Henry Cavill ve Witcher: Şövalye Olmanın İncelikleri

Netflix'in merakla beklenen Witcher adaptasyonu yıl sonunda bizlerle olacak. Tüm dünya, Geralt of Rivia'nın yeni maceralarını izlemek için sabırsızlanırken, yapımcı ekip dizinin reklam kampanyalarına hızla devam ediyor. Herkes bu diziyi konuşurken, Rivialı Geralt'ı canlandıran Henry Cavill, Hobby Consolas dergisine verdiği bir röportajda, karakteri ve kendisi hakkında oldukça ilginç açıklamalarda bulundu.

Cavill, boş zamanlarında oyun oynamayı ve kitap okumayı sevdiğini belirterek, “Diziyi bir iş gibi görmüyorum, daha çok bir hobi gibi!” dedi. Yani, düşünsenize; bir yanda süper kahramanlar, diğer yanda canavar avlayan bir şövalye! Bunu iş olarak görmemek, her gün sabah 9 akşam 5 çalışıyormuş gibi hissetmemek demek! Olmaz, olmaz. Kıskanılacak bir yaşam tarzı!

Cavill, Witcher serisini okuduğunu ve dizideki Geralt karakterinin yöneliminden bahsetti. “Benim Geralt versiyonum, kitaplara bağlı kalacak. Aynı zamanda oyunla da bağlantılı olacak. Ben zaten oyunun bir hayranıyım!” dedi. Yani, kısacası Geralt'ın temelinde bir gezgin şövalye yatıyor. Dışarıda ne kadar sert görünse de içeride bir yüreği var, belki de yüreğinin derinliklerinde bir pırasaya benziyor! Çünkü pırasalar da dışarıdan sert görünür ama içinde yumuşak bir güzellik barındırır.

“İlk bakışta çok sert görünse de, içine baktığınızda durum değişiyor. Bence karakteri ilginç yapan şey de bu!” diyor Cavill. Yani, Geralt dışarıdan bakıldığında bir kasvetli adam gibi görünse de, aslında içten içe bir halk kahramanı. Kim bilir, belki de sabahları kahvaltıda pırasalı omlet yiyordur. O yüzden dışarıdan bu kadar ‘sert’ görünüyor!

• Geralt: Dışarıdan sert, içeriden pırasalı omlet seven bir şövalye!
• Henry Cavill: Geralt'ı canlandırırken pırasaya duyduğu sevgiyi aktaran bir oyuncu!

Tabii ki Cavill'e sevdiği oyunlar da sorulmuş. Ünlü oyuncu bu soruya ilginç bir cevap vermiş: “The Witcher 3. Fakat Total War oyunlarını da seviyorum. Ne zaman birine başlasam, oyun bitene kadar duramıyorum. Anlamadığım bir şekilde savaş stratejilerinin doğası çok hoşuma gidiyor. Hem biliyorsunuz, bir imparatorluk kurmak da oldukça eğlenceli.”

Ah, imparatorluk kurmak! Cavill'in bu açıklamasıyla birlikte gözümde bir tablo canlandı; Geralt of Rivia, bir yanda canavarlara karşı savaşıyor, diğer yanda da Total War oyununda bir imparatorluk inşa ediyor. Tabii ki bu süreçte pırasaları da unutmuyor! “Sık sık oynayamıyor olsam da başına oturduğumda bitirmeden kalkamıyorum. Tabi bu da her seferinde yeni bir tecrübe hissi yaratıyor. Total War oyunları bu sebeple favorilerim arasında.”

Yani, Cavill'in Total War oyunlarına olan sevgisi, aslında ona yeni bir dünya sunuyor. Her seferinde yeni bir oyun deneyimi yaşadığı için, bu da onu mutlu ediyor. “İstediğim yerde oynayıp bitirip tekrar başlayabiliyorum. Ve her seferinde yeni bir oyun deneyimliyormuş gibi hissediyorum.” Belki de bu yüzden, Geralt'ı canlandırırken her seferinde farklı bir pırasalı omlet tarifi deniyor! Kim bilir, belki gelecekte bir Total War filminde de Cavill'i görürüz. O zaman Geralt'ın pırasalı imparatorluğunu kurma yolculuğu başlar!