Sizler de benim gibi oyun dünyasının sıkı takipçilerindenseniz, Denuvo’nun adını sıkça duyduğunuza eminim. Kimi zaman sevgiyle, kimi zaman ise nefretle anılan bu yazılım, oyun yapımcıları için güvenlik sağlarken, oyuncular için ise adeta bir kabus haline gelebiliyor! Kim bilir belki de Denuvo, oyun dünyasının büyücüleri ve kötü ruhları arasında zıt kutuplu bir ilişki kurmuş durumda. Yani şöyle düşünün: Yapımcılar “Eyvah, bu oyunum korsanlaşacak!” diye endişelenirken, oyuncular “Beni de araya al!” diye bağırıyor! Hatta bazıları Denuvo’yu kullanmak zorunda kalan oyunların çıkış tarihlerini birer korku filmi takvimine dönüştürüyor.
Öncelikle Denuvo’nun ne olduğuna bir göz atalım: Bu yazılım, geliştiricilerin oyunlarını korumak için kullandıkları bir teknoloji. Yani, elmayla armudu karıştırmamak gerek; yeri geldiği zaman, bu teknoloji harika bir çözüm olabilir. Ama sorun şu ki, bazı oyuncular, Denuvo’nun oyun deneyimlerini nasıl etkilediğinden şikayetçi. Performansı düşüren, yükleme sürelerini uzatan ve hatta bazen oyunları oynamayı neredeyse imkansız hale getiren bir yazılımla karşı karşıyayız! Bu da hiç kimseye keyif vermiyor. Hadi gelin, gelin Denuvo’yu daha derinlemesine inceleyelim…
Denuvo’nun en yeni oyunu TraceMark for Games ile birlikte, Irdeto firması, oyuncuların büyük bir kısmını yeni bir heyecana sokmayı umuyor. Bu teknoloji sayesinde oyun dosyalarına ID atamak mümkün hale geliyor; böylece her dosya sanki özel bir siparişle gelmiş gibi, belirli bir etiketlendirilmeye tabi tutuluyor! Sızıntıların kaynağını bulma şansı bile elde edebiliyorsunuz. Değil mi ama, bir dosya yakalayıcısı gibi? Kısaca bu teknoloji, sızıntılara karşı geliştiricilere bir kalkan sunmayı amaçlıyor.
Tabii ki Niels Haverkorn’un da dediği gibi, “Bu özelliği, çıkış öncesinde test ettik, her şey yolunda gitti!” Ama hepimiz biliyoruz ki, beta testleri her zaman %100 güvenli olmayabilir. Oyun çıkmadan önce bir şeylerin sızması, korsanların bir adım öne geçmesi anlamına geliyor. Şimdi burada “Denuvo, korsanlıkla savaşıyor” diye bir slogan patlatılmış. Ama korsanlar da pek çok “iyilik” peşinde koşan insana benziyor; ne giyseler, ne etseler, onları daima bir adım önde buluyoruz! Bu yüzden, Denuvo’nun sunduğu “anti-temper” özelliği ile birlikte bu yeni teknoloji, geliştiricilerin yüzünü güldürmeyi vaat ediyor gibi görünüyor.
Ama gerçek şu ki, oyuncular ve geliştiriciler arasındaki bu gerginlik devam edecek. Hadi, bir anlığına geleceğe doğru bir bakış atalım: Denuvo, sahip olduğu yeni araçlarla korsanla mücadelesini sürdürmekte kararlı gözüküyor. Ancak oyuncular olarak bu duruma nasıl cevap vereceğiz? Herhangi bir oyun, bu teknolojiyle Koruyucu Shrek gibi, “Görünmez olacak, yok olacağım!” derse, biz de Denuvo’yu hemen karşımıza alıp “Niye böyle yapıyorsun?!” demek zorunda kalacağız. Göreceğiz, Denuvo’nun bu yeni stratejisinin oyun dünyasında nasıl bir etki yaratacağını.