Ghost Recon Breakpoint: Sınıflar ve Oyun Stili

Ghost Recon Breakpoint: Sınıflar ve Komik Yüzleşmeler

Bildiğiniz üzere, Ghost Recon Breakpoint geçtiğimiz hafta çıkışını gerçekleştirdi. Ubisoft adına pek de iç açıcı bir çıkış olmadığını belirtmek gerek. Oyun, incelemelerden düşük puanlar aldı, oyuncuların tepkisini çekti. Ancak Wildlands gibi bu da ileride toparlayabilir, en azından öyle olacağını ümit ediyorum. Şimdi, bu olumsuz tabloya rağmen oyunun başına oturmaya niyetlenmişseniz, karakter sınıflarından hangisine yöneleceğinizi düşünmekte olabilirsiniz. Zira bu karakter sınıflarının kendilerine has yetenekleri, uzmanlıkları ve teçhizatları oluyor. Dolayısıyla, oyun stilinizi farklılaştırabiliyorlar. Bu münasebetle, oyundaki dört sınıfı kısaca sizlerle paylaşalım; belki karar verme sürecinde sizlere yardımcı olur diye düşündük. O zaman buyurun Breakpoint sınıflarına:

Sıhhiyecimiz Field Medic:

Taktik aksiyon diyoruz, operasyon ekiplerinden bahsediyoruz, doğal olarak akla gelecek ilk sınıflardan birisi sıhhiyeci sınıfı oluyor. Field Medic, hem kendinizi iyileştirmenize hem de takım arkadaşlarınızı hayata döndürmenize yarayan bir sınıf. Kendisi, sanki her an bir doktor ceketinin cebinde bir stetoskop taşıyormuş gibi! Uzmanlıkları ise First Aid, Pallbearer ve Phoenix. Sırasıyla, daha hızlı iyileştirme, bedenleri daha hızlı taşıma ve kendi kendinizi diriltme özellikleri var. Yani, bir nevi “Beni öldür, ama hemen dirilt!” modunda bir karakter.

Sınıfın teknik tarafından sağlık drone’u (Healing Drone) çıkıyor karşımıza. Aktif hale getirildiğinde, takım arkadaşlarınızı tedavi ediyor ve diriltebiliyor. Kullanabilmek için, takım arkadaşlarınızı diriltmek, düşman dronelara hasar vermek veya onları yok etmek ya da takım arkadaşlarınızın düşmanı öldürmesini sağlamak gerekiyor. Yani, bir nevi “Benim takımım, benim kurallarım!” havasında. Sınıf teçhizatı da akla gelebileceği üzere sağlık kiti (Medkit). Bu sayede yaraları tedavi eden ve size ekstra sağlık sağlayan bir cihaz kullanabiliyorsunuz. Sağlık kiti ile yaralarınızı sararken “Biraz daha sıkı sar, yoksa ölürüm!” diye bağırmak serbest!

Vurdum mu Oturtayım Deyenler için Assault:

Operasyon ekiplerinin olmazsa olmazlarından bir diğeri nedir? Tabii ki tank! Assault sınıfını ne ölçüde tank olarak değerlendirebiliriz bilemiyorum, ama ekibin sağlam hasar veren elemanı olduğu söylenebilir. Uzmanlıkları Resilience ve Assault Proficiency. Bu uzmanlıklar sayesinde ekstra sağlık ve hasar dayanıklılığı veriyor. Yani, bir koca tank gibi “Beni geçemezsin!” demeye hazır bir karakter.

Ayrıca, hücum tüfeği (assault rifle) ve pompalı tüfek (shotgun) kullanımında bonusları oluyor. Sınıf teçhizatı gaz bombasıdır; atıldığında belirli bir süre hasar veriyor. Sınıf tekniği ise ‘True Grit’. Silah kullanımında geri tepmeyi azalttığı gibi hasarlara karşı da daha dirençli kılıyor karakterinizi. Bu özellik aktif iken düşman öldürdüğünüzde hem yaralarınızı bir miktar iyileştiriyor hem de özelliğin aktif olduğu süreyi uzatıyor. Yani, “Öldür, iyileş, öldür, iyileş!” döngüsünde bir yaşam tarzı edinebilirsiniz. Özelliği şarj etme faslına gelirsek, bunun için dronelara hasar vermek veya yok etmek, düşmanı patlayıcı kullanarak veya yakın mesafeden öldürmeniz gerekiyor. Yani, bir nevi “Bu işin içine ben de karıştım!” yaklaşımı.

