Oyun dünyası, her geçen gün yeni sürprizlerle dolup taşıyor. Ancak, Avustralya’da oyun denetleme sistemi, sanki bir oyun boss’u gibi, her oyunun önüne geçmek için sıraya girmiş durumda. Evet, bu sıkı kurallar gözlerimizi yaşartabilir, ama aynı zamanda biraz da gülümsetiyor. Hayal edin, bir oyun yapıyorsunuz, her şey harika, grafikler mükemmel, hikaye ise Nobel ödülüne aday! Fakat ne yazık ki, “Aman, bu oyunda bir kan damlası mı var?” diye soran bir denetleyici, oyununuzu derhal “derecelendirmesiz” bırakabiliyor. İşte tam burada, The Medium devreye giriyor.
The Medium, Bloober Team’in şaheseri olarak kabul ediliyor. Layers of Fear, Observer ve Blair Witch gibi korku dolu yapımların arkasındaki ekip, bu kez de ruhsal bir yolculuğa çıkmamızı istiyor. Ancak, Avustralya’nın denetimlerinden geçemediği için bu yolculuk, orada duraklayacak gibi görünüyor. Düşünsenize, oyununuzun en heyecanlı yerinde beklenmedik bir kesinti: “Üzgünüz, bu oyunun Avustralya’da satılması mümkün değil çünkü bir yerde bir ruh göründü!”
Kurallar ve Oyunlar: İkili İlişki
Avustralya’daki oyun derecelendirme sistemi, sanki bir ebeveyn gibi, çocukların hangi oyuncaklarla oynamasına izin vereceğine karar veriyor. Eğer oyununuzda en küçük bir “uyumsuzluk” varsa, hemen kapıyı gösteriyor. Bu durumda, The Medium gibi bir yapım, “Aman ne olur beni dışarıda bırakma!” diye feryat ediyor. Yani, oyununuzu orada oynamak isteyenler için; “Al işte, ruhların peşinde koşmayı beklerken, ruhlar da bizi dışarıda bıraktı!” durumu söz konusu.
Sonuçta, Wasteland 3 gibi diğer oyunlar, son anda yapılan bir değişiklikle kurtulmayı başardı. Oyundan çıkarılan bir ot sigarası, oyunun derecesini R18+ olarak düşürerek, Avustralya’da satışa sunulmasını sağladı. Bunu duyduğumuzda, oyun geliştiricilerinin ne kadar yaratıcı olabileceğini bir kez daha görmüş olduk. Yani, bazen bir sigara kadar basit bir değişiklik, bir oyunun kaderini değiştirebiliyor. Ah, oyun dünyası, seni seviyorum!
Yeniden Derecelendirme: Mümkün Mü?
Elbette, bu tür derecelendirmeler nihai değildir. Stüdyolar, oyunları üzerinde değişiklikler yaparak yeni bir derecelendirme almak için her şeyi deneyebilirler. Yani, The Medium ekibi, “Tamam, ruhları biraz daha sevimli yapalım, belki o zaman geçeriz!” diyebilir. Ancak, 10 Aralık’ta çıkış yapacak olan bir oyun için, zaman oldukça kısıtlı. Bloober Team’in hızla hareket etmesi gerekiyor. Yoksa, “Avustralya’da ruhlar serbest, ama oyun yasak!” gibi absürt bir durumla karşı karşıya kalabiliriz.
Sonuç olarak, oyun dünyası bazen komik, bazen de gülünç durumlarla dolu. Avustralya’nın sıkı denetim kuralları, geliştiricileri düşündürmeye ve yaratıcı çözümler bulmaya itiyor. Ama unutmamak gerekir ki, oyunlar eğlenceli olmalı! Yani, umarız ki The Medium, sonunda bu sıkı kuralları aşarak, Avustralya’daki oyuncularla buluşur. Aksi takdirde, ruhlar hâlâ kapıda bekleyecek gibi görünüyor!