Blasphemous: İki Farklı Son ve Gizemli Yolculuk

Blasphemous: Kayıp Maskelerin Peşinde!

10 Eylül’de çıkışını gerçekleştiren Blasphemous, bana göre Souls serisinin ve o tür hikaye anlatımının, keşfedilmesi zor gizlerin hayranı olan oyuncular için bulunmaz bir nimet. Neden mi? Çünkü bu oyun, tıpkı karışık bir bulmacanın parçaları gibi, her köşesinde gizemler barındırıyor. Üstelik, haritası o kadar devasa ki, kaybolmamak için pusula taşımayı düşünebilirsiniz!

Oyunun devasa ve dört bir yandan birbirine bağlantılı haritasında, resmen çok sayıda gizem ve bazılarını bulması oldukça güç gizli öğeler bulunuyor. Sanki bir hazine avına çıkmışsınız gibi, yalnızca harita üzerinde değil, içsel bir yolculuğa çıkmışsınız gibi hissediyorsunuz. Gizemli görev zincirleri, doğru seçim yapmanızı gerektiren NPC hikayeleri de işin bonusu. Ama dikkat! Çünkü bu NPC’ler bazen o kadar garip ki, bir çay partisine davet etseniz, “Çay mı? Ben çay içmem, sadece hayaletlerle sohbet ederim!” diyen birine dönüşebilirler.

İki Farklı Son ve İki Farklı Hayal Kırıklığı

Blasphemous’un iki farklı sonu bulunuyor. Eğer oldukça iyi gizlenmiş bir gizemi ortaya çıkarmadıysanız, ulaşacağınız son oyunun kötü sonu. Bu sona “Ending B” deniyor ve başarım ismi de “The Path of Unworthy”. Oyunun son bölgesi olan Dambulatory of His Holiness’ta His Holiness Escribar & Last Son of the Miracle’ı öldürdüğünüzde bu sona ulaşıyorsunuz. Ama burada ufak bir spoiler vereyim, sadece isteyenler okusun: Son boss’u öldürdükten sonra sağ tarafa gidip küllerden oluşan bir tepeye tırmanmaya başlıyoruz. Ancak “unworthy” yani “hak etmeyen” olduğumuz için bu sefer o küllere gömülmekten kurtulamıyoruz! Kısaca, “Vay be, bir oyunda bu kadar kötü bir son görmemiştim!” dedirtiyor.

Bu sonla oyunu bitirince, True Apostasy kostümünü de açmış oluyorsunuz. Bunu duyduğunuzda, “Evet, en azından şık görüneceğim!” diye düşünüyorsunuz ama içten içe “Neden kötü bir son?!” diye de sızlanıyorsunuz. Ama işin güzel yanı, oyun kayıt dosyanızı yenilemiyor ve boss’tan hemen öncesine geri dönebilirsiniz. Yani bu, “Gerçekten kötü bir son mu? Yoksa sadece bir ders mi?” sorusunu gündeme getiriyor.

İyi Son Peşinde: “Ending A” İçin İpuçları

“Ending A” olarak geçen sona ulaşmak için biraz çaba göstermemiz gerekiyor. Öncelikle, eğer henüz almadıysanız, Graveyard of the Peaks bölgesine geri dönün ve buradaki Suçluluk Odası’na giderek Immaculate Bead ismindeki boncuğu alın. Bu boncuğun açıklaması, “Kusursuz bir boncuk” diye başlıyor. Yani, bir anlamda bize “Ben çok özelim, dikkat et!” diyor. O halde işe bu boncuğu lekemekle başlayalım 🙂

• Bu boncuğu tesbihimize taktıktan sonra her öldüğümüzde günahlarımızı bu boncuk absorbe ediyor ve bozulmaya başlıyor.
• Üç kez öldüğümüzde boncuk kararıyor ve ismi Weight of True Guilt oluyor. Yani, “Aman Tanrım, bu boncuk artık benim günahlarımın yükünü taşıyor!” diye düşünüyorsunuz.

Sonraki işlem biraz uzun sürecek. Oyun dünyasında toplam 7 tane Suçluluk Odası var. Normalde bu odalarda günahlarınızdan arınabiliyorsunuz. Ancak bu odalara bozulmuş olan Weight of True Guilt boncuğunu tesbihinize takmış halde girerseniz, günahlarınızı silen heykelleri parçaladığınızda altlarında bir portal beliriyor. Ve bu portaldan geçerek üzerinize dalga dalga gelen düşmanlarla karşılaştığınız bir odaya giriyorsunuz! “Yine mi savaş? Beni bırakın!” diye haykırdığınızı duyabiliyorum!

Her odayı tamamladığınızda çeşitli ödüller kazanıyorsunuz ama bizi ilgilendiren, hepsini temizlediğimizde kazandığımız Custodia of Sin eşyası. Bu eşyanın açıklamasında şu sözler yazılı: “Kılıcının muhafızlığı altında, Çarpık olanın heykeline çivilenmiş Degracious’tan ufak bir hediye. Bu Mucizeden çıkan dikenler günah ve kabahatle beslenir, sahibinin taşıdığı vicdan azabıyla büyür.” Kısacası, bu eşya, “Günahlarınızla dolup taşıyor ama en azından şık bir görünümle!” demek istiyor.

Şimdi bu eşyaya sahip durumdayken tekrar His Holiness Escribar & Last Son of the Miracle savaşına dönün. Bu savaştan galip çıktığınızda sağa giderek Degracious’la konuşun ve küllerden oluşan tepeye tırmanmaya başlayın. Böylece en yukarıdaki tahta oturacak ve yeni bir bitiş sahnesiyle karşılaşacaksınız. O an, “İşte, sonunda iyi bir sona ulaştım!” diye sevinç çığlığı atarken, yanınızdaki arkadaşlarınızın bunu “Yine mi oynamaya başlayacağız?” diye düşündüğünü göreceksiniz.

Oyun bu sonla bitince The Path of the Believer başarımına sahip oluyor ve Son of the Miracle kostümünü açıyorsunuz. “Artık bu oyunu en şık şekilde tamamladım!” diyerek kendinizi bir moda ikonu gibi hissedeceksiniz. Ama unutmadan, her başarıda biraz daha günah yükleyeceksiniz. O yüzden dikkatli olun, günahlarınızı sıkı tutun!