BlizzCon’un Dönüşü: Blizzard’ın Yeniden Doğuş Mücadelesi

Blizzard, her sene büyük bir heyecanla beklenen BlizzCon’u 2020 ve 2021 yıllarında Covid-19 yüzünden düzenleyememişti. Çoğu insan, “Video oyunları için bu kadar önemli bir etkinlik nasıl iptal edilir?” diye merak ederken, bir grup yeni oyun sever “BlizzCon nedir ki?” diyerek hayatlarına devam etti. Ancak pandeminin etkileri azaldı fakat özellikle Blizzard’da patlak veren skandallar sonrası bu yıl da BlizzCon düzenlenmedi. Hayal kırıklığı, köşelerde üzgün bir şekilde oturan oyuncular gibi yayılmışken, etkinliğin iptali konusundaki tuhaf durumlar insanları düşündürmeden edemedi. Tıpkı bir çergahın ortasında kalmış bir farenin, onunla aynı kaderi paylaşan diğer tavşanları görünce hissettiği çaresizlik gibi, oyun camiası bir türlü neyi bekleyeceğini kestiremiyordu.

Blizzard başkanı Mike Ybarra, Los Angeles Times’a verdiği röportajda, büyük bir özveri ile BlizzCon’un 2023’te geri dönmesi için ellerinden geleni yapacaklarını açıkladı. Kıyametin eşiğindeki kelimeleri duyduğunuzda hissettiği o ferahlatıcı hissiyatı anlamak zor. “BlizzCon’un geleceğini tekrar düşünmek için etkinliğe ara verdiğimizi açıklamıştık ama oyuncu camiamızı kutlamamızı sağlayan canlı etkinliğe geri dönmek istiyoruz,” diyor Ybarra, adeta umutsuz bir kediye sahiplendirilmiş bir yavru gibi umut dolu.

Ybarra, bir yandan kalp çarpıntıları ile dolu bu haykırışında, diğer yandan da cümlesini bitirirken “BlizzCon’a yeni bir lider atadık, April McKee, bu planı gerçekleştirmek için çok sıkı çalışıyor.” demeden edemiyor. Gerçekten de, yeni liderin görevi, sıcak çikolata içip kış gecelerini geçiren bir gencin hayallerini yeniden canlandırmak gibi görünüyor. Ancak burada bir sorun var; Activision Blizzard’ın, ‘temizlik kampanyası’ için eline süpürge alıp köşeleri temizlemeyi unuttuğu bir gerçek. Oyun camiası, kötü günlerin ardından ferahlama talep ediyor ve McKee’nin çabaları, bir yiğidin bir kamp ateşi etrafında şarkı söylerken dostlarını eğlendirmesine benziyor. Ama bu, etkinliği eski ihtişamına kavuşturmak için yeterli olacak mı? İşte burası muamma!

BlizzCon’ı geri getirmenin yanı sıra, bu süreçte Activision Blizzard’ın da kendini yeniden inşa etmesi gerekiyor. Şayet hâlâ döküntü halde bir etkinlik yaparlarsa, eski ihtişamının yanına bile yaklaşamayacakları bir gerçek. Yapılması gerekenler, başında birçok sıralama ve dikkat gerektiren planlarla dolu; ama sonuçta, “Her şey yoluna girecek,” demek bu süreçte pek de işe yaramayacak gibi. Dediğimiz gibi, bu yeni lider, elindeki süpürgeyi kullanarak sadece etkinliği değil, aynı zamanda oyuncuların içine düştüğü hayal kırıklıklarının da temizlenmesi için mücadele etmeli. Yoksa, bu durumda birçok oyuncu sadece çuvallamış, kaybolmuş hayallerinin üstünde oturup ağlamakla kalacak.

Oyun topluluğunun bu süreçteki tepkisi, “Bize pembe hayalleri tekrar sunun” olurken, bir şekilde eğlencenin geri dönmesini istiyorlar. Belki de Ybarra’nın söyledikleri, oyun camiasının ve BlizzCon’un ruhunu yeniden canlandırabileceği bir umut ışığıdır. Ama sadece zaman gösterecek, değil mi? Her neyse, beklenen gün geldiğinde, katılımcıların ellerinden gelen en iyi kostümleri giymesi gerekecek; ceket iğneleri takıp, en sevdikleri oyun karakterlerini canlandırmak için uzun saatler harcamaları gerekiyor. O atmosfer geri dönüş yaptığında, efsanevi savaşlar ve kahkahalar ve tabii ki bolca kek ve gazoz ile birleşebilir. İşte o zaman BlizzCon, gerçek anlamda tekrar hayat bulabilir.