CD Projekt, The Witcher serisiyle oyuncular arasında bir kahraman haline geldi. Özellikle The Witcher 3 ile birlikte, adeta bir video oyun dünyasının rockstar’ı haline geldi. Bu büyük başarı, takipçilerini Cyberpunk 2077 için büyük bir beklentiye soktu. Beklenti ne kadar yüksekte, hayal kırıklığı da o kadar derin olur derler ya, işte tam olarak böyle bir durumla karşılaştık. CD Projekt’in tanıtımları, müdavimlerinin kafasını iyice karıştırırken, bir yandan da açıklanan vaatlerin ardı arkası kesilmedi. Öyle ki, Cyberpunk 2077 ön sipariş rekorları kırarak, sanki dünya üzerindeki tüm oyuncular bir anda bu oyunun hastası olmuş gibi bir hava yarattı. Ama sonra geldi o acı gerçek…
Oyunun çıktıktan sonra gösterdiği performans, sıradan bir bakkalın açtığı sıradan bir paket dondurmanın tadını aratacak kadar kötüydü. Oyuncular, vaat edilen her şeyi kayıtsız şartsız zaten bekliyorlardı ama söylenenlerin hiçbiri gerçekleşmedi. Hatta önceden haber verilen özelliklerin çoğu, birer hayalden ibaret kalıverdi. Oyunun önceki nesil konsollar için çıkan versiyonları, birisi yanlışlıkla yaramaz oyuncaklarla doldurmuş gibi kısırdı; PC sürümündeki hatalar ise oyun zevkini yerle bir etti. Daha ne kadar derin bir çöküş yaşayabilirdi ki bir oyun? Galiba “iade” kelimesi dillerden düşmedi ve bu uygulama sonunda, hepten bir kıyamet koparıldı. Hatta oyun çıktıktan sonra PlayStation Store’dan bir süreliğine kaldırılması, hakikaten eğlenceli bir fiyasko olarak tarihe geçti.
- Cyberpunk 2077’nin Son Bir Aydaki Steam İncelemelerinin Yüzde 90’ı Pozitif
Çok başarılı bir firma olsanız bile, yapılan bu hataların sonuçları hafife alınamaz. Yatırımcılar hâlâ büsbütün “ne oluyoruz” moduna geçmemişlerse, tepkileri oldukça özenle hazırladıkları dava ile bir başka boyuta taşınmış durumda. Dava açan yatırımcılar, CD Projekt’in yanlış bilgilendirme yaparak oyun hakkındaki gerçek durumları gizlediğini, konsollarda oynanamaz bir oyunu sıfır hata ile sunduklarını ileri sürdü. Tüm bunların yanı sıra, oyun çıktıktan sonra karşılaştıkları gerçekle birlikte yatırımcıların neredeyse 11 milyon dolar kaybettiği tahmin ediliyordu. Sanırım, havalar soğumadan hepimiz “vay be ne büyük kayıp” diye ahlanıp vahlanırken, CD Projekt aniden 1,85 milyon dolarlık bir tazminat ile bu durumu geçiştirdi. Yani bu, adeta “aç kaldım, bir dilim ekmek verin” diyen kişi için süpermarkette “bir çuval un verelim” demeye benziyordu. Tazminat, hisse başına yaklaşık olarak 0,49 dolar gibi bir sembolik bedeli temsil ediyor ki, bu da kesinlikle bir fiyasko olarak gözleri yumurtlatıyor.
Sonuç olarak, umarız ki bu olay, diğer firmalar için bir ders niteliği taşır. Belki de bu durum, dileriz ki gelecekteki projelerinde hem oyuncuları boş yere beklenti içerisine sokmaktan, hem de oyun tamamlanmadan “işte bu, tam hayallerinizdeki gibi” diyerek aceleyle piyasaya sürmekten vazgeçmelerini sağlar. Her şeyin başı “İçten gelen bir pişmanlık ve özür” anlayışıdır. Yani sonuç olarak, Cyberpunk 2077’nin kötü şansı belki de, tüm firmalara birer “gidişat” dersi olmuştur. Oyuncuların, gelecek olan vaatlerin karşılığında ne tür bir içerik beklediklerini ve her oyunun gerçek bir şaheser olmasını arzuladıkları unutmamalılar. Kim bilir, belki de gelecekte “Cyberpunk 2077” eski hatalarının yanı sıra, bir kahramana dönüşür ve bizleri yeni bir serüvene sürükler!