Eğer siz de Castle Braer’da Garip Sembollü Anahtar‘ı aldıysanız ve bunun hangi kapıyı açacağını düşünmekten kafayı yemek üzereyseniz, yalnız değilsiniz! Yani, bu durum aslında biraz da bir gizem filmine kayıyor. Anahtarı aldığınızda duyduğunuz “Bu sembolü daha önce görmüştüm…” cümlesi, sanki bir şeyler hatırlamanız için bir tür düşünce egzersiziymiş gibi. Ama aslında içten içe, “Bana bunu niye verdiniz?” diye sormak istiyorsunuz. O yüzden gelin, bu anahtarın asıl işlevine dair biraz daha bilgi verelim ki, Mystic River’da kaybolmuş bir karakter gibi hissetmeyin.
Anahtarın kullanılacağı yer ile ilgili ilk ipucunu Old Wickham Manastırı’na giderek bulabilirsiniz. Bu yaşlı ve soğuk manastırın kenarları tarih fısıldarken, siz de mezarların arasında kaybolup kime ait olduğunu bilmediğiniz çatlak taşlarla dolu bir yol arayışına çıkacaksınız. Burası hem korkutucu hem de merak uyandırıcı. Ama heyecanı burada bırakmayın! Burası bir mezarlık, unutmayın!
Anahtarın kapısını açacağı kabrin yerini sorduğunuzda ise işin rengi değişiyor. Çünkü ağaçların arasından geçip, yaprakların hışırtısını dinleyerek ilerlerken karşınıza çıkacak olan mezar, belki de hayatınızın en garip deneyimlerinden biri olacak. Bu mezarın girişinin kilidi kırmak için anahtarınızı kullanmaya hazır mısınız? Hadi o zaman, işi sıkı tutalım!
Nereye gitmeniz gerektiğine dair adımlar:
- Öncelikle Old Wickham Manastırı’na giderek aventürünüze başlayın.
- Sonra Lower Cemetary bölgesine inin; bu adım sıradan gözükse de, sanki yetmiş beşinci mekâna giden çizgi roman kahramanları gibi hissedeceksiniz.
- Mezarlık haritasının en sol tarafına doğru ilerleyin, çünkü sağa gitmek, başka bir hikâye demektir!
- Sonuna gelince, bu yolun sonunda garip bir kabir sizi bekliyor, işte o yeri açmak için anahtarınızı kullanacaksınız. Şimdi dikkatlice bunları not alın, çünkü bu anahtarı elimize almak kolay ama işin özü burada, dostlar!
İçeri girince ise, ilk olarak soldaki heykeldeki plakayı okumayı unutmayın. Burada, “Bu heykel çok güzel, ama benden daha miğfer duymuyor!” diyerek içten içe gelen fısıldayan düşünceleri görmezden gelin. Aslında bu yazılar, Kickstarter’a bağış yapanları onurlandırmak amacıyla konmuş. Her katta öyle çok sayıda heykel var ki, kafanızın karışması işten bile değil! Her heykelin üzerinde bir isim plakası bulunuyor, bu yüzden çok dikkatli olmalısınız. Eğer bir isim dahi atlarsanız, kolu çekebilmek için gerekli olan anahtar gibi önem taşıyan o büyülü şeyi elde edemeyeceksiniz. Unutmayın, bu iş bir takım oyunu!
Şimdi ne yapmalısınız? Aklınıza şu soru gelebilir: “Neden her katta isimleri okuyup kolu çekmek zorundayım?” Çünkü hepsi birer hazine parçası gibidir ve hepsi bir araya geldiğinde, sizi gömülü bir hazine odasına götürecektir. Eğer ilk katta tüm isimleri okuduysanız ve kolu çektiyseniz, devam ettiğinizde sırayla derinlere inebilirsiniz. En alttaki katta ise bir tanesiyle ilgili büyük bir sürpriz sizi bekliyor! İnanamayacaksınız; o hazine odası, birçok oyunseverin hayal ettiği bir yer olacak. Ve ne yazık ki, tam da oraya girdiğinizde bir başarım kazanacaksınız — belki de ‘En İyi Hazineci’ unvanına sahip olabilirsiniz!
Unutmayın, bu oyun sadece bir anahtar elde etmekten ibaret değil. Aynı zamanda bir dizi bulmacayı çözmek ve hazine odasına ulaşmak için gerekli olan tutkuyu ve cesareti bulabilmekle de ilgili. Yani bu macera sadece bir oyun değil, aynı zamanda eğlenceli bir keşif yolculuğudur! Şimdi hazineleri aramak ve küçük ipuçlarıyla bulmacaları çözmek için heyecanlanın!