Alice serisi, birçok insanın kalbinde derin izler bırakan bir yapım. Ancak bu seriyi yaratan isim American McGee’nin kalbi, EA’in son kararlarıyla daha fazla parça parça olmuş gibi görünüyor. Geliştirici, uzun zamandır bu durumu dile getiriyor ve açıkça EA’in tutumunun onu nasıl etkilediğini vurguluyor. Son zamanlarda kendi YouTube kanalında paylaştığı “Asylum: Final Word” adlı videoda, hayranlarını hem bilgilendiriyor hem de içini döküyor. İnsana bir şeyler anlatırken gülümseten bir üslup kullanmak, onun tercihi gibi görünüyor; bu da bizlere daha da keyifli bir izleme deneyimi sunuyor.
Anlaşılan o ki, EA’in iptal kararı, McGee’nin ruh durumda büyük bir etki yaratmış. Geçtiğimiz yıl, Alice Asylum adında yeni bir oyunun geliştirilmekte olduğunu duyurmuştu. Ancak ne yazık ki EA, bu projeye yeşil ışık yakmamış. NE, NE! Korkunç bir durum değil mi? Hayranlar bu habere üzülürken, McGee’nin psikolojik durumunu düşünmek bile iç karartıcı. Kendi topluluğuna ve hayranlarına karşı bir yükümlülük hissettiğini belirtiyor. Yani kartel oyunun yaratıcısı kendini bir süper kahraman gibi hissediyor, ama ne gelen ne giden var!
- Oyun Hayalleri ve Gerçekler
Düşünsenize, McGee, Alice 3 üzerinde çalışırken sanki geleceği hayal ediyordu, bir masalın içine girmiş gibi. Ancak bu masal, acı bir uyandırma çağrısı haline dönüşmüş. Kafasının içinde canlandırdığı dünyalar, EA’in sert kararları yüzünden hayal kırıklığına uğramış. Yıllarca süren bir yolculuğun sonucunda ortaya çıkan bir proje, hayal gücünün sınırlarını zorlayacakken, nasıl olur da bir anda rafa kaldırılır? İstemeden de olsa, McGee’yle empati kurabiliyoruz. Hayal dünyasında kaybolmuşken, birden düşmek… Kim bilir, belki de bu durumu bir komedi senaryosuna dönüştürebiliriz. “Kayıp Masal Ülkesi,” diye bir dizi başlayabilir aslında!
McGee’nin durumu sadece kişisel bir travma değil. Alice serisi seven tüm hayranları da bu durumdan etkilenmiş durumda. Hayranları, EA’in neden böyle bir karar verdiğini sorguluyor, McGee’nin yaşadığı duygusal çalkantıları anlama çabasına giriyorlar. Üstelik, McGee’nin serinin haklarının kendisine ait olmadığını dile getirmesi de ilginç bir detay. Yani, tam olarak bu projenin sahibi, hayatının bir parçası olan bu serinin kaderi bir başkasının elinde. Bir nevi kelime oyunu gibi; bazı kelimeler çok değerli, bazılarıysa değersiz.
Sonuçta, McGee ve Alice serisi, oyun dünyasında sadece eğlence değil, aynı zamanda derin duygusal bir yolculuk sunuyor. Kahkahalarla dolu bir masal içinde kaybolmak için bir an önce EA’in yeniden düşünmesini ummak dışında pek de bir seçenek yok. Eğer McGee’nin bu duruma gülümsemeyi başarabilirse, belki de bizlere yeni hikayeler sunmaya devam edecektir. Yeniden parlamak için bir iz bekleniyor; belki bir gün kapılar açılır ve Alice yeniden rüya alemlerinde koşturabilir!