Call of Duty: Yenilik İhtiyacı ve Düşen Satışlar

Call of Duty, yenilik ihtiyacı içinde kaybolmuş bir savaşçımız gibi! Satışlar düşerken, belki de yeni bir kask takmanın zamanı gelmiştir.

admin

Call of Duty serisi, video oyunlarının dünyasında artık bir klasik haline geldi; öyle ki, yıllar içinde neredeyse şampiyonluk madalyalarına sahip bir sporcu gibi sürekli sahada. Hani FIFA ve NBA serileri gibi, her yıl bir yeni oyunla karşımıza çıkması neredeyse psikolojik bir alışkanlık halini aldı. Ama işin garibi, her yeni oyun çıktığında içimizdeki heyecan dalgası, balonun patlaması gibi düşmekte. Çünkü bir önceki oyun ile arasında çarpıcı bir fark yokmuş gibi görünüyor. Adeta aynı çorbanın farklı kaplara konulmuş hali gibi, bazen onu içten bir başkasına çevirseler de, tadı yine aynı kalıyor. Bu durumda, satışlar da düşüşe geçiyor. Baksana, Gamesindustry.biz’e göre Call of Duty: Vanguard, geçtiğimiz yıl çıkan Call of Duty: Black Ops Cold War’a kıyasla İngiltere’de %40 azalış göstermiş. Yani, bu işte bir terslik var!

Ama “Vanguard” hâlâ bu yılın en iyi çıkış yapan oyunları arasında yer almakta; neredeyse FIFA 22’nin hemen arkasında 2. sırada. Ancak Call of Duty serisinin izlediği bu yol, kaygı verici bir duruma doğru evrilmekte. En basit nedenlerinden biri, serinin uzun yıllardır beklediği o muazzam dönüşümün hala gelmemiş olması. Tek kişilik senaryo modunun da adeta kısmi felç geçirmiş gibi her yıl kısalması ve neredeyse kuş kadar hafif bir hale dönüşmesi, oyuncuların gözünde nasıl kötü bir imaj oluşturduğunu tahmin edebilirsiniz. Piyasada birçok alternatif var ve çoğu ücretsiz! Bu durumda, bütçenizi harcarken düşüncelerinizi iki kez gözden geçirmeniz gerekiyor.

İşin trajikomik kısmı ise, Call of Duty: Warzone ile serinin kendisine yeni bir rakip yaratması. Yani, çatışmanın olduğu yerde bir taşla iki kuş vurma çabası. Ama buna trajikomik demek, sanırım fazla iyi niyetli oluyorum; çünkü bu durum, “yeni bir şeyler denemek istiyorsanız, birkaç alternatif zaten var” diyerek oyuncuları başka oyunlara yönlendirebilir. İstediğimiz heyecanı, yerinde bulmak için başka oyunlara geçiş yaparken kendi içimizde bir savaş yürütüyoruz; öyle değil mi?

Özellikle rakip oyunlar, kullanıcıları çeşitli çekici içeriklerle kendine çekerek Call of Duty’yi geride bırakabiliyor. Şimdi Activision, bu olumsuz satış performansını gördükten sonra gerçekten değişiklik yapmak isteyecek mi? Yoksa “bu da geçer ya hu!” diyerek bildikleri gibi yoluna devam mı edecekler? İşte bu sorunun cevabını hep birlikte merakla bekleyeceğiz; belki de ileride Call of Duty serisi, “Bu oyunun kökleri çok derin!” cümlesiyle güvenilir bir yeşilçam filmi senaryosuna dönüşebilir.

Bundan sonraki yıllarda, umuyorum ki Call of Duty, bizlere daha fazla eğlence ve yenilik sunarak bayatmış çorbasına yeni baharatlar ekler. Bu değişim gerekirse bir çanta ile de olabilir! O deniz ürünleri çorbasındaki karidesi, her yıl biraz daha pörsümüş olarak görmektense, belki de bir mayalı hamur gibi kabararak bizi yeniden etkilemelidir. Önemli olan, bizim bu seride hâlâ bir macera bulmamız ve içsel gürültüleri bastıracak keyifli anlar yaşayabilmemiz. İsteriz ki Call of Duty, bize kaybolmuş eski dönemlerimizi anımsatsın; yoksa her yıl yeni bir oyun çıkıp aynı hikaye derse, koltuğumuzdan kalkar, başka yerlere yöneliriz, değil mi?

İlgili Gönderiler

Exit mobile version