Andrzej Sapkowski’den Yeni ‘Witcher’ Romanı Müjdesi: Beklentiler ve Belirsizlikler

Andrzej Sapkowski, tam olarak on yıl önce “Witcher” serisinin son romanını kaleme aldı. “Season of Storms” adlı bu eser, 2013 yılında raflarda yerini alarak, serinin toplamda sekiz kitaba ulaşmasını sağladı. Türkiye’de ise bu sekiz kitabın yedisinin şartları biraz farklı. Yani, bizim yerli kitapçımızdan alacağımız “Witcher” kitapları arasında, “Season of Storms” hâlâ gümüş tepsi ile bekliyor. Kim bilir, belki de bir gün “Çarşambanın gelişi, Perşembeden bellidir” misali, o kitabı da göreceğiz ama şu an için yedi kitapla idare ediyoruz.

Sapkowski, yakın zamanda Ukraynalı bir YouTube kanalında yaptığı röportajda yeni bir “Witcher” romanı yazmakta olduğunu müjdeledi. Tam olarak ne yazdığı hâlâ bir muamma. Yani Sapkowski’nin iki durumu var: Birincisi, “Bu yeni kitapta neler olacak?” sorusuna cevap vermekten kaçarak, “Ben bir yazarım, benim işim yazmak” diyor. İkincisi ise, “Benim işim sadece yayınlamaktan ibaret değil, buna bir de şair edası katmalıyım” dercesine gizemli açıklamalar yapması. Kafalar karışık ama heyecan dorukta!

Sapkowski’nin bu açıklaması oldukça dikkat çekici: “Şimdiye kadar bir şey yazabileceğimi söyleyip de yazmadığımda insanlar sanki onları kandırmışım veya yalan söylemişim gibi şikayet ediyordu.” Hemen hemen hepimiz böyle hissediyoruz! Öyle ki, bu yazar muhtemelen kahvelerini içerken de sanki dünya çapında bir yük taşıdığına inanıyordur. “Evet, yeni bir kitap yazıyorum. Belki bir sene kadar sürebilir, daha uzun değil.” Bu cümle bir taraftan umut verici, öte yandan da yine bir belirsizlik pekiştiriyor.

• Bir yandan “yeni kitap” diyorsunuz, öte yandan “bir yıl içinde” demek… Tam bir çağrışım bombası!
• Kitap bir yıl içinde çıkabilir ama özellikle Türkiye’de “bekleniyor” demek tam anlamıyla bir ironi bence!
• Öncelikle bir önceki kitabın hâlâ Türkçe’ye çevrilmemiş olduğunu göz önünde bulundurursak; Pegasus’un bu hızını artırıp artırmayacağını kim bilebilir? “Oooo, belki bir gün!”
• Haliyle, yeni kitabı “görmek için” belki de gözlerimizi dört açmamız gerekecek.

Bir taraftan, “Witcher” serisinin bu kadar ilgi görmesi harika. Diğer taraftan, yazarın bu gizemli tavırları, kitap bekleyen kitleleri gerçekten gülümsetmeden bırakmayabilir. Eğer Ukrayna’da bir YouTube kanalında bu kadar önemli bilgiler veriyorsa, belki de bir gün biz Türk yazarlar da “Hey, gel işte ben de yazıyorum!” diyebiliriz. Ancak Sapkowski’nin yeni kitabını beklerken, işin felsefesi burada biter; çünkü hepimiz biliyoruz ki, “bekle, bekle, bekle” deyince konuyla ilgili dört beş cümle yazmak mümkün! O yüzden carefree bir şekilde bekleyelim.