Futbol Menajerliği ve Nostaljinin Derinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yolculuk

Yazıya girerken Ferhan Şensoy’u anmakla başlamak oldukça anlamlı. Kendisi sadece bir sanatçı değil, aynı zamanda bir düşünce ustasıydı. Gözlemlerini ve duygu dünyasını samimiyetle kâğıda dökerek pek çok insanın hayatına dokundu. Onun sevgi dolu mirası hayatımızda daima yer alacak. Ruhu şad olsun, ince mizahı ve derin bakış açısıyla yaşadıklarımızı daha anlamlı hale getiren bir ustaya selam duruyoruz.

Transfer dönemi futbol tutkunları için tam bir şenlik demektir. Sanki dünyanın merkezi futbol. Her yerden sesler, transfer dedikoduları, yeni oyuncu önerileri derken, bir anda kendinizi kaosun içinde kaybolmuş buluyorsunuz. İnsan bazen düşünebilir; transfer dönemlerinde kadro planlaması yaparken, “Acaba hayatımda bu kadar detaylı bir kariyer planlaması yapmayı öğrensem, işlerim tıkırında gider mi?” diye. Şu an yazdıklarımın içinde kaybolup giderken aklımda o hayatımın bir parçası olan Football Manager’a sarılmak var. Oyun dünyasında kendinizi menajer olarak görmek, gerçek hayatta bir takımın başına geçmekten çok daha eğlenceli.

Her yeni FM sürümünde eski dostlarım Batistuta ve Rui Costa’nın müthiş sunumuna dönerim. Onlarla birlikte geçen tüm sezonlar, galibiyetler, hüsranlar… Sanki gerçek hayatta sahada dövüşüyormuşum gibi hissediyorum. “Ayy, Di Livio yine çok formda!” derken ayağımda yazlık terliklerle fırtına gibiyim. Hani o eski oyunlarda “O yüzde yüz girmeli” diye haykırdığımız dakikaları özlüyorum. İşlerimi kaydırırken menajerlik oyunlarının sunduğu kısıtlamasız seçim özgürlüğü beni öyle cezbetse de, son dönemde madalyonun başka bir yüzüyle karşılaştım. Yani, iyi bir menajer olabilmek için sadece bilgili ve yetenekli değil, aynı zamanda hesap kitabı yapabilen biri olmak da zorunlu! Vay dostum, şu futbol menajersin sen, bir yere geldin ha!

Yıllar Geçtikçe Değişim
İçinde futbol barındıran her oyunun ardında gerçek hayattan izler taşıdığı için nostalji hissi her daim bizimle. Tıpkı zamanında hayranlıkla izlediğimiz futbolcuların anısını yaşatmak. Fiorentina’nın Batistuta-Rui Costa ikilisi, tarihin sayfalarından çıkan ikonik bir anı gibi. Bunları yaşatmak, neler yaşandığını hatırlamak oldukça güzel bir duygu. Ama işte, başımıza gelen sarsıntılar arasında kaybolmak da var. “Sergen attı, şampiyonluk geldi” derken, bir anda hayata farklı bir gözlükle bakıyorsun. Eski futbolcu mitlerini canlandırmak, bile bile nostaljik hissetmek.

Bir Yönetici Olmak
Menajerlik oyunlarında sadece kişisel başarılar değil, aynı zamanda bir ekibi yönetme bilinciyle sorumluluk almak da çok önemli. Gerçek hayatta bir futbol takımı yönettiğinizi düşünün. Üzerinizdeki baskı, yönetim kurulu, taraftarlar… Bazen öyle bir durumla karşılaşırsınız ki, “Koca takımı ben yönetiyorum, ama bu adam nasıl oynar?” düşüncesi kafanızı sarar. Olayın özünü kavrayabilmek için eski defterlerinizi karıştırmanız gerekebilir. Nihayet, koca bir kadronun başında nöbet tutmaya başlayacaksınız!

Geleceğin Z Kuşağı
Şu sıralar yeni futbol nesli Z kuşağı ile birlikte geliyor. Onlara bu tutkuyu aşılama çabası, zorlu bir yolculuk olacak. “Bağırabilir miyiz?” diyecekler mi? “Menajerim, bana Fifa’da oyunculuk şart, çok para alıp Chelsea’ye geçelim” mi diyecekler? Hayatımın en sevimli anlarından birine dönüşebilecek anıların ibresinin yönü burası. Çünkü ben yaşlı bir menajer oldum, FM ekranında transfer derdiyle baş başa kalıp “Çalışmanın gazı kaçtı” diyerek bir daha harcama yapmadan geçireceğim günler olacak. Onun için, heyecan da yavaş yavaş merak ediliyor.

Beni çok mutlu eden en temel şeylerden biri, bir menajerlik oyunu başında yaşadığım muhtelif duygulardır. Kalemle kağıdın elime alındığı zaman tutkunun bambaşka bir boyuta geçmesidir. Geleceğe dair heyecan ve merak, iş hayatındaki tempoyu, stresli çatışmaları unutturmaktadır. Hep birlikte yeni serüvenler yaşamaya, yeni kariyerler yazmaya devam ederken, umarım yazdıklarımda keyif vermeyi başarmışımdır. Unutmayın, kazanma azmiyle başarıyı yakalamak her zaman mümkündür. Hayallerinizi, hedeflerinizi içtenlikle kovalayın. Gelecek maçlarda karşılaşalım, ben gidiyorum transferine, bakalım hangi dedicae oyuncusuyla yıllar geçecek!