Sessiz ve Derinden Gidenler için Panther:

Biraz daha sessiz ilerleyeyim, gizli gizli halledeyim işlerimi diyorsanız, sınıfınız Panther. Uzmanlıkları In the Shadows, Swift Steps ve Silent Death. Bunlar ekstra gizlilik ve daha hızlı hareket etme imkanı sunuyor. Ayrıca, silahlara taktığınız susturucular hasarda bir düşüşe yol açmıyor. Yani, “Ben buradayım ama kimse beni göremez!” minvalinde bir karakter.

Sınıf teçhizatı ‘Cloaking Spray’; karakteriniz üzerinde kullandığınızda düşman droneların sizi tespit etmesini engelliyor. Sınıf tekniği ise ‘Cloak&Run’. Bir duman bulutu oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bunun için de yine rakip droneları etkisiz hale getirmeniz gerekiyor. Hem de gizlilikle ve yakın mesafeden düşman öldürdüğünüzde doluyor teknik barı. Bu sınıf, gizli görevlerde “Hayalet” gibi dolanan bir karakter olmanıza olanak tanıyor. Artık düşmanlar ne kadar dikkatli olursa olsun, siz arkanızda bir duman bulutu bırakarak kayboluyorsunuz.

Uzaktan Sevenler için Sharpshooter:

Breakpoint’in dördüncü sınıfı da keskin nişancımız, Sharpshooter’ımız. Uzmanlık özellikleri Deep Lungs ve Long Range Proficiency. İsminden de anlaşılabileceği üzere Deep Lungs, sağlam ciğere sahip olması ve haliyle daha uzun nefes kontrolüne sahip olması demek. Uzun mesafeli atışlarda avantaj sağlıyor. Kısacası, “Sana aklımda bir plan var, ama uzaktan!” diyerek düşmanları alt edebiliyor.

Bir de tabii keskin nişancı tüfekleri (Sniper Rifles) kullanırken avantajlı oluyor. Sınıf tekniği ‘Armor Buster’, mermilerin daha yüksek hasar verebilmesini, bazı zırhları delebilmesini sağlıyor, biraz da hızlandırıyor mermileri tabii. Yani, “Benim için bir zırh engel değil, ben mermilerimle geçerim!” durumundasınız. Bütün sınıflarda olduğu gibi bu sınıfta da droneları etkisiz hale getirdikçe doluyor teknik barınız. Buna ‘alnının çatısından vurdum’ ile uzun mesafeli vuruşlar da ekleniyor sınıfa has olarak. Sınıfın teçhizatı ‘The Sensor Launcher’, daha geniş bir alanda düşmanları işaretlemenize imkan veriyor. Artık düşmanlar nereden geldiğinizi anlamadan, siz onları işaretlemiş olacaksınız.

Sonuç: Hangi Sınıf Sizi Keser?

Görüldüğü üzere beklenen tarzda dört temel sınıf var. Oyun stilinize hangisi uyar, sizi hangisi keser? Gölgelerde saklanıp sessizce düşmanın boğazına çökmek mi istersiniz, öyle fazla yakına sokulmayayım, uzaktan bir headshot ile işimi görürüm mü dersiniz, beni bunlarla uğraştırmayın, ben tüfeğin tetiğine sabitleyip parmağımı çekerim, taktik maktik yok bam bam bam mı dersiniz, yoksa şifacı olup yaraları sarmak mı istersiniz?

Sizin bileceğiniz iş! Aklınıza gelen her türlü oyunda eğlenceli anlar yaşamanızı umuyorum. Çünkü unutmayın, her sınıfın bir hikayesi var! Ve belki de en komik olanı, hangisini seçeceğiniz. İyi oyunlar dilerim!