Baby Reindeer: Hayatın Absürt Yüzü ve Karmaşık İlişkiler Üzerine Bir Dram Komedi
Bebek ren geyikleri, karmaşık ilişkilerle dolu absürt bir dünyada komediyi ve dramayı harmanlıyor; gülümseseniz bile gözleriniz yaşaracak!
11 saat önce
 
                      Hayır! Diyemediğimiz, “evet” diye söylediğimiz anların kişisel dramalarımızı nasıl derinleştirdiğini düşündüğümüzde, karşımıza çıkan örneklerin başında Baby Reindeer dizisi geliyor. Evet, evet!!! İşte o istismar, asimetrik güç ilişkileri ve insanın bazen kendi ruhunun derinliklerinde kaybolarak boğulmasına neden olan absürt hikâyenin tuhaf işlenişi burada başlıyor. Yani, Donny’nin karşılaştığı Martha’nın mani hastalığı, izleyiciyi sadece güldürmekle kalmıyor; aynı zamanda o gülümsemelerin arkasındaki karanlıkta dolanan izlerimizi su yüzüne çıkartıyor. Bu diziyi izlerken, zaman zaman kahkaha atacak, zaman zaman ise Donny’nin yerine tanıdıklarımızı, belki de kendimizi koyarak hüzünleneceğiz. İşte bu sıradışı dizi, hayatta dönüp bakmamızı ve bazı acı gerçeklerle yüzleşmemizi salık veriyor.

Mini bir dizi olarak Netflix’te yer alan Baby Reindeer, hiçbir zaman sıradan bir komedi dizisi olmaktan çıkıyor. Belki de bu nedenle, birçok izleyici için izlediği en sansasyonel yapım olmayı başardı. Az çok bilirsiniz ki, “gerçek bir hikâyeden uyarlama” her zaman merak uyandırıcıdır ama Baby Reindeer, “gerçek” kelimesinin altına yoğun bir derinlik koyarak gerçekliği yeniden sorgulatıyor. Asıl kahramanımız Donny Dunn, 20’lerindeki hayalleriyle Londra’ya taşınmış, onunla birlikte gelen beklenti ve hayal kırıklıkları, zamanla kendine bir gerçeklik yaratma peşine düşüyor.
- Küçük bir pubda barmenlik yaparken, tek hayali olan komedyenlik mesleği için dünya kadar mücadele eden Donny’nin hayatına gönülsüz bir kahraman olarak giren Martha, onun kahkahalarla dolu dünyasını karartıyor.
- Martha’nın Donny’ye sürekli e-posta göndermesi, sesli mesajlar bırakması ve bir türlü ayrılmaması, bazı izleyicilere tam bir kabus hikayesini anımsatabilir; ama Mario’nun dev ekranda sürekli Mario’yu kurtarmaya çalışmak gibi bir durum bu!
- Martha’nın Donny’ye yaptığı bu baskın tacizler karşısında Donny’nin durumu, pek çok izleyici için iç karartıcı bir durum oluştursa da, buradan komedi unsuru çıkarılabilir mi diye düşünmektan alıkoyamıyorum kendimi.
İşte Donny’nin gözündeki kararsızlık, Martha’nın aşırı ısrarcılığıyla birleşince ortaya bağnaz bir ilişki çıkıyor. “Donny, bana dönme!” diyen bir Martha düşünün. Yani, bir yandan Donny’nin barmenlik yaptığı bara girmek için sabırsızlanan, diğer yandan da içeceğini içmeden Donny ile saatlerce sohbet eden bir barmeni… Donny Dakar mış gibi, kendine çeki düzen vermek için bir mücadele verirken, bu absürtlüğe tanık olmak tam bir komedi ve trajedi karışımı! Yani derinlere daldıkça, sadece gülümsemek isteyen Donny, bu çalkantılı ilişkide bir yandan merhamet ararken diğer yandan Martha’nın tuzaklarına yakalanıyor.

Donny ve Martha’nın ilişkisi, bir korku filmi senaryosu kadar iç karartıcı ama aynı zamanda kahkahalarımıza engel olamıyoruz. Şaka bir yana, Donny’nin Martha’nın içsel huzursuzluğunu anlamaya çalışırken, aslında kendi içsel çatışmalarıyla boğuştuğu bir dönemi yaşıyor olması da bizi düşündürüyor. Her insan, bir diğerinin bağımlılığının altında ezildiğini hissettiğinde nasıl bir ruh hali içerisine girebilir ki? Ama burada işin tuhaf yanı, hayatı zor hâle getiren bu süreçte absürt pek çok komik durum oluşuyor, tabi bunu izlerken yüzümüzdeki kahkahalarla karışık gözyaşları kaçınılmaz oluyor.
Bir düşünsenize, Donny, sürekli olarak Martha terk etsene diye dua ederken, tam o anda şefkatli bir bakışla karşılaşmasını nasıl anlamalı? Her ne kadar ruhsal bir karmaşa içinde kalsa da Donny, Martha ile kurduğu bu bağımlılığın sınırlarını anlayamayacak kadar karmaşık bir yapıda. Ne de olsa bir gün bile dalıp gitmeyen o bakışların ardında bıraktığı o ruhsal yük! İşte bu yüzden de içsel çatışmaları, dışavurumları ve çıkış yolları hiç beklemediğimiz anlarda karşımıza çıkabiliyor.

Peki Donny, Martha’nın etkisinden nasıl kurtulabilir? Onun içsel dinamiklerini çözemedikleri anlardan dolayı, zamanla daha da karmaşık bir ilişki içerisine giriyorlar. Ve bu tuhaf hikâyeden, izleyici hiç çıkamayacak gibi gözüküyor. Hatta, belki de hepimiz Donny’nin yerinde olsak, “Martha’dan uzak dur” dediklerimiz, aslında kendi yaşanmışlıklarımızla çelişiyor ve beklenmedik bir kurtuluşu çok arzuluyoruz. Ve o gülümsemeler arkasında yatan gerçek kuraklık, bazen gülümsemenin ardındaki karanlıkla birleşiyor.
Son olarak, bu dizi bize sadece acıyı ve gülümsemeyi değil, aynı zamanda ilişkilerin ne kadar karmaşık olabileceğini de gösteriyor. Her anınızda bir Darrien ya da bir Martha ile karşılaşma ihtimaliniz olduğunu unutmamalısınız. Kim bilir, belki de hayat, sürprizleriyle dolu bir komedi, drama ya da absürt bir oyun sahnesidir. Neticede, gerçeklerin arkasındaki sahte perdelerin ardında neyin saklı olduğu belli olmuyor…


 
                
        
           
                     
                     
                     
                    
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?