306 CPU ile Gümrükteki Cesur Kaçakçı Hikayesi

Gümrükte cesur bir kaçakçı! 306 CPU ile nasıl yakayı kurtarıyor? Kaçmak için hızlı, ama komedisi bir o kadar yavaş! 😂

admin

Daha önce hiç gümrük belgeselleri izlediniz mi? İzlemeyenler, lütfen bir yere oturup beni dinlesin. Bu belgesellerdeki insanları düşündüğümde, aklıma hemen bir kelime gelir: “cesaret.” Gümrükten geçmeye çalışan bu muhteşem insanlar, o kadar ilginç stratejiler geliştiriyorlar ki, bazen gözlerime inanamıyorum. Kimisi valizini doldurup içindeki oyuncakları gerçek gibi gösterip bakanların kafasını karıştırırken, kimisi de vücuduna buna benzer şeyler sarmaktan hiç çekinmiyor. Bugün sizlerle, gümrükte ödül alabilecek nitelikte bir kaçakçılık hikayesini paylaşacağım.

Geçtiğimiz günlerde, Çin’in Qinmao havaalanında yaşanan bir olay, gümrük memurlarının bu adamı neden bu kadar dikkatli incelemek zorunda kalmasının sebeplerinden birini ortaya koyuyor. Bir kaçakçı, muazzam bir cesaretle tam tamına 306 adet CPUyu gümrükten geçirmeye çalışırken yakalandı. Düşünsenize, bu kadar işlemciyi yanınıza almak, insanı biraz çileden çıkarmaz mı? Tamam, belki ilk başta “bu kadar işlemci ne yapacağım?” diye düşünebilirsiniz ama arkadaş, “ben bunları satacağım!” demeye karar vermiş. Bu cesur kaçakçı, daha önce çeşitli partilerle gümrükten geçmeye çalışmış ama bu defa işlerin çok daha çetrefilli olduğunu düşünmüş olmalı!

Peki, bu kadar işlemciyi metal dedektörlerinden nasıl geçirecektin, dostum? Bir akşam üstü, “Bugün farklı bir şey yapacağım, işlemci belinden sarmak!” diye düşündüğünü hayal ediyorum. Eh işte, vücuduna sardığı işlemcilerle bir anda sahne alan bu arkadaş, gerçekten olağanüstü bir performans sergilemiş! İzleri bile belli olmamışken, hiçbir sorun yokmuş gibi gümrükte yürümeye devam etmiş. Ancak, bir noktada dikkatler üzerindeydi. Zira hızlı hareket eden flame dress’ler arasından birinin yürüyüşü o kadar garipti ki, gümrük polisleri hemen dikkat kesilmiş durumda buldular kendilerini. “Acaba arkadaşı inceden inceye mi izlesek?” dediler muhtemelen.

O sırada People’s Daily isimli büyük gazetede bu kaçakçının olayını manşetten vermesi, bence kaçakçının isteği üstüne bir tuz biber ekmiş. Tüm bu dikkatli bakışların nedenini bilemeyen kaçakçı, beline sarıp sarmaladığı 306 adet işlemciyi sadece belindeki aparatlardan gelirken yürümekte yaşadığı sıkıntıyla çözmeye çalışırken yakalanması oldukça komik. Gümrükte belki de taşıdığı CPU’ların birkaçının peşine düşüleceğini düşünmemiştir. Ama gel gör ki, iş başa düştüğünde polisler “Hayır, hayır dostum, buradan geçemezsin!” demekte hiç bir sakınca görmemişler.

Kaçakçının yakalandığı bilgi uluslararası bir olaya dönüşmüşken, bu işlemcilerin hangi markaya ait olduğu ise büyük bir muamma olarak kaldı. Ancak alınan bazı duyumlara göre, kaçakçının bu ürünleri Çin pazarında satma niyetinde olduğu öne sürülüyor. Eğer böyle olsaydı, yurt dışından getirmiş olduğu bu CPU’ların ne kadar büyük bir kazanç sağlayacağı konusunda harika hayaller kurabiliriz. Hayal edin ki fırsat eşitliği gereği, sokaklarda işlemci sataban bir kaçakçı ve herkes ona CPU almak için sıraya giriyor. Yağmurdan kaçarken, güneşli bir günde aklımızdan geçirdiğimiz o sıcak takipler akıllara gelmiyor değil!

Sonuç olarak, bu olay bize gümrük kaçakçılığının ne denli komik ve bir o kadar da cesurca olabileceğini gösteriyor. Belki de bu kaçakçıyla bir gün belgesel çekiminde karşılaşırız! Hatta kim bilir, belki de bir belgesel için bir araya geliriz ve “306 adet CPU savaşçısı” olarak bizi anan artırılmış reality programlarının tadını çıkarabiliriz. Şimdilik benden bu kadar; başka kaçakçılık hikayelerinde görüşmek üzere!

İlgili Gönderiler

Exit mobile version