe götürmez. GTA, açık dünya oyunlarını ateşli bir şekilde ateşe attı; ama hala pişkin pişkin dans eden döner kebap gibi, tazecik ve cazibeli! İlk başlarını hatırlarsak, GTA 3’ün, Vice City’nin ve San Andreas’ın ne kadar popüler olduğunu biliyoruz. Bu oyunların başarılı grafiklerinde ve nefes kesen hikayelerinde, yenilikçi yetenekleriyle oyun dünyasının boşluklarını doldurdular. GTA V ise adeta zirveyi fethedip oradan inmeyecek bir kahraman gibi görünüyor.
Öğle yemeğinden sonra bir mısır çıtlatıyorsunuz ve yanınıza GTA Online’a beş altın çıkıyorsunuz. Hani, “Bütün bunlar başka bir oyun olamaz” dedirtecek kadar dindar! Rockstar, şu an aleti çaldı ve “Bundan daha iyisi yapılacaksa, onu da biz yaparız” modunda alaycı bir tavırla takılıyor. 1,5 dakikalık fragmanları, Amerika’nın saltanatını ve karamsarlığını tiye alma oyununu taşımaktan çekinmeden yapıyorlar. Hadi bakalım, Rockstar heyecanı; 2025’te gördüğümüz an, ‘Büyük gün geldi!’ diyecek herkes!
Assassin’s Creed Shadows ile ilgili bir başka alternatif dünyaya dalma vakti. Ubisoft son zamanlarda biraz canı sıkılmış görünse de yine de bu oyunu bekliyoruz. Ne yapalım, yaşamak ve yürümek gibi, Ubisoft’un oyunlarını oynayarak hayatına devam edenlerden biriyim. Son üçleme; Origin, Odyssey ve Valhalla hareketi, bende bağımsız bir oyun hissi uyandırdı ve bu oyunları keyifle oynadım. AC Shadows, sürpriz bir uyumla, Japonya’ya yol alırken beni kendine çekiyor. Bölgesel olarak düşünenler o kadar çok ki, gerçek tarihsel figür olan Yasuke’yi tartışmak yerine karakter seçimlerine odaklanmak çok daha ilginç.
16. yüzyıl Japonya’sında, Sengoku döneminde geçen bir macera düşünün. Hani, bir samuray ve bir nindjanın peşine düşmesi, sanırım kimseye zarar vermez! İki farklı tarzı da deneyimleyip samurayımız Yasuke ile kavga ederken, nindjamız Naoe ile gizlice dolaşacağız. Hedef kitlesi son üçlemeden hoşlananlardan oluşacak gibi gözükse de, Ubisoft’un sunduğu farklı dönemler, her iki karakterin farklı pişme noktalarıyla oyunculara sunulacak. Gambitleri sevenler, burada tam olarak kendilerini bulacak! Oyun içeriklerinin hyper-önemli olduğu günümüzde, 14 Şubat’ta bu iki karakterle ne yapacağımızı göreceğiz. Ah, efsane!
Where Winds Meet diye bir oyun çıktı, “eeh ne yapacağız şimdi” dedirten cinsten! Çin’deki oyun patlamaları sonunda bir avuç umut vaat eden projeyle karşımıza çıkmaya başladı ve Where Winds Meet de bu galaksiden gelen bir hediye! Fragmanlar, gerçekten güzel görünüyordu, ama Çin’den büyük ölçekli bir oyunun çıkıp çıkmaması merak konusuydu. Hani Black Myth: Wukong gibi sağlam duruyor ama bu daha nasıl bir oyun olacak ki yüz-trilyon tane tuşa basarsınız! Açık dünya wuxia rol yapma oyunu olarak tanıtılıyor ama mobil versiyonları olacak diyerek bize “Sizi deliye dönüreceğim” diyor gibiler. Şatafatlı dövüş sahneleri, karanlık bir hikaye, antik Çin gibi 15. ağlama sahnesiyle de dolup taşan bir deneyim sizi bekliyor. Merakla takipteyiz ama ortada kesin bir çıkış tarihi yok!
Crimson Desert ise G. Kore merkezli Pearl Abyss’ın yaptığı, Black Desert Online gibi MMO için çok eğlendiğiniz bir oyun deneyimi. Başlangıçta PUBG gibi bir aksiyon oyunu gibi gösterilen tanıtımları, zamanla tek kişilik bir açık dünya oyunu olarak karşımıza çıktı. İlk duyurulduğunda “2021’de çıkacak” diye koşar adım gitmiştik ama tabi ki olmadı. 2024’te gördüğünüz fragman, şimdi 2025’te çıkacağına dair bir umut gerek! Son aylarda peş peşe boss savaşlarıyla dolu videolar yayımlandı. Görsel yönden iddialı bir grafik tasarımına sahip olacağını tahmin ediyoruz. Her şey açık dünya isnadında yola çıkıldığında umut verici, “Kendi Witcher’ım ya da Skyrim’im benim çağım!” diye düşünen bir grup gözlemliyoruz!
Last Sentinel, merak dolu bir tutku! Geleceğin Tokyo’suna götürecek olan bir açık dünya oyununu ilk kez duyduğumda, “Ah, en son bu kısıtlı hayattan sıyrılmanın formülünü buldum” diyebilirsiniz. Fragman tam anlamıyla beni etkiledi. Bu, distopik bir hikaye sunuyor ki, sıkı bir aksiyon sahnesi için sabırsızlanma seviyesini artırmak adına sağlam bir karışıklık içinde beklemekteyiz. Hani, bilirsiniz: Kötü bir fabrika, iyi bir Japon kızı ve onun iri yarı robot dostu! Ne zaman çıkacak? Bilmiyoruz ama peşindeyiz; sizi de bekletmemek için kollarımızı sıvıyoruz.
Ghost of Yotei finale yaklaşıyoruz! Kendi kişisel listenimde GTA 6’nın hemen yanında yerini alan önerim. Ghost of Tsushima, yaşadığımız görsel ve hikaye zaferinin evrimini sunan bir oyun olmuştu. Şimdi, başka bir tarihsel döneme geçiyoruz. 1603 yılına, Japonya’nın günümüzde Hokkaido olarak bilinen bölgesinde, yükselen bu muhteşem Yotei Dağı’nı keşfedeceğiz. Macera dolu yeni ortamımıza göz atmayı sabırsızlıkla bekliyorum! Açık dünya oyunlarının bizlere sunduğu kendiliğindenlik hissinin ötesine geçtirmek için adımlar atacaklar; bu, kesinlikle bizlerin keyif alacağımız bir oyun demektir. 2025’e kadar çıkması gereken bu oyunu herkesin merakla beklediğini biliyoruz ve “Sabırsızlıkla bekliyoruz!” diyelim